Geri Dön

Fârâbî felsefesinde insani nefsin yetkinliği

The competence of the human soul in Al-Farabi's philosophy

  1. Tez No: 862391
  2. Yazar: TANSU DEMİR
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ADNAN GÜRSOY
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Felsefe, Philosophy
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İnönü Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 73

Özet

Yetkinlik, bir varlığın kendi doğasında veya özünde olan potansiyel güçlerini en yüksek ölçüde gerçekleştirmesi, her şeye güç getirebilme kuvvetine sahip olması manasına gelmektedir. Fârâbî düşüncesinde Tanrı en yetkin varlık olup hiçbir potansiyellik barındırmayacak şekilde bilfiil bir varlıktır. Fârâbî'ye göre tüm varlıklar, en yetkin varlık olan Tanrı'dan sudur etmek suretiyle varlığa gelmektedirler. Varlıkların hiyerarşik bir düzende var olduğu bu sistemde Tanrı'dan ontolojik olarak uzak bir düzlemde bulunan insanın nihai gayesi Tanrı'ya ulaşmak, başka herhangi bir şey için aracı olmaksızın sadece kendisi için talep edilen gerçek mutluluğa erişmektir. Fârâbî'nin sisteminde bu mutluluğa erişmek ancak insanın yetkinleşmesi ile mümkün olmaktadır. İnsanın nihai gayesi olan mutluluğa erişmek için ön koşul olan yetkinlik, Fârâbî'nin varlık, bilgi, ahlak ve siyaset düşüncesinin kilit noktası olarak görülebilir. Zira insan varlığını en yetkin varlık olan Tanrı'ya borçludur. İnsan bilkuvve olarak kendisinde bulunan bilginin bilfiil hale gelmesini dolayısıyla yetkinleşmesini amaçlamaktadır. Bu yetkinleşme süreci aynı zamanda erdemleri idrak etme ve erdemli davranışlarda bulunma yoluyla ahlâki yetkinleşmeyi doğurmaktadır. Bu süreç ayrıca insanın ölümden sonraki varlığı konusunda da belirleyici rol oynamaktadır. Yetkinleşme ile ruhun ölümsüzlüğü arasında doğrudan bir ilişki olduğu görülmektedir. Fârâbî sisteminde ferdin yetkinleşmesi toplumun yetkinleşmesinden ayrı düşünülemez. Fârâbî sisteminde yetkinlik kavramının birçok felsefî alanı birden açıklamaya yarayan anahtar bir rol oynadığı anlaşılmaktadır. Bu çalışmada, Fârâbî felsefesinde yetkinlik kavramının izi sürülmüş, bu kavramın anlamı ve ilişkili olduğu felsefî alanlar tespit edilmiştir. Tanrı-âlem ilişkisi, Tanrı-insan ilişkisi ve insan-insan ilişkisi gibi temel felsefî alanlar Fârâbî felsefesinde yetkinleşme düşüncesinin görünürlük kazandığı alanlardır.

Özet (Çeviri)

Competence refers to the realization of the potential powers inherent in a being to the highest extent, possessing the ability to bring strength to everything. In the thought of Al-Fârâbî, God is the most competent being and is an actual entity without harboring any potentiality. According to Al-Fârâbî, all beings come into existence by emanating from God, the most competent being. In this hierarchical system where beings exist in a hierarchical order, the ultimate goal of human, who is ontologically distant from God, is to reach God and attain true happiness sought only for itself without any intermediaries. In Al-Fârâbî's system, achieving this happiness is only possible through human competence. Competence, which is a prerequisite for reaching the ultimate goal of human happiness, can be seen as the key point of Al-Fârâbî's thought on existence, knowledge, morality, and politics. Because humans owe their existence to God, the most competent being, human aims for the actualization of the knowledge inherent in itself as a potentiality, thus aiming for competence. This process of competence also leads to moral competence through understanding virtues and engaging in virtuous actions. This process also plays a decisive role in determining the existence of the soul after death. There is a direct relationship between competence and the immortality of the soul. In Al-Fârâbî's system, the competence of the individual cannot be considered separate from the competence of society. It is understood that the concept of competence plays a key role in explaining many philosophical areas in Al-Fârâbî's system. In this study, the traces of the concept of competence in Al-Fârâbî's philosophy have been followed, and the meaning of this concept and the related philosophical areas have been identified. Fundamental philosophical areas such as the God-world relationship, God-human relationship, and human-human relationship are the areas where the thought of competence is visibly present in Al-Fârâbî's philosophy.

Benzer Tezler

  1. Meşşâî gelenek ve İbn Bâcce'nin nefs anlayışı -insan psikolojisi ile ilgili görüşlerinin 'Kitabu'n-Nefs' bağlamında incelenmesi-

    Meshai tradition and İbn Bajjah's nafs idea -investigating his opinions about human psychology in the context of 'Kitab'an Nafs'-

    BAYRAM TAMTÜRK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    DinHitit Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEVLÜT UYANIK

  2. Farabî'de nazarî akıl

    Nazari akil in Farabi

    ALI M.KAREEM MOHAMMED AMEEN TALABANI

    Yüksek Lisans

    Arapça

    Arapça

    2017

    DinYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. YUNUS KAPLAN

  3. Fa'al aklın ontolojik ve epistemolojik değeri'

    Ontological and epistemological value of active intelligence'

    FATİH BAŞAK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    DinSüleyman Demirel Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HATİCE TOKSÖZ

  4. Farabi'nin zihin felsefesi

    Farabi's philosophy of mind

    EYÜP ŞAHİN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    DinAnkara Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAYRANİ ALTINTAŞ

  5. İbn Sina felsefesinde ruh ve ruhun ölümsüzlüğünün rasyonel temelleri

    Rational foundations of the soul and its immortality in the philosophy of Ibn Sina

    İREM SUNMAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    FelsefeSelçuk Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ZÜBEYİR OVACIK