Geri Dön

Radyoterapi gören implantların kapsül kontraktürü gelişiminde titanyum kaplı prolen mesh ve asellüler dermal matriks etkinliğinin karşılaştırılması

Comparison of the effects of titanium coated prolene mesh and acellular dermal matrix on radiation-induced peri-implant capsular contracture

  1. Tez No: 733605
  2. Yazar: NECİP SEFA ÖZDEN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ZEKİ CAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ankara Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 76

Özet

Amaç: Meme kanserinin dünya genelinde sıklığının artmasıyla birlikte mastektomi ve meme rekonstrüksiyonu giderek yaygınlaşmaktadır. Cerrahi teknik kolaylığı ve donör saha morbiditesinin olmaması nedeniyle silikon implantlar sıklıkla tercih edilen yöntemdir. Ancak silikon implant etrafında gelişen kapsül ve kapsül kontraktürü hem estetik hem de fonksiyonel olarak postoperatif dönemde sorunlar yaratmaktadır. Meme rekontrüksiyonunda kapsül kontraktür oranı %30, postoperatif dönemde radyoterapinin etkisiyle bu oran %50 olarak bildirilmiştir. Kapsül kontraktürünün engellenmesi amacıyla çeşitli biyolojik ve sentetik meshler denenmektedir. En sık kullanılan sentetik mesh titanyum kaplı prolen mesh iken en sık kullanılan biyolojik mesh ise asellüler dermal matrikstir. Bu çalışmada çeşitli mesh materyallerinin radyoterapi altında kapsül kontraktürüne etkisini araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışma için Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Deney Hayvanları Etik Kurul izni alınmıştır. Çalışmada 40 rat kullanılmış olup 4 grup oluşturulmuştur (Grup 1 (K), grup 2 (T), grup 3 (P), grup 4 (A)). Cerrahi implantasyondan sonra bütün ratlara postoperatif 28. günde 20 Gy radyaterapi uygulandı.20 rat postoperatif 1.ayda (erken dönem), kalan 20 rat ise postoperatif 3.ayda (geç dönem) sakrifiye edilmiştir. Erken dönem ve geç dönemde kapsül kalınlığı, kapsül yüzey skoru, inflamatuvar yanıt, doku sınırındaki hücre katları ve doku organizasyonu değerlendirilmiştir. Geç dönemde bu parametlere ek olarak α-SMA, TGF-β immünohistokimyasal inceleme ve intrakapsüler basınç ölçülmüştür. Analizde tanımlayıcı istatistikler değerlendirilmiş olup gruplar arası sayısal değişkenlerde Kruskal-Wallis ve Mann Whitney-u testi yapılmıştır. Sayısal değişkenlerin koreslasyonunu karşılaştırmada Spierman korelasyon testi uygulanmıştır. Bulgular: Erken dönemde gruplar arasında kapsül kalınlığı en düşük grup 3'te (ort±SS= 63,04±19,45) iken en yüksek kalınlık grup 2'de (ort±SS= 136,10±45,41) gözlenmiştir (p=0,006). K-T, K-A, T-P ve T-A grupları arasındaki fark istatiksel anlamlılık alt grup analizinde de devam etmektedir. Kapsül kalınlığında geç dönemde en düşük kalınlık grup 4'de (ort±SS= 106,59±18,26) iken en yüksek kalınlık grup 3'te (ort±SS= 219,94±61,40) gözlenmiştir (p=0,01). T-P ve T-A grupları arası fark istatiksel anlamlılık alt grup analizinde devam etmektedir. Statik ve Dinamik intrakapsüller basınç grup 3'te en düşük ölçüldü (ort±SS=11,0±4,5). Basınç farkına bakıldığında ise değişim en az grup 3'de (ort±SS=10,6±4,5) iken en fazla basınç değişimi grup 2'de (ort±SS=22,8±1,6) gözlenmiştir (p=0,03). Grup 2'de kapsül kalınlığı ile kapsül yüzey skoru arasında negatif yönde yüksek korelasyon korelasyon bulunmakta ve istatiksel olarak anlamlı fark saptanmıştır (p=0,04). Sonuç: Erken ve geç dönemde en yüksek kapsül kalınlığı grup 2'ye aittir. Erken dönemde en düşük kalınlık grup 3'te iken geç dönemde grup 4'te gözlenmiştir. En düşük intrakapsüller basınç grup 2'de ölçüldü. Bu bilgiler ışığında radyoterapiyle indüklenen kapsül ve kapsül kontraktürüne karşı biyolojik meshlerin senteti meshlerden üstün olduğunu söylenebilir. Ayrıca asellüler sığır perikardının radyoterapiye bağlı kapsül oluşumunu etkili bir şekilde engellemektedir.

Özet (Çeviri)

Aim: Mastectomy and breast reconstruction are becoming increasingly common because of breast cancer incidence increase. Silicone implants are often the preferred method because of the ease of surgical technique and the absence of donor site morbidity. However, the capsule and capsular contracture around the silicone implant create both aesthetic and functional problems in the postoperative period. The rate of capsular contracture in breast reconstruction has been reported to be 30%, and this rate has been reported to be 50% in the postoperative period with the effect of radiotherapy. Various biological and synthetic meshes are being tested to prevent capsule contracture. The most commonly used synthetic mesh is titanium coated prolene mesh, the most commonly used biological mesh is acellular dermal matrix. In this study, we aimed to evaluate the effect of various mesh materials on capsule contracture under radiotherapy. Materials and Methods: The permission of the Ankara University Experimental Animals Ethic Committee was obtained for the study 40 rats were used in the study and 4 groups were formed (Group 1 (K), group 2 (T), group 3 (P), group 4 (A)). After surgical implantation, all rats received 20 Gy of radiotherapy on the postoperative 28th day. 20 rats were sacrificed at 1 month (early period) and the remaining 20 rats at 3 months (late period). Capsule thickness, capsular surface score, inflammatory response, tissue border cell layers and tissue organization were evaluated in the early and late stages. In addition to these parameters in the late period α-SMA, TGF-β immunohistochemical examination and intracapsular pressure were measured. Descriptive statistics were evaluated in the analysis, and Kruskal-Wallis and Mann Whitney-u tests were performed for numerical variables between groups. Spierman correlation test was used to compare the correlation of numerical variables. Results: Results: In the early period, the lowest capsule thickness was observed in group 3 (mean±SD= 63.04±19.45), while the highest thickness was observed in group 2 (mean±SD= 136.10±45.41) (p=0,006). The difference between the C-T, C-A, T-P and T-A groups continued in the statistical significance subgroup analysis. In the late period, the lowest thickness in the capsule thickness was observed in group 4 (mean±SD= 106.59±18.26), while the highest thickness was observed in group 3 (mean±SD= 219.94±61.40) (p=0,01). The statistical significance of the difference between the T-P and T-A groups continues in the subgroup analysis. During dynamic capsule pressure, the lowest pressure was measured in group 3 (mean±SD=11.0±4.5). When the pressure difference is examined, the lowest change was observed in group 3 (mean±SD=10.6±4.5), while the highest pressure change was observed in group 2 (mean±SD=22.8±1.6) (p= 0,03). In Group 2, there was a high negative correlation between the capsule thickness and the capsule surface score, and a statistically significant difference was found (p=0,04). Conclusion: The highest capsule thickness in the early and late periods belongs to group 2.In the early period, the lowest thickness was observed in group 3, while in the late period, it was observed in group 4. The lowest capsule pressure was measured temporarily in group 2, at the same time in group 2 the least temporal pressure change. It can be said that biological meshes are superior to synthetic meshes against radiotherapy-induced capsule and capsule contracture. In addition, acellular bovine pericardium effectively inhibits radiotherapy-induced capsule formation.

Benzer Tezler

  1. Ratlarda silikon implant modelinde trombositten zengin plazmanın radyasyona bağlı fibrozis ve kapsül kontraktürünü önlemede etkinliği

    Effectiveness of platelet-rich plasma in preventing radiation-induced fibrosis and capsule contracture in a silicone implant model in rats

    EMİNE ÇAĞLA ÇALIŞKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Genel CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SALİHA KARAGÖZ EREN

  2. Flep çeşitlerinin radyoterapiye dirençlerinin karşılaştırılması

    Comparison of radiotherapy resistance of flAP types

    HİKMET İHSAN EREN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Plastik ve Rekonstrüktif CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEMRA KARŞIDAĞ

  3. Spinal implantlar ve radyoterapi: Tek seviyeli vertebra metastazı modelinde farklı spinal implant konfigürasyonlorının radyoterapi doz dağılımı üzerine etkileri

    Spibnal implants and radiation therapy: The effect of various configurations of titanium implants systems in a single-level vertebra metastasis model

    MURAT PEKMEZCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Ortopedi ve TravmatolojiHacettepe Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MUHARREM YAZICI

  4. Genişletilmiş bilgisayarlı tomografi skalası ve metal artefakt azalımı yöntemlerinin implantlı hastalarda doz dağılımına etkisinin bireyselleştirilmiş fantomlar kullanılarak analiz edilmesi

    Analysis of the effects of extended computed tomography scale and metal artefact reduction methods on dose distribution of patient with implant by using individualized fantoms.

    HANDE AHRAZOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    OnkolojiHacettepe Üniversitesi

    Radyoterapi Fiziği Bilim Dalı

    DOÇ. GÖZDE YAZICI