Geri Dön

Ecopoiesis ve performans pratikleri

Ecopoiesis and performance practices

  1. Tez No: 814440
  2. Yazar: ASLINUR SARICA ÜNAL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. AYRİN ERSÖZ, DR. ÖĞR. ÜYESİ KERİM EMRE ÖZERDEN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Güzel Sanatlar, Sahne ve Görüntü Sanatları, Fine Arts, Performing and Visual Arts
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2023
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Yıldız Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Sanat ve Tasarım Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Müzik ve Sahne Sanatları Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 107

Özet

Sanat, ilk çağlardan itibaren doğadan ilham alır. Doğa aracılığıyla insanda uyanan duygular farklı disiplinlere ve tekniklere yansır. Doğa, yaratım süreci için bir kaynak niteliği taşır. Bu nedenle sanat-doğa ilişkileri oldukça geniş alanlara yayılır. Sanatçı, doğayla iletişime geçmenin çeşitli yollarını arar. Bu arayış, sanatçının yaratıcı süreçte tarafsız oluşundan aktif bir rol üstlenmesine kadar geniş bir alana yayılır. Yaratıcı süreç olarak ele alınan poiesis kavramı, yeni bir şey yaratmak anlamında kullanılır. Bu bağlamda, sanatsal üretimde bulunmak bir poiesistir. Ekolojik kriz dünyayı etkileyecek boyutlara ulaştığında sanat-doğa ilişkisi kavramsal olarak gündeme gelir. Özellikle 1960'larda başlayan ekolojik hareket sürecin daha geniş bir çevrede önem kazanmasını destekler. Ecopoiesis kavramı, sanat ve ekolojinin ilişkisinde ortaya çıkar. Kavram, insanların yaşam çevrelerine karşı özenli davranmalarına, ekosistemi ve tüm canlıların yaşam haklarına saygılı, sürdürülebilir politikaları destekleyen bireyler olması konusunda yol gösterir. Benzer motivasyonla sanatsal üretimlerin de gerçekleşmesi gerektiğini savunur ve bu konuda yeni arayışlara alan açar. Sahne Sanatları alanı doğada gerçekleşen ritüellerden ve taklitlerden gelişmiştir. Bu sebeple kökeninde doğayla güçlü bir ilişkiye sahiptir. Günümüz çağında, ekolojik krize karşı ortak bir global hareket mevcuttur. Tüm üretim alanlarının kolektif olarak sorumluluk almasının önemi vurgulanır. Her disiplinin, kendi üretim biçimiyle konunun önemine dikkat çekmesi gerekir. Bu çalışma, sahne sanatları ve doğa ilişkisinin ekolojik kriz karşısındaki konumlanışına odaklanır. Sahne sanatları alanında üreten GalataPerform, Çıplak Ayaklar Kumpanyası ve Vadi Manasır ekipleriyle yapılan görüşmelerden yola çıkarak uygulama, mekan üretimleri ve yaratıcı süreç bağlamında öneriler sunulur.

Özet (Çeviri)

Art is inspired by nature from the earliest times. Emotions awakened in human beings through nature are reflected in different disciplines and techniques. Nature acts as a resource for the creative process. For this reason, art-nature relations spread over a wide area. The artist seeks various ways of communicating with nature. This search spans a wide area, from the artist's neutrality to the active role in the creative process. The concept of poiesis, which is considered as a creative process, is used in the sense of creating something new. In this context, artistic production is a poiesis. When the ecological crisis reaches dimensions that will affect the world, the art-nature relationship comes to the fore conceptually. In particular, the ecological movement that began in the 1960s, supports the process to gain importance in the wider environment. The concept of ecopoiesis emerges in the relationship of art and ecology. The concept guides people to be attentive to their living environment, to be individuals who respect the ecosystem and the right to life of all living things, and support sustainable policies. It argues that artistic productions should also be realized with a similar motivation and opens up new searches in this regard. The performing arts field has evolved from rituals and imitations that take place in nature. Therefore, it has a strong relationship with nature at its origin. In today's age, there is a common global movement against ecological crisis. Emphasis is placed on the importance of collective responsibility in all production areas. Each discipline needs to point an attention to the importance of the subject with its own production method. This study focuses on the positioning of the relationship between performing arts and nature in the face of ecological crisis. Based on the interviews with the GalataPerform, Çıplak Ayaklar Kumpanyası and Vadi Manasır teams, who produce in the field of performing arts, suggestions are presented in the context of application, space productions and creative process.

Benzer Tezler