Geri Dön

Tanrı'dan Koparılmış Günahkarlar: Gotiğin teolojik temelleri ve 19. yüzyıl Amerikan gotik yazınında tanrı imajı ve delilik

Sinners separated from god: the theological foundations of the gothic and the image of god and madness in 19th century American gothic fiction

  1. Tez No: 884845
  2. Yazar: YAĞMUR ÇAM
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ KUDRET NEZİR YUNUSOĞLU, DR. ÖĞR. ÜYESİ İRFAN CENK YAY
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Amerikan Kültürü ve Edebiyatı, American Culture and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Batı Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Amerikan Kültürü ve Edebiyatı Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 237

Özet

İnsanlığın belki de en yıkıcı yönlerinin bir ifadesi olan gotik felsefeyi şekillendiren merkezi fikir, oldukça kasvetli bir Tanrı imajına dayanıyordu. Gotik tasavvuru şekillendiren teolojik düşünce, Tanrı'nın insanları itaatsizliklerinin cezası olarak Dünya'ya gönderdiği idi. Bu olay, Düşüş ya da Aslî Günah olarak adlandırıldı. İnsanlığı yokluğuyla cezalandıran hiddetli Tanrı, yalnızca gaddarlık ile ortaya çıkıyordu. Hiçliğin ortasında kalan insan, kendisini eşit derecede korkunç bir Dünya'da bulmuştu. İnsan, yalnızca Dünya'da sefil bir şekilde yaratıcısını arayan, Aslî Günah'ın lanetli ve yorgun bir taşıyıcısı olan bir gezgindi. Tanrı'dan ayrılmak; kanunsuzluğun, yıkıcılığın, umutsuzluğun ve çarpık arzuların dürtüsünün lanetini beraberinde getirmişti. Kurtuluşu arayan, ancak sonsuza dek suçluluk duygusuyla damgalanan insanlığın bu mevcut durumu gotiğe ilham verdi. Başka bir deyişle, gotik sanat, insanlığın kefaretini talep eden bir Tanrı korkusunun ifadesi olarak ortaya çıkmıştı. O halde gotik Tanrı, zalim, hatta neredeyse bencil bir figür olarak algılanmıştır. Böyle bir Tanrı algısı 19.yüzyıl Amerikan gotik edebiyatının baskın anlayışını oluşturuyordu. Hristiyanlığa, Şeytan'a ve Cehennem'e olan inancın azalmasına rağmen, insanlığın laneti olduğuna inanılan ahlaki çöküş baki kalmıştı.O halde gotik karakter, Dünya'daki durumu ve Tanrı ile olan ilişkisinde kendisini ciddi bir çıkmaza saplanmış buldu. Tanrı görünürde yoktu, ama zaman zaman kendini zulüm ve ceza ile gösteriyordu. Gotik karakter ise lanetlenmişti; yanılgıya yatkın ve deliliğin pençesindeydi, ancak her zaman kurtuluş yolundaki bir umut kıvılcımının peşindeydi. Bu bağlamda Tanrı, 19.yüzyıl Amerikan gotik edebiyatında insanlığın sefaletinin kaynağı olarak görülmüştür. Tanrı'dan ayrılmak ve O'nun yokluğu, talepleri ve zulmü, doğası gereği günahkar olan gotik karakterlerin refahını bozmuş, çarpık arzularını tetikleyerek ve cezalandırarak alışılmış gotik kargaşaya neden olmuştur. Görüldüğü gibi gotik karakterin Tanrı ile kurduğu ilişki içerisindeki sorunlu psişesi, gotik edebiyattaki temel sıkıntının kaynağıdır. Bu bağlamda amaç, 19.yüzyıl Amerikan gotik edebiyatının önemli metinleri olan Wieland ve Moby Dick adlı romanlarda Tanrı'nın yerini, Carl Jung'un insan psişesine yönelik kuramsal incelemeleri ışığında araştırmaktır.

Özet (Çeviri)

An expression of perhaps the most destructive aspects of humanity, one of the central ideas that shaped the gothic philosophy was based on a rather gloomy idea of God. The central theological thought that shaped the gothic imagination was that God sent humankind on Earth as a punishment for their disobedience. The incident was called the Fall, or, the Original Sin. Punishing humankind with his absence, the wrathful God became present only in brutality. Caught in the middle of nowhere, humankind found himself on an equally terrifying Earth. He became a mere wanderer on Earth as a cursed and weary bearer of the Original Sin, searching miserably for a glimpse of his creator. The separation from God had brought upon the curse of lawlessness, destructiveness, hopelessness, and the drive of twisted desires. Seeking salvation yet forever marked by guilt, this situation of humankind inspired the gothic. In other words, gothic art emerged as an expression of the fear of a God who demanded the atonement of humankind. God was, then, perceived as a cruel, almost selfish figure. Such an understanding of God marked the dominant concept of 19th-century American gothic literature. Despite the decreasing belief in Christianity, the devil, and hell; the moral decay and accompanying destruction, still believed to be the curse of humanity, remained. The gothic character, then, found himself stuck in a serious stalemate in his situation on Earth and his relationship with God. God was absent, yet from time to time He showed Himself in cruelty and punishment. The gothic character was cursed; he was fallible and in the grip of madness yet always on the lookout for a hopeful spark on his way to salvation. God was, then, represented as the source of the misery of human beings in 19th-century American gothic literature. The separation from God, or, His absence, His demands, and cruelty all disturbed the well-being of the sinful-by-nature gothic characters, triggering and punishing their twisted desires, causing the accustomed gothic turmoil. As can be seen, the problematic psyche of the gothic character in his relationship with God is the source of the turmoil in gothic literature. In this context, this study aims to investigate the image of God in selected works from 19th-century American gothic literature, Wieland and Moby Dick, in the light of Carl Jung's theoretical studies of the human psyche.

Benzer Tezler

  1. İsmet Özel'de yabancılaşma

    Alienation according to İsmet Özel

    TABİP GÜLBAY

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Siyasal BilimlerGazi Üniversitesi

    Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ERKAN AKIN

  2. Tanzimattan Cumhuriyet'e Türkiye'de aydınlar ve aydın sosyolojisi

    Başlık çevirisi yok

    İHSAN KESER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1986

    SosyolojiCumhuriyet Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HALİL ÇİVİ

  3. Sühreverdî'de âlemin Tanrı'dan sudûru

    The emanation of the world from God in Suhrawardi

    EROL EKER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Dinİstanbul Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. VEYSEL KAYA

  4. Etika'dan teolojik politik inceleme'ye uzanan bir izlekte çağdaş ideoloji kavramının izlerini sürmek

    Driving the traces of contemporary ideology in a track from Ethica to theological-political treatise

    CİHAN PALANCI

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Siyasal BilimlerMersin Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İHSAN KAMALAK

  5. Plotinus ve Kindi'de sudûr teorisi

    The theory of emanation in plotinus and kindi

    ÖZGÜR UÇAR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    FelsefeRecep Tayyip Erdoğan Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ENVER ŞAHİN