Nature, culture, city dialectic in the Anthropocene: Reading the transformation of the southeast periphery of Ankara
Antroposen'de doğa, kent ve kültür diyalektiği: Ankara güneydoğu çeperinin dönüşümünü okumak
- Tez No: 749209
- Danışmanlar: PROF. DR. İNCİ BASA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Coğrafya, Mimarlık, Şehircilik ve Bölge Planlama, Geography, Architecture, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Orta Doğu Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 117
Özet
21.yüzyıl değişen iklimin, epidemik hastalıkların, orman yangınlarının ve ekonomik çıkmazların yüzyılı olmuş, yalnızca ekolojik, hatta insandan azade gördüğümüz kriz çağı politik, ekonomik, estetik bir fenomen haline gelmiştir. Giderek büyüyen kent mekanı ve ardılı artan tüketim bu değişimin hem nedeni hem sonucu durumundadır. Sosyal ve çevresel birçok durumun iç içe geçtiği bu çağda doğanın göstergeleri ve temsilleri artarken çevresel sorunlara yönelik farklı ölçeklerde ve eleştirel yaklaşımlardan ziyade teknolojik çözümler ve yeşil tüketim göze çarpar. Bundan yola çıkarak çalışma 'kentsel politik ekoloji' literatürünü kullanarak kentleşmeyle oluşan çevresel sorunların sınıf mücadelesi, güç ilişkileri, eşitsiz gelişme ve insan-olmayan aktörlerden ayrı düşünülemeyeceğini iddia eder. Doğayı ve kültürü, kenti ve çeperi, insanı ve insan olmayanı, yerel ya da global olanı ayıran anlayışları ekolojik problemlere karşı tarihsel olarak üretilmiş ikililikler olarak problematize eder ve diyalektik ilişkisellik çerçevesinden bakmayı önerir. Çalışma bu noktada üç yönlü bir çatkı izler: (1) literatürü yeniden doğallaştırmak, ikililiklerin ötesine geçmek, canlandırmak, merkezsizleştirmek ve ilişki kurmak üzerinden yeniden çerçeveleyerek kentsel ve mekansal tartışmalara bakış açışımızı değiştirebilecek ipuçları arar. (2) Ankaranın sosyo-çevresel olarak adlandırılan tarihini yeniden kurarak kentin tarih boyunca doğayla kurduğu ilişkileri ve ilişkisizlikleri irdeler ve bu ilişkileri var eden tiftik, yiyecek, su ve çimento gibi materyal akışlarını inceler. Bu yeni sosyo-çevresel tarih anlatısı Anthropocene krizini, yani doğayla kurulan problematik ilişkiyi kavramaya yardımcı olur. (3) Sonrasındaysa bu akışlar ve ilişki ağlarının günümüzde yoğunlaştığı kent çeperinde bir alan olan İmrahor Vadisi üzerinden doğal bir alanın radikal dönüşümünü anlamanın ve kaydetmenin metodolojisi haritalama, görsel araştırma, saha çalışması ve arşiv materyalleri üzerinden incelenir.
Özet (Çeviri)
The 21st century has been the century of changing climates, epidemic diseases, forest fires and economic deadlocks that we comprehend solely as ecological rather than a political, economic and aesthetic phenomena. Urban space and increasing consumption have become the cause and result of this ever-increasing change. While the signs and representations of nature are proliferating in the age where society and nature are intertwined more than ever, technological solutions and green consumption emerged rather than critical approaches to environmental problems at different scales. From this point of view, the study claims that environmental problems of urbanization cannot be considered separately from power relations, class struggle, uneven development, and non-human actors by referencing urban political ecology literature. It problematizes the conceptions and practices that separate nature and culture, core and periphery, human and non-human, local or global, as historically produced dualities, and proposes to look at it from a relational, dialectic perspective. The study follows a threefold framework at this point: (1) It seeks traces that can change our perspective on urban and environmental problems by reframing literature through a series of re-readings: renaturing, transcending dualisms, decentering, animating, and interrelating. (2) It examines the relations and disconnections the city has established with nature throughout history, and the material flows such as mohair, food, water and cement embedded in them. The reconstructed socio-environmental history helps to grasp the crisis of the Anthropocene, which is also the crisis of humans, and the problematic relationship established with nature. (3) Afterward, it scrutinizes discussions through İmrahor Valley by integrating mapping, visual survey, fieldwork, and archival materials to understand and document the radical transformation of the natural land.
Benzer Tezler
- Sanat eseri olarak mekan; Sanatta alternatif barınak üretimleri
Space as an artwork; Alternative shelter prodiction in art
SEGAH BESTE ÖNER
Yüksek Lisans
Türkçe
2018
Güzel SanatlarHacettepe ÜniversitesiHeykel Ana Bilim Dalı
PROF. MÜMTAZ DEMİRKALP
- Mimarlıkta bilimin yeri: Dekonstrüktif mimarlığa bir bakış
The Position of science in architecture: A View to deconstructive architecture
MERAL EKİNCİOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
1997
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞE ŞENTÜRER
- Erken dönem modern devlet kuramının inşasında Romalı kökenler: Vırtus ve fortuna kavramları üzerinden bir değerlendirme
The Roman influence on the construction of early modern theory of the state: An examination through the concepts of virtus and fortuna
ELİF BAŞAK KARTLI
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Eski Çağ Dilleri ve KültürleriAnkara Hacı Bayram Veli ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLDEN ÇAMURCUOĞLU
- Folklorê kirmancan (Zazayan / Kırdan / Dimılîyan) ser o cigêrayîşê
Kırmancların (Zazaların/Kırdların/Dımılilerin) folkloru üzerine bir araştırma
NADİRE GÜNTAŞ ALDATMAZ
Yüksek Lisans
Kürtçe
2013
Doğu Dilleri ve EdebiyatıMardin Artuklu ÜniversitesiKürt Dili ve Kültürü Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KADRİ YILDIRIM