Geri Dön

Tarihi yapılarda zemin suyundan kaynaklanan yapısal bozulmalar ve onarımlarına ilişkin sistematik yaklaşım yöntemleri

Structural defects seen on historical buildings derived from ground water and the methods of systematic approaches to their repairs

  1. Tez No: 889060
  2. Yazar: YUSUF PALA
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. İLHAN KOÇ
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Konya Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 231

Özet

Tarihi yapılar, taşınmaz kültür varlıkları olarak toplumların sosyal, ekonomik ve kültürel birikimini geçmişten günümüze taşıyan en önemli unsurlardır. Bulunduğu coğrafya, sosyal ve stratejik konumu sebebiyle ülkemizde geçmiş birçok medeniyete ait; Selçuklu, Beylikler, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemleri olmak üzere sayısız tarihi eser mevcuttur. Bu eserlerden bir kısmı uzun yılların yıpranmasına dayanamayarak yok olmuşlar; fakat toplumsal, mülkiyet ve yapısal (güçlü yapı malzemesi ve teknikleri) özellikleri bakımından kamusal ve dini yapıların birçoğu uzun yıllardır ayakta kalabilmiş ve yaşamlarını günümüzde kadar sürdürmüşlerdir. Ülkemizin sahip olduğu önemli değere haiz söz konusu tarihi eserlerin, doğru yöntemler ile uzun dönemli korunması büyük önem arz etmektedir. Söz konusu eserlerin büyük bir kısmı anıtsal özellikte kamu ve vakıf mülkiyetindeki yapılardan oluşmaktadır. Bu yapıtlar; uzun yıllar zamana ve doğal şartlara karşı ayakta kalmalarını; çoğunlukla taş, tuğla ve geleneksel harçlar ile inşa edilmiş olmalarına borçlular. Ancak, dönemlerinin yapı tekniğine bağlı olarak eserlerde kullanılan malzemeler genellikle yumuşak bünyeli olmaları sebebiyle dış hava şartlarına, özellikle zemin suyuna karşı her zaman savunmasız ve korunaksız kalmışlardır. Ülkemizde tarihi yapılar mevcut yasa, yönetmelikler ve ilke kararları doğrultusunda projelendirilerek korunmaya çalışılmaktadır. Fakat, çeşitli onarım süreçleri geçirmelerine rağmen eserlerin, toprak temaslı (temel ve subasman) kısımlarında zemin suyu (nemi) kaynaklı bozulmalara maruz kaldıkları görülmektedir. Bu kapsamda bu tez çalışmasının amacı, ülkemizdeki tarihi anıtsal yapıların korunmasında sıklıkla karşılaşılan zemin suyu (nemi) kaynaklı sorunların tespit edilmesi ve çözümünde sistematik olarak geleneksel ve günümüz modern yöntemler ile sonuca varılmasını sağlamaktır. Çalışmanın yürütüldüğü yörenin tarihsel özelliği sebebiyle alanda çok sık mevcut olan Selçuklu ve Beylikler Dönemi eserlerden; Hacı Hasan Camii, Akşehir İplikçi Camii, Ermenek Ulu Camii, Eskil Ulu Camii, Meram İplikçi Camii, Meram Taş (Akçe Gizlenmez) Camii, İnce Minareli Medresesi örneklem eserler olarak tezin ana materyalini oluşturmaktadır. Ayrıca, konu kapsamında yapılmış birçok ulusal ve uluslararası akademik çalışmalardan başka tarihi yapılardaki su ve nem durumunun tespiti için teknik donanımlar, özellikle eserlere zarar vermemek amacıyla tahribatsız kızılötesi termografi ile yüzeysel kapasitif nem ölçüm metotları kullanılmıştır. Tez kapsamında alanda seçilen örneklem esrelerde yapılan incelemeler, gözlemler ve teknik ölçümlemeler sonucunda özetle şu değerlendirmeler elde edilmiştir: Seçilen örneklem tarihi eserlerin tescil öncesi bilimsel olmayan yanlış onarım uygulamaları ile tescil sonrası Koruma Kurulu kararları doğrultusunda yapılan onarımların eserlere yapısal olarak birçok zarar verdiği tespit edilmiştir. Tescil sonrası yapılan müdahalelerin de izinsiz yapılan birtakım uygulamalar olduğu ya da Kurul kararlarının bilimsel verilere uygun olarak uygulanmadığı gözlemlenmiştir. Eserlerde tespit edilen yapısal bozulmaların önlenmesine ilişkin çözüm önerilerinde her yapının kendine has arazi konumu, malzeme ve yapım tekniği sebepleriyle zeminden kaynaklanan su ve neme karşı korunmaları farklılıklar arz etmektedir. Bu bakımdan yapıların değişen durumlarına göre onarım teknikleri önerilmiştir. Öncelikle geleneksel olarak önleyici koruma yöntemleri olarak, çatılarından yağmur ve kar sularının zemine sağlıklı tahliyesinin yapılarak oradan ızgaralı drenaj kanalları ile uzaklaştırılması, modern zamanlarda yükseltilmiş çevre zemin kotlarının özgün seviyelerine indirilmesi, daha sonra yapıların özgün zemin kotuna indirilerek eserler genel olarak dıştan gelen suya karşı korunması önerilmiştir. Tabi bunların yanı sıra tarihi eserlerin zemin temel ve subasman seviyesinde oluşmuş su ve nemin giderilmesi ise yapıların durumlarına göre dıştan pozitif yalıtım, içten negatif yalıtım ile birlikte gerekli durumlarda kapilariteye karşı enjeksiyon ve tuzdan arındırma kompresi gibi birçok modern uygulama yöntemlerden bazen biri bazen birkaçı kullanılarak çözümler önerilmiştir. Söz konusu tarihi eserler ülkenin gelecek kuşakları da düşünerek turizm ve kültürel bakımdan çok önemli değere sahip olmaları, eserlerin her türlü fiziki sorunlara karşı korunmaları çok titiz bir şekilde bilimsel araştırmalara dayalı olarak projelendirilerek yapılmalıdır. Tarihi eserlerin korunmasında toplumsal bilinçlenmenin artırılması için okul öncesi eğitim-öğretimden itibaren konuya yer verilmesinin yanı sıra üniversite ve kurumsal düzeyde bilimsel çalışmalar desteklenmelidir.

Özet (Çeviri)

Historical buildings, as immovable cultural assets, are the most important elements that carry the social, economic and cultural accumulation of societies from past to present. Due to its geography, social and strategic location, it belongs to many past civilizations in our country; There are countless historical artifacts from the Seljuk, Principalities, Ottoman and Republican periods. Some of these works could not withstand the wear and tear of many years and disappeared; However, in terms of their social, property and structural (strong building materials and techniques) features, many of the public and religious buildings have survived for many years and continue their lives until today. It is of great importance to preserve these historical monuments, which are of great value to our country, in the long term with the right methods. Most of the works in question consist of monumental public and foundation-owned structures. These works; to survive against time and natural conditions for many years; They owe it to the fact that they were built mostly with stone, brick and traditional mortar. However, depending on the construction techniques of their period, the materials used in the works were generally soft and therefore always remained vulnerable and unprotected against external weather conditions, especially ground water. In our country, historical buildings are tried to be protected by designing projects in line with existing laws, regulations and policy decisions. However, despite undergoing various repair processes, it is seen that the works are exposed to deterioration caused by ground water (moisture) in their soil contact (foundation and subgrade) parts. In this context, the aim of this thesis is to identify and solve ground water (moisture)-related problems that are frequently encountered in the preservation of historical monumental buildings in our country, and to systematically reach a conclusion using traditional and modern methods. Due to the historical characteristics of the region where the study was carried out, the Seljuk and Principality Period works that are very common in the area; Hacı Hasan Mosque, Akşehir İplikçi Mosque, Ermenek Ulu Mosque, Eskil Ulu Mosque, Meram İplikçi Mosque, Meram Taş Mosque, İnce Minareli Madrasa constitute the main material of the thesis as sample works. In addition, in addition to many national and international academic studies on the subject, technical equipment has been used to determine the water and humidity status in historical buildings, especially non-destructive infrared thermography and superficial capacitive humidity measurement methods in order not to damage the works. As a result of the examinations, observations and technical measurements made on sample works selected in the field within the scope of the thesis, the following evaluations were obtained in summary: It has been determined that the unscientific, incorrect repair practices of the selected sample historical works before registration and the repairs made in line with the decisions of the Preservation Board after registration caused many structural damages to the works. It has been observed that the interventions made after registration were unauthorized practices or that the Board's decisions were not implemented in accordance with scientific data. In the solution suggestions for preventing structural deterioration detected in the works, the protection of each building against water and moisture arising from the ground due to its unique land location, material and construction technique varies. In this regard, repair techniques have been suggested according to the changing conditions of the buildings. First of all, as traditional preventive protection methods, it has been suggested that rain and snow water should be discharged from the roofs to the ground in a healthy way and removed from there with grated drainage channels, in modern times, the raised environmental ground levels should be lowered to their original levels, and then the buildings should be lowered to the original ground level and the works should be generally protected against external water. . Of course, in addition to these, solutions have been proposed to remove water and moisture formed at the ground foundation and subgrade level of historical monuments by using one or more of the modern application methods such as external positive insulation, internal negative insulation, injection against capillarity and desalination compress when necessary, depending on the condition of the buildings. . These historical artifacts should be designed meticulously, based on scientific research, to ensure that they have a very important tourism and cultural value, considering the country's future generations, and that the artifacts are protected against all kinds of physical problems. In order to increase social awareness on the preservation of historical monuments, the subject should be included in pre-school education and training, as well as scientific studies at university and institutional levels should be supported.

Benzer Tezler

  1. Tarihi yüzer köprü için bakım onarım metodu ve maliyet değerlendirmesi

    Maintenance and repair method and cost assessment for historical floating bridge

    CİHAT KOÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    İnşaat Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    İnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ZÜBEYDE ÖZTÜRK

  2. Fake news classification using machine learning and deep learning approaches

    Makine öğrenimi ve derin öğrenme yaklaşımlarını kullanarak sahte haber sınıflandırması

    SAJA ABDULHALEEM MAHMOOD AL-OBAIDI

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve KontrolGazi Üniversitesi

    Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ TUBA ÇAĞLIKANTAR

  3. Erken Hristiyan ve ilk Bizans resim ve kabartma sanatında kaynak ve okullar (2 cilt)

    Sources and school of painting and sculpture during the early Christian and first Byzantine period

    AHMET MEHMET KİPMEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    PROF.DR. SEMRA GERMANER

  4. Silifke Aya Tekla Bazilikası Sarnıcı restorasyon projesi

    The restoration project for the Cistern of Hagia Thekla Basilica in Silifke

    IŞIL POLAT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ZEYNEP AHUNBAY

  5. Tarihi yapılarda karşılaşılan geoteknik problemler ve uygulanan zemin iyileştirme yöntemleri

    Geotechnical problems of historical structures and soil improvement methods applied to these structures

    UTKU UTKAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    İnşaat MühendisliğiÇukurova Üniversitesi

    İnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ABDULAZİM YILDIZ