Geri Dön

G. W. Leibniz'in metafiziğinde ayırtedilemezlerin özdeşliği sorunu

The problem of the identity of indiscernibles in the metaphysics of G. W. Leibniz

  1. Tez No: 881155
  2. Yazar: YUSUF CAN TOPSAKAL
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ALİ SUAT GÖZCÜ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Felsefe, Philosophy
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Felsefe Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 76

Özet

Bu tezin amacı Leibniz'in metafiziğini ve teolojisini ön planda tutan, özellikle yeter neden ilkesi ve en iyi ilkesi ışığında ayırtedilemezlerin özdeşliği ilkesinin tutarlı bir versiyonunu ortaya koymaktır. Ayırtedilemezlerin özdeşliği ilkesi, Leibniz tarafından, metafiziksel olarak benzer niteliklere sahip iki varlığın olamayacağını temellendirmek için öne sürülmüştür. Leibniz, ayırtedilemezlerin özdeşliği ilkesini, geç dönem eserleride Tanrı'nın doğasından türetmiştir. Buna göre Tanrı, en iyi ilkesi doğrultusunda eylemde bulunduğu için olanaklı dünyaların en iyisini yaratmıştır. Bu dünya, iyiliğin yanında düzeni, anlaşılabilirliği ve maksimum miktarda çeşitliliği de gerektirir. Bu nedenle Tanrı, yeter neden ve ayırtedilemezlerin özdeşliği ilkesinin doğru olduğu bir dünyayı varlığa getirmiştir. Bunlar göz önüne alındığında Leibniz, birbirine benzer iki varlığı yaratması için, Tanrı'nın bir gerekçesi olamayacağı sonucuna varmıştır. Bu tutarlılığı göz önünde bulunarak, tezde Leibniz'in metafiziğinde Tanrı'nın sözde bir rolü olmadığını gösteren sonuçlar ortaya konulmaktadır. Buna göre tezde, ilkin, Leibniz'in monadlar öğretisi, doğrudan Tanrı'nın aktifliğinin temel olduğu bir metafiziksel sistem olduğu, daha sonra yeter neden ilkesinin, doğrudan Tanrı'nın iradesini betimleyen bir ilke olduğu açıklanmaktadır. Mantıksal, nedensel ve metafiziksel açıdan temellendirilen bu yeter neden ilkesi, Leibniz'in metafiziğinde aynı dünyaya üç farklı yönden işaret eden, birbirlerine indirgenemez bir yapıdadır. Son olarak, tezde, Leibniz'in ilişkisel uzay-zaman görüşünün ayırtedilemezlerin özdeşliği ve yeter neden ilkelerinden türetildiği yönündeki görüşü üzerine durulmaktadır.

Özet (Çeviri)

The aim of this thesis is to put forward a consistent version of the principle of the identity of indiscernibles that prioritizes Leibniz's metaphysics and theology, especially in the light of the principle of sufficient reason and the principle of the best. The principle of the identity of indiscernibles was put forward by Leibniz to ground that there cannot be two beings with metaphysically similar qualities. In his late works, Leibniz derived the identity of indiscernibles from the nature of God. Accordingly, God created the best of all possible worlds because he acted in accordance with the principle of the best. This world requires order, intelligibility and the maximum amount of diversity as well as goodness. Therefore, God brought into existence a world in which the principle of sufficient reason and identity of indiscernibles is true. Therefore, Leibniz concluded that God would have no reason to create two similar beings. Taking this consistency into account, our thesis presents conclusions showing that God does not have a nominal role in Leibniz's metaphysics. Accordingly, the thesis firstly explains that Leibniz's doctrine of monads is a metaphysical system in which God's activity is directly fundamental, and then explains that the principle of sufficient reason is a principle that directly describes God's will. The principle of sufficient reason, which is logically, causally and metaphysically grounded, has an irreducible structure in Leibniz's metaphysics, pointing to the same world from three different aspects. Lastly, the thesis focuses on Leibniz's view that the relational view of space-time is derived from the principles of identity of indiscernibles and sufficient reason.

Benzer Tezler

  1. G.W. Leibniz's metaphysical system with a special emphasis on perception

    G. W. Leibniz'in metafizik dizgesi bve bu dizgede algının özel yeri

    DENİZ ORAL

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2003

    FelsefeOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YASİN CEYLAN

  2. Sühreverdî ve Leibniz'de Nur/Monad anlayışları: Mukayeseli bir yaklaşım

    Understanding of Nūr/Monad in Suhrawardī and Leibniz: A comparative approach

    SEMRA KIZILARSLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    FelsefeAnkara Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM MARAŞ

  3. Kötülükten kurtulmanın bir yolu olarak fichte'nin ontolojisi

    Fichte's ontology as a way to get rid of evil

    SEDA YILDIRIM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    FelsefeBingöl Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ABDURRAZAK GÜLTEKİN

  4. Buddhist çevre eski Uygur Türkçesi metinlerinde asli söz varlığı incelemesi

    The Buddhist environment of the old Uighur Turkish texts of the original promise of the presence of the review

    DİDEM YÜNCÜ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    DilbilimMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. CEVDET ERALP ALIŞIK

  5. Non integer order derivatives

    Tam olmayan mertebeli türevler

    MURAT GÖKÇEN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2007

    Matematikİzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü

    Matematik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RIFAT MİRKASIM