Kültür tarihi boyunca çocuk ve kadınlara uygulanan şiddet içeren gelenekler: Adli bilimlere antropolojik bir bakış açısı
Vıolent tradıtıons applıed to chıldren and women throughout cultural hıstory: An anthropologıcal perspectıve to forensıc scıence
- Tez No: 768160
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MUSTAFA TOLGA ÇIRAK
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Adli Tıp, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Forensic Medicine, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hitit Üniversitesi
- Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Adli Bilimler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 84
Özet
Dünya üzerindeki bütün toplumlarda cinsiyetlerin kültürel ve sosyal olarak yerleşik beklentilerine ve davranışlarına dayanan uygulamalar bulunmaktadır. Geçmiş zamanlarda dâhil olmak üzere özellikle günümüz toplumunda kadın ve çocukların üzerinde gerek psikolojik, gerekse fiziksel anlamda bir şiddet giderek artmaya devam etmektedir. Şiddet ve istismar biçimleri genellikle kadınların ve çocukların cinsiyetler arası eşitliğini, güvenliğini, haysiyetini, öz benliklerini ve temel haklarını kabul etmeyen insan hakları ihlallerinin en yaygını olarak görülmektedir. Yapılan tez çalışmasında kadın ve çocuklara uygulanan zararlı geleneklerin temeline inilmiştir. Bu çalışmanın yapılma sebebi geçmiş zamanlardan günümüze kadar olan süreçte kültürlerin, normların, dinlerin ve değerlerin farklı yorumlanarak kadın ve çocuklara zarar verilmesidir. Yaşanılan çevreler ne kadar değişirse değişsin toplumların genelinde yıkılamayan tabular mevcut. Örnekten yola çıkarsak insanlar yaşamları boyunca inanışları uğruna birçok uygulama gerçekleştirmiştir. Ancak birilerini kurban ederken bir zamanlar kendilerinin de onların yerinde olduğunu ve aynı istismarı kendilerinin de yaşadıklarını unutarak zararlı gelenekleri günümüze taşımışlardır. Çalışmamızın asli amacı insanın en temel hakkı olan yaşama hakkının gelenek adı altında tehlikeye atıldığını göstermektir. Her geleneğin uygulanmaması gerektiği gibi, hukukun ve yasaların yeri geldiğinde insanların inanışlarının önünde tutulmasının doğru olmasıdır. Yaşamın doğum ile başladığı düşünülürse bebeklikten yetişkinliğe kadar olan süreç içerisinde Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre kasten ve yasadışı her türlü şiddet suçtur. Kültürel (sosyal) antropoloji ve Adli bilimlerin kesişim noktası bu kısım olmuştur. Böylelikle sadece kendi alanında değil diğer birçok bilimlere de katkı sağladığı görülmektedir. Adli bilimler ise adaletin tecellisi amacıyla yararlanılan tüm bilim dallarını kapsamaktadır. Bu çalışmada bahsedilen her türlü zararlı uygulama insanların bedeni ve ruhu üzerinde, herhangi bir tedavi amacı olmaksızın, mağdurların sağlığı ve insan hakları üzerinde olumsuz etkisi olan kültürel veya geleneksel nedenlerle kasıtlı olarak yapılan tüm uygulamaları içermektedir.
Özet (Çeviri)
There are practices based on culturally and socially established expectations and behaviors of genders in all societies around the world. Violence against women and children, both psychological and physical, continues to increase, especially in today's society, including in the past. Violence and forms of abuse are often seen as the most common human rights violations that do not acknowledge the gender equality, safety, dignity, self-esteem and fundamental rights of women and children. In the thesis study, the basis of harmful traditions applied to women and children has been reached. The reason for this study is to harm women and children by interpreting cultures, norms, religions and values differently in the process from past times to the present. No matter how much the living environments change, there are taboos that cannot be broken across societies. Starting from the example, people have done many practices for the sake of their beliefs throughout their lives. However, while sacrificing someone, they forgot that they were once in their place and that they experienced the same abuse, and they carried harmful traditions to the present day. The main purpose of our study is to show that the most fundamental right of man, the right to life, is endangered under the name of tradition. Just as every tradition should not be applied, it is right to keep the law and laws ahead of people's beliefs when appropriate. Considering that life begins with birth, every kind of deliberate and illegal violence is a crime according to the European Convention on Human Rights, from infancy to adulthood. This section has been the intersection point of cultural (social) anthropology and forensic sciences. Thus, it is seen that he contributes not only to his field but also to many other sciences. Forensic sciences, on the other hand, covers all branches of science used for the manifestation of justice. All kinds of harmful practices mentioned in this study include all practices that are done intentionally for cultural or traditional reasons that have a negative impact on the health and human rights of the victims, without any therapeutic purpose.
Benzer Tezler
- Erken Hristiyan ve ilk Bizans resim ve kabartma sanatında kaynak ve okullar (2 cilt)
Sources and school of painting and sculpture during the early Christian and first Byzantine period
AHMET MEHMET KİPMEN
- La Vie artistique litteraire culturelle et sociale l'Izmir en langue Française (du XVII'eme siecle a nos jours)
Fransızca'da İzmir'in sanatsal edebi kültürel ve toplumsal yaşamı (XVII'inci yüzyıldan günümüze)
HASAN ZORLUSOY
Doktora
Fransızca
1993
Fransız Dili ve EdebiyatıDokuz Eylül ÜniversitesiFransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. EROL KAYRA
- Women's use of space in Tehran modern houses constructed between 1960-1980
1960-1980 tarihleri arasında yapılan Tahran modern evlerinde kadınların mekan kullanımı
SEPİDEH DAVODİPAD
Doktora
İngilizce
2021
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHSEN ÖZSOY
- Child labour in Dickens's Oliver Twist and David Copperfield
Dickens'ın Oliver Twist ve David Copperfield romanındaki çocuk işçiler
SALİM YOUNUS ABDULLAH SHARAF
Yüksek Lisans
İngilizce
2015
İngiliz Dili ve EdebiyatıAtılım ÜniversitesiEdebiyat ve Kültür Çalışmaları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. AZADE LERZAN GÜLTEKİN
- La problématique de l'espace et du temps dans l'écriture d'Assia Djebar et de Nedim Gürsel
Assia Djebar'ın ve Nedim Gürsel'in yazınında zaman ve mekan sorunsalı
CANSU GÜMÜŞTAŞ ŞEN
Yüksek Lisans
Fransızca
2014
Fransız Dili ve EdebiyatıGalatasaray ÜniversitesiFransız Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. SIDIKA SEZA YILANCIOĞLU