Geri Dön

İslâm medeniyetinde şehir ve erdem

City and virtue in Islamic civilization

  1. Tez No: 911946
  2. Yazar: RUKİYE KARABULUT
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. KEMAL GÖZ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Felsefe, Philosophy
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi
  10. Enstitü: Lisansüstü Eğitim Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 192

Özet

İnsanoğlunun yaşadığı fizikî çevre hakikatte içinde bulunduğu sosyal çevreye bağlı olarak gelişmektedir. İnsan, içinde bulunduğu çevreyi kendi ihtiyaç ve istekleri doğrultusunda şekil verme yetisine/yeteneğine sahiptir. Bu nedenle sosyal çevre ve fizikî çevre birbiriyle iç içe yaşamaktadır. Nitekim bu uyumun muhafazası ve daha nitelikli hale gelebilmesinin çözümü insanın kendi varlığını daha iyi tanımasından geçmektedir. İnsanın yaşadığı mekânın onu ruhsal ve sosyal açıdan rahat ettirebilmesi ve birçok cihetle ihtiyaçlarına yeterli gelebilmesi gerekmektedir. İbn Haldûn,“İnsanı koşullandıran içinde yaşadığı ortamdır.”derken sosyal ve fizikî kanunların uyumu gerçeğini göz ardı etmediği anlaşılmaktadır. Şehir; kültürdür, medeniyettir. Ruhun ve hayatın canlılık kazandığı ezelî merkezidir. İslâm şehri açısından önemli olan ahlâk ilkeleri ve dinin temel prensipleridir. İslâm medeniyetinin ruhu, esası, mayası tevhiddir. Şehir, tevhid ruhunu yansıtır. Tevhid; her şeyin yerli yerinde oluşunu ve Allah'ın iradesini gösteren bir düzenin tesis edilmesini ifade eder. Fârâbî, felsefe okumanın amacını,“Âlemin yaratıcısını tanımak, O'nun her şeyin hakiki fâili olduğunu bilmek, adâlet ve hikmetiyle bu dünyaya nizam verdiğini ve cömertliğiyle intizamın devamını sağladığını, Bir ve Yüce olduğunu bilmek; insanın kabiliyeti nispetinde Yaratıcıya benzemeye çalışması”olarak ifade eder. Fârâbî, Tanrı-evren ve insan analizini devlet, toplum ve fert ilişkileri bağlamında değerlendirip faziletli bir topluluğun olabilirliğini medenî ilimler bağlamında ortaya koymuştur. Fârâbî, Medinetü'l- Fâzıla (Erdemli Şehir) derken esasen bir şehir içinde yaşamasına rağmen idealize ettiği şehrin erdemle ileri ufuklara taşınabileceğine inanarak toplumları erdeme ve erdemli toplumlar oluşturmaya davet eder. Bu çalışma Tanrı/âlem/insan ile şehir/medeniyet/ütopya kavramlarını gerek İslâm filozofları gerek diğer kıymetli düşünürler çerçevesinde ele almaktadır. Türk düşünce ve İslâm geleneği iz'an ve irfanı bunu gerekli kılmaktadır. Çünkü Türk düşünce ve kültürü, Müslüman olan/olmayan öteki milletlerin düşünce ve kültürünü hiçbir zaman dışta bırakarak kendini merkeze almak suretiyle ifade etmemiştir. Bu soylu yaklaşım sebebiyle milletimiz asırlarca medeniyetlerin ilgi odağı olmayı hak etmiştir. Çalışmanın karmaşıklığı ise; konu ile sav dokuları gereği, çalışmamızı girift bir bölümlemeye tâbî tutma mecburiyetini doğurmuştur. Bu çalışma da İslâm düşüncesini derli-toplu, sistematik ve sonuç almaya yönelik öğrenme merakı olan ilgilileri asıl kaynaklarına tevcih etme gayesine matuftur.

Özet (Çeviri)

The physical environment in which humans live is fundamentally influenced by the social environment they are part of. Humans have the ability to shape their surroundings according to their needs and desires. Therefore, social and physical environments are intertwined. The preservation and enhancement of this harmony depend on a better understanding of human existence. The places where humans live should provide spiritual and social comfort and meet various needs. Ibn Khaldun's statement,“Man is conditioned by his environment,”reflects the reality of the harmony between social and physical laws. A city represents culture and civilization. It is the eternal center where the spirit and life gain vitality. For an Islamic city, moral principles and the fundamental tenets of religion are paramount. The essence, foundation, and essence of Islamic civilization is tawhid (the oneness of God). A city reflects the spirit of tawhid. Tawhid signifies the proper order of everything and the establishment of a system that reflects God's will. Al-Farabi describes the purpose of studying philosophy as recognizing the creator of the universe, understanding that He is the true cause of everything, acknowledging that He brings order to the world with justice and wisdom, and maintains this order with His generosity. Al-Farabi also believes that a person should strive to resemble the Creator to the extent of their capabilities. He evaluates the analysis of God, the universe, and humanity within the context of state, society, and individual relations, presenting the possibility of a virtuous society through civil sciences. When Al-Farabi speaks of the Virtuous City (al-Madina al-Fadila), he envisions a city that, despite being inhabited, can be advanced through virtue and calls on societies to form virtuous communities. This study examines the concepts of God, universe, human, city, civilization, and utopia through the perspectives of Islamic philosophers and other esteemed thinkers. The insight and wisdom of Turkish thought and Islamic tradition necessitate this. Turkish thought and culture have never expressed themselves by excluding the thoughts and cultures of other nations, whether Muslim or non-Muslim. Due to this noble approach, our nation has deservedly been the focus of civilizations for centuries. The complexity of this study arises from the intricate nature of the topic and necessitates a detailed segmentation. This study aims to guide those interested in systematically learning about Islamic thought to the primary sources.

Benzer Tezler

  1. (El-Medînetü'l-Fâzıla ve Mukaddime adlı eserleri ışığında) Fârâbî ve İbn Hâldun'un medeniyet tasavvurlarının karşılaştırmalı analizi

    (In the light of Madina al-Fadıla and Mukaddime) The concept of civilization in Fârâbî and Ibn Khaldun comparative analysis

    FATIMA AKSAKAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    DinErzincan Binali Yıldırım Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ TURGUT AKYÜZ

  2. İslâm medeniyetinde herat (İlmî ve kültürel açıdan)

    The city of herat in islamic civilisation (According to scientific and cultural)

    NAQİBULLAH FARMANİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    TarihBursa Uludağ Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEFAİL HIZLI

  3. İslam öncesi Medine tarihi ve kadının yeri

    History of pre-Islamic Medina and place of women

    ŞERİFE NUR ACAR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Dinİstanbul Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ YAVUZ YILDIRIM

  4. Tarihsel süreç içinde bezeme sanatında peyzaj elemanları

    In the history the items of landscape for ornamentation of arts

    GÜLÇİN AYDOĞMUŞ DEMİRBAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    MimarlıkYıldız Teknik Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEMRA ATABAY

  5. Moğol istilasına kadar İslam tarihinde Cürcân şehri

    Gorgan city in Islamic history until the Mongolic invasion

    RAMAZAN AKKAYA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    TarihUşak Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ YUSUF KABAKCI