Unutuluştan kanona Ahmet Hamdi Tanpınar
From oblivion to canon Ahmet Hamdi Tanpınar
- Tez No: 866846
- Danışmanlar: PROF. DR. YÜKSEL TOPALOĞLU
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Türk Dili ve Edebiyatı, Turkish Language and Literature
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2024
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Trakya Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Türk Edebiyatı Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 347
Özet
Bu çalışmanın amacı, 1901-1962 yılları arasında yaşayan şair, romancı, edebiyat tarihçisi ve akademisyen Ahmet Hamdi Tanpınar'ın kanonlaşma sürecini incelemektir. Ahmet Hamdi Tanpınar, yaşadığı dönemde ve ölümünden sonra görmezden gelinmesine rağmen 1980'lerden itibaren kanonik bir yazar hâline gelmiştir. Ahmet Hamdi Tanpınar yaşadığı dönemde gerek popüler dergilerde ve gerekse çok satan gazetelerde dönemin tartışmalarını yansıtan yazılar kaleme almış ama edebiyat alanında adı öne çıkan etkili bir yazar olamamıştır. 1962'deki ölümünün ardından da Ahmet Hamdi Tanpınar, dar bir çevre dışında anılmamış ve genelde“kültür milliyetçisi”bir şair olarak sunulmuştur. Benzer biçimde 1970'li yıllardaki bazı tartışmalara rağmen 1980'lere kadar Ahmet Hamdi Tanpınar çeperde kalan bir yazar olmaya devam etmiştir. Ancak 1980'lerden itibaren Ahmet Hamdi Tanpınar“modernist”bir yazar olarak öne çıkarılmış, romanlarına olan ilgi artmış ve kanonik bir yazar olma süreci başlamıştır. 2000'li yıllarda yayınevleri arasında“telif savaşları”na yol açan Ahmet Hamdi Tanpınar, Türk edebiyatının kanonik bir yazarı olarak kabul görmüştür. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın ne yaşarken ne de ölümünden sonra ilgi görmemesi ama 1980'lerden itibaren kanonik bir yazar hâline gelmesi, bu süreci ayrıntılı biçimde analiz etmeyi gerektirir. Bu çalışmada Ahmet Hamdi Tanpınar'ın kanonlaşma süreci üç döneme ayrılarak ele alınmaktadır. Bunlardan ilki Tanpınar'ın bir“kültür milliyetçisi”olarak sunulması, ardından 1980'lerde kanonlaşma sürecinin başlaması ve nihayet 2000'li yıllarda kanonik bir figüre dönüşmesidir. Bu üç dönemde Ahmet Hamdi Tanpınar'ın eserlerinin nasıl dolaşıma girdiğine, nasıl dolaşımda kaldığına ve nasıl alımlandığına odaklanılmaktadır. Bunun yanı sıra belirtilen dönemlerde eserlerinin hangi yayınevleri tarafından yayımlandığına ve yayınevlerinin Ahmet Hamdi Tanpınar'ın hem alımlanmasındaki hem de kanonlaşmasıdaki etkisine yer verilmektedir. Ayrıca 1963'ten itibaren edebiyat alanında Ahmet Hamdi Tanpınar imgesini belirleyen eleştirmenlerin çalışmalarının kanonlaşma sürecini nasıl etkilediği ayrıntılı biçimde ele alınmaktadır.
Özet (Çeviri)
The aim of this study is to examine the canonisation process of Ahmet Hamdi Tanpınar, a poet, novelist, literary historian and academic who lived between 1901 and 1962. Although Ahmet Hamdi Tanpınar was ignored during his lifetime and after his death, he has become a canonical author since the 1980s. During his lifetime, Ahmet Hamdi Tanpınar wrote articles reflecting the debates of the period in both popular magazines and best-selling newspapers, but he did not become an influential writer in the field of literature. After his death in 1962, Ahmet Hamdi Tanpınar was not remembered outside a narrow circle and was generally presented as a“cultural nationalist”poet. Similarly, despite some controversies in the 1970s, Ahmet Hamdi Tanpınar remained a peripheral writer until the 1980s. However, from the 1980s onwards, Ahmet Hamdi Tanpınar was brought to the forefront as a“modernist”writer, interest in his novels increased and the process of becoming a canonical writer began. In the 2000s, Ahmet Hamdi Tanpınar was recognised as a canonical author of Turkish literature, leading to“copyright wars”between publishing houses. The fact that Ahmet Hamdi Tanpınar received no attention either during his lifetime or after his death, but became a canonical author from the 1980s onwards requires a detailed analysis of this process. In this study, Ahmet Hamdi Tanpınar's canonisation process is divided into three periods. The first one is the presentation of Ahmet Hamdi Tanpınar as a“cultural nationalist”, followed by the beginning of the canonisation process in the 1980s and finally his transformation into a canonical figure in the 2000s. The focus is on how Ahmet Hamdi Tanpınar's works were circulated, how they remained in circulation and how they were received in these three periods. The publishing houses that published his works during these periods and the influence of publishing houses on both the reception and canonisation of Ahmet Hamdi Tanpınar are also included. In addition, how the work of the critics who determined the image of Ahmet Hamdi Tanpınar in the field of literature from 1963 onwards influenced the canonisation process is discussed in detail.
Benzer Tezler
- Heidegger on the claim of the phenomenon: Logos and being
Heidegger'de fenomenin iddiası: Logos ve varlık
GÜLŞAH NAMLI TÜRKMEN
- Soren Kierkegaard'da tekil birey ve varoluş
Single individual and existence in Kierkegaard
GÖKHAN GÜRDAL
- Toplumsal belleğin yitimi tartışmaları bağlamında harf inkılabı
Alphabet reform in the context of social memory loss discussion
EKREM SALTIK
- Meşrutiyet dönemi hukuk sisteminde değişim ve toplumsal etkileri
Alteration in the law system in the first constitutional era and its social
MEHMET VEYSEL KARATAŞ