Geri Dön

Batı Anadolu'da Halvetilik (XV-XVII. yüzyıllar)

Halvetism in Western Anatolia (XV-XVII. centuries)

  1. Tez No: 922105
  2. Yazar: EYÜP AHMET KÖSE
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. KEMAL RAMAZAN HAYKIRAN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Tarih, History
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2025
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Aydın Adnan Menderes Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 99

Özet

Tasavvufun İslam dini açısından önemi herkesçe bilinmektedir. Bu dinin temsil ettiği devletlerden Selçuklu ve Osmanlı'da bu önem daha fazla hissedilir. Devletlerinin kuruluş aşamasından yıkılışına kadar tasavvuf erbablarının etkisi büyüktür. Özellikle Anadolu coğrafyasında fütühatla beraber, irşad faaliyetleri hız kesmeden devam etmiştir. Osmanlı'da önemli tarikatlar bu görevleri üstlenmiştir. Mevlevîlik, Nakşîbendîlik, Bayramîlik, Kadirîlik, Halvetîlik bunlardan bazılarıdır. Tezin konusu itibariyle de üzerinde durulacak olan tarikatta Halvetîyye tarikatıdır. Halvetîyye tarikatı XIV. yy'da Ömer Halvetî tarafından Azerbaycan'da kurulan sunni bir tarikattır. En önemli özelliği tarikatın İslam dünyasının en yaygın tarikatı olmasıdır. Özellikle gelişme bulduğu alan Osmanlı coğrafyasının hakim olduğu alanlardır. Tarikatın içerisinden çok fazla kol ve şubeler bulunmaktadır. Bunun en bariz özelliği Ruşenîyye (Dede Ömer Ruşenî), Cemalîyye (Cemal-i Halvetî), Ahmedîyye (Yiğitbaşı Ahmed Şemseddin), Şemsîyye (Şemseddin Sivasî) 'dir. Tarikat Ömer Halvetî'nin halifeleri tarafından yaygınlık kazanmıştır. Osmanlı'ya girişi Şeyh Sadreddin Hiyavî'nin halifesi olan Pir İlyas Amasyavi tarafından olmuştur. Sadece halk nazarında değil devlet erkanları arasında da saygınlığını ve kendisine intisabını sağlamıştır. Özellikle Fatih Sultan Mehmet Han ve II. Bayezid Han tarafından özel ehemmiyet verildiği görülmektedir. Halvetîyye tarikatının Batı Anadolu'da özellikle Dede Ömer Ruşenî ve Ahmed Şemseddin Marmaravî'nin halifeleri tarafından bu bölgede kurulan dergahlar ve tekkelerle toplumun irşadı noktasında önemli katkıları olmuştur. Sadece toplumu nazari olarak eğitmekle kalmamakla beraber insanların nefis mücadeleleriyle başa çıkması, kendi benliğinden uzaklaşıp Allah aşkı ile yoğrulması için mücadelelerde bulunduğunu söyleyebiliriz. Çalışmada Halvetî pirlerin, şeyhlerin, hayat hikayelerine, yapmış olduğu icraatlara, toplum ve devlet adamlarıyla münasebetlerine, bırakmış olduğu eserlere değinilmiş bir biyografi çalışmasıdır.

Özet (Çeviri)

The significance of Sufism in Islam is universally acknowledged, and this influence was particularly pronounced in the Seljuk and Ottoman states. From their foundation to their decline, Sufi scholars and mystics played a pivotal role in shaping the spiritual and social fabric of these empires. Especially in Anatolia, alongside military conquests, the dissemination of religious teachings continued unabated. Various prominent Sufi orders in the Ottoman Empire undertook this mission, including the Mevleviyya, Naqshbandiyya, Bayramiyya, Qadiriyya, and Halvetiyya. Given the focus of this study, particular attention will be paid to the Halvetiyya order. The Halvetiyya order, a Sunni Sufi order, was founded in the 14th century by Ömer Halvetî in Azerbaijan. Its most distinctive feature is its widespread presence across the Islamic world, making it one of the most influential Sufi orders. It particularly thrived in regions under Ottoman rule. Over time, the order branched into numerous subgroups, the most notable being the Ruşeniyya (founded by Dede Ömer Ruşenî), Cemaliyya (by Cemal-i Halvetî), Ahmediyya (by Yiğitbaşı Ahmed Şemseddin), and Şemsiyya (by Şemseddin Sivasî). The dissemination of the order was primarily carried out by the disciples of Ömer Halvetî. Its introduction into the Ottoman realm was facilitated by Pir İlyas Amasyavî, a disciple of Şeyh Sadreddin Hiyavî. The Halvetiyya order was not only revered by the general populace but also held in high esteem by the ruling elite, with notable patronage from Sultan Mehmed the Conqueror and Sultan Bayezid II. In Western Anatolia, the Halvetiyya order, particularly through the efforts of the disciples of Dede Ömer Ruşenî and Ahmed Şemseddin Marmaravî, contributed significantly to spiritual guidance through the establishment of lodges and dervish convents. Their mission extended beyond theoretical instruction, encompassing the spiritual purification of individuals, guiding them in overcoming their lower selves, and immersing them in divine love. This study serves as a biographical exploration of the Halvetî masters and sheikhs, delving into their lives, their contributions, their interactions with society and state officials, and the literary and spiritual legacies they left behind.

Benzer Tezler

  1. Aydın ve çevresinde tasavvufî hayat

    Sufism life around Aydin

    NİHAL ERDEM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Dinİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HAMİDE ULUPINAR

  2. Çankırı (Merkez ilçe ve köyleri) Türk Dönemi mimari eserleri

    Architectural monuments of the Turkish Period in the Çankırı province (Central towns and villages)

    BETÜL ÖZCAN BALKIR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    MimarlıkGazi Üniversitesi

    Sanat Tarihi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKKI ACUN

  3. Batı Anadolu'da Tilapia (Tilapia galilaea A.) yetiştirme olanakları

    Başlık çevirisi yok

    MOHAMMAD YAQOUB MOHAMMAD ALİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1983

    ZiraatEge Üniversitesi

    Zootekni Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ATİLLA G. ALPBAZ

  4. Batı Anadolu'da yayılış gösteren Viola L. türleri üzerinde araştırmalar

    Studies on the Viola L. species distributed in West Anatolia

    FERİHA ŞEKERCİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1984

    Eczacılık ve FarmakolojiEge Üniversitesi

    Farmakognozi Ana Bilim Dalı