Geri Dön

Biyo-kompozit tabanlı gaz sensörü algılama katmanının geliştirilmesi ve karakterize edilmesi

Development and characterization of bio-composite-based gas sensor detection layer

  1. Tez No: 873626
  2. Yazar: MERVE BAHAR OKUYUCU
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖZGE AKAY SEFER, DR. ÖĞR. ÜYESİ GÖZDE KONUK EGE
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Kimya Mühendisliği, Mekatronik Mühendisliği, Mühendislik Bilimleri, Chemical Engineering, Mechatronics Engineering, Engineering Sciences
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Marmara Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mekatronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mekatronik Mühendisliği Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

Çeşitli uygulama alanlarındaki fonksiyonel malzeme talebinin artmasıyla birlikte, araştırmacıların nanoteknoloji ve nanomalzemeler üzerine ilgisi oldukça artmıştır. Bu bağlamda araştırmacılar; Koruyucu giysiler, yapı ve inşaat malzemeleri, filtrasyon, sağlık hizmetleri doku mühendisliği, ilaç dağıtımı ve sensörler gibi çeşitli alanlarda oldukça iyi bir kaynak olan nanofiberlerin üretim tekniklerini geliştirmeye odaklanmışlardır. Küçük çaplara sahip olmaları, yüzey alanlarının genişliği, biyo-uyumluluk, kontrol edilebilir mekanik özelliklere sahip olması ve ağ yapılarının gözenekli olması da nanofiberlerin kullanım alanlarının çeşitliliğini arttırmaktadır. Cam elyaf ve polimer temelli fiberlerin yüksek miktarda karbon ayak izine sahip olmaları ve sürdürülebilirlik anlamında yetersiz kalmaları birçok endüstri alanında doğal kaynaklı malzeme arayışına sebep olmuştur. Doğal kaynaklardan elde edilmesi sebebi ile doğal fiberler olarak bilinen doğal nanofiberler, çevre dostu olarak bilinmektedirler. Ayrıca doğal fiberler; yenilenebilir, biyobozunur ve sürdürülebilir olduklarından birçok endüstri dalında yaygın kullanım alanına sahiptir. Doğal lif takviyeli kompozitler, bitkisel liflerden elde edilen doğal malzemelerin polimer matrislerle birleştirilmesiyle üretilir. Düşük yoğunlukları ve yüksek özellikleri, biyolojik olarak parçalanabilir olmaları ve aşındırıcı olmamaları gibi kullanım avantajlarına sahiptirler. Bu kompozitler, geleneksel lif takviyeli kompozitlere benzer özellikler gösterirler. Fakat daha sürdürülebilir ve çevre dostu bir seçenek sunarlar. Çalışmada; kabak bitkisinin liflerinden elde edilen ve süngerimsi bir yapıya sahip bir malzeme olan kabak lifi, düşük maliyetli, yüksek iletkenliğe sahip Polianilin (PANI) ve metal oksit olarak TiO2 kullanılarak yarı iletkenlik ve biyobozunurluk özelliklerine sahip organik lif tabanlı biyokompozit bir malzeme üretilmiştir. Elektroeğirme yöntemi; elde edilen liflerin istenilen tüm özellikleri sağlayabilmesi ve lif kalınlığı/inceliğinin kontrol edilebilir olması sebebi ile Nanolif üretim yöntemleri arasında en tercih edilen çok yönlü bir yöntemdir. Bu yöntemde, oluşturulan polimer çözeltilerinden nanolifler elde edebilmek maksadı ile elektrostatik kuvvet kullanılmaktadır. Bu çalışmada, PANI/PEO/kabak lifi (luffa) ve TiO2 kullanılarak oluşturulan homojen çözelti kullanılarak farklı parametrelerdeki voltaj değeri, akış hızını yönlendiren pompa hızı, levha mesafesi kullanılarak biyokompozit nanolif yapı farklı elektro eğirme metodu aracılığı ile üretilmiştir. Elde edilen nanofiberlerin yüzey morfolojisi ve mikroyapısal özellikleri, yüzey temas açısı ölçümü, kimyasal yapısal özellikleri; fourier transform infrared spektroskopisi (FT- IR), X-ray difraktometresi (XRD), diferansiyel taramalı kalorimetre (DSC) ve taramalı elektron mikroskobu (SEM) analizleri kullanılarak yapılmıştır. Çözelti yoğunluğu, çözelti akış hızı ve uygulanan voltaj ve iğne ucu ile dağıtıcı arasındaki mesafedeki değişimlerin nanoliflerin meydana gelmesine yönelik etkisi araştırılmıştır. Elde edilen sonuçlarda; malzemenin karakterizasyon verilerinin literatür ile uyumlu olduğu gözlemlenmiştir.

Özet (Çeviri)

With the increasing demand for functional materials in various application areas, researchers' interest in nanotechnology and nanomaterials has significantly increased. In this context, researchers have focused on developing production techniques for nanofibers, which are highly valuable resources in various fields such as protective clothing, construction materials, filtration, healthcare, tissue engineering, drug delivery, and sensors. The diversity of applications for nanofibers is enhanced by their small size, large surface area, biocompatibility, controllable mechanical properties, and porous network structures. The high carbon footprint of glass fiber and polymer-based fibers and their inadequacy in terms of sustainability have led to a search for natural material alternatives in many industries. Natural fibers obtained from natural sources, known as natural nanofibers, are considered environmentally friendly. Additionally, natural fibers are widely used in various industries because they are renewable, biodegradable, and sustainable. Natural fiber-reinforced composites are produced by combining natural materials derived from plant fibers with polymer matrices. They offer advantages such as low density, high specific properties, biodegradability, and non-abrasiveness. These composites provide similar properties to traditional fiber-reinforced composites but offer a more sustainable and environmentally friendly option. In this study, a bio-composite material with semi-conductivity and biodegradability properties was produced using pumpkin fiber, which is obtained from pumpkin plant fibers and has a spongy structure, along with polyaniline (PANI) with high conductivity and titanium dioxide (TiO2) as a metal oxide. The electrospinning method was chosen as it allows for the production of nanofibers with desired properties and controllable fiber thickness/thinness among various nanofiber production methods. In this method, electrostatic forces are used to obtain nanofibers from polymer solutions. In this study, bio-composite nanofibers were produced using a homogeneous solution created with PANI/PEO/pumpkin fiber and TiO2 by adjusting different parameters such as voltage value, pump speed directing flow rate, and plate distance through different electrospinning methods. The surface morphology and microstructural properties of the obtained nanofibers were analyzed using surface contact angle measurement, chemical structural properties, Fourier transform infrared spectroscopy (FT-IR), X-ray diffraction (XRD), differential scanning calorimetry (DSC), and scanning electron microscopy vii (SEM). The effect of changes in solution concentration, solution flow rate, applied voltage, and distance between the needle tip and collector on the formation of nanofibers was investigated. The results obtained were observed to be consistent with the literature in terms of material characterization data.

Benzer Tezler

  1. Organik lif tabanlı metal oksit kaplanmış biyo-sensör geliştirilmesi

    Development of organic fiber based metal oxide coated bio-sensor

    GÖZDE KONUK EGE

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Mekatronik MühendisliğiMarmara Üniversitesi

    Mekatronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GARİP GENÇ

    DR. ÖĞR. ÜYESİ HÜSEYİN YÜCE

  2. Gözenekli karbon metaloksit kompozit malzemelerin karbondioksit ve metan adsorpsiyon özelliklerinin incelenmesi

    Investigation of carbondioxide and methane adsorption properties of porous carbon metaloxide composite materials

    BURAK ZAFER BÜYÜKBEKAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Mühendislik BilimleriSelçuk Üniversitesi

    Nanoteknoloji ve İleri Malzemeler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA ERSÖZ

  3. Eklemeli yığma modeli ile elde edilen kenevir SAPI/PLA biyokompozit malzemenin bazı mekanik ve termalözelliklerinin incelenmesi

    Investigation of some mechanical and thermalproperties of hemp HURD/PLA biocomposite materialmanufactured by fused deposition modeling

    ESRA ÇELİK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Mühendislik BilimleriBursa Teknik Üniversitesi

    Biyokompozit Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MESUT UYSAL

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ÇAĞATAY TAŞDEMİR

  4. Karboksilik asitlerle modifiye edilmiş ceviz kabuğu atığı esaslı epoksi kompozitlerin hazırlanması ve karakterizasyonu

    Preparation and characterization of epoxy composites based on walnut shell waste modified with carboxylic acids

    RUYA ISAM BAKR ALBAKER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kimya MühendisliğiSelçuk Üniversitesi

    Kimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA ESEN MARTI

    PROF. DR. GÜLNARE AHMETLİ

  5. Developing a model with machine learning for the prediction of flax-based biocomposite behavior

    Keten bazli biyokompozit davranişin tahmini için makine öğrenmesi ile model geliştirilmesi

    ALAA EDDINE ANIS SAHRAOUI

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve Kontrolİstanbul Üniversitesi

    Enformatik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÇİĞDEM EROL

    AR.GÖR. SOFİANE GUESSASMA