Tıbbi rehabilitasyon açısından Halkalı Eski Bağlar mahallesindeki özürlülük epidemiyolojisi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 10484
- Danışmanlar: PROF. DR. GÜZİN DİLŞEN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Halk Sağlığı, Public Health
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1990
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 114
Özet
- 98 - ÖZET Bu araştırma Halkalı Sağlık Ocağına bağlı Eski Bağlar mahallesinde yaşayan 3680 kişi üzerinde yapılmıştır. Araş tırmanın amacı, toplumdaki özürlülerin prevalansını, yaş ve cinsiyet dağılımlarını, özürlülüğe yol açan nedenleri saptamak ve rehabilitasyona gereksinim duyan özürlüleri ortaya çıkarmaktı. 3680 kişi ile görüşmek için 687 hane tarandı, özürlülük araştırması için Dünya Sağlık örgütü' nün özürlülük Prevalans Anket Formları 'ndan yararlanılarak hazırlanan formlar kullanıldı ve sonuçlar bilgisayarda değerlendirildi. Taranan kişilerin büyük çoğunluğunu genç nüfus oluştur maktaydı. Bölgede okur-yazar olmayanlar düşük bir oranda olmasına karşın genelde eğitim düzeyi düşüktü. Taranan bölgede çalışan nüfusun çoğunluğunu işçiler oluşturmaktaydı. Bu bölgedekilerin çoğunluğu gecekondu ve betonarme tipinde konutlarda oturmaktaydı ve ekonomik durumları oldukça kötüydü. Taranan kişilerin yaklaşık üçte ikisi bölgeye göç ederek yerleşmişler ve göç edenlerin çoğunluğunu Doğu Anadolu'dan gelenler oluşturmaktaydı. Akraba evliliği %22 olarak bulundu. Birinci derece akraba evliliği %55.2 idi. Sağlıklı kişilerle özürlülerin sosyodomografik özellikleri karşılaştırıldığında ve özürlülük için risk faktörleri araştırıldığında; yaşlılığın özürlülük için bir risk oluşturduğu ve kadınlarda daha fazla oranda gözlendiği gö-- 99 - rüldü. Ayrıca ekonomik durumun düşüklüğü de özürlülük için bir risk oluşturuyordu, özürlülerde eşitim düzeyi de belirgin derecede düşük bulundu, özürlülük için konut tipi, konutun mutfak/tuvalet durumu risk faktörü olarak görülemedi. Ayrıca doğuştan özürlüler arasındaki anne-baba akraba evliliği oranı sağlıklı kişilerdekinden daha fazla olma sına karşılık, istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı. Araştırmamızda toplumdaki özürlü prevalansı %10.4 olarak bulundu ve saptanan özürlüler sekiz gruba ayrılarak incelendi. En sık kronik iç organ hastalıklarına, ikinci sırada da kas ve iskelet sistemi bozukluklarına rastlandı. Kronik iç organ hastalıklarının toplumdaki prevalansı %4.8' dir. Bu gruptakilerin büyük çoğunluğu 45 yaş üzerinde yer almaktaydı. Kas ve iskelet sistemi bozukluklarının prevalansı %2.1'dir. Bu grup bozukluklar arasında engellilige neden olan osteoartroz, hemipleji, parapleji, cerebral palsy, polio sekeli ve doğumsal kalça çıkığına rastlandı. Görme bozukluklarının prevalansı' %1.7'dir ve bu grup içerisinde en sık strabismus ve ambliopi'ye rastlandı. Strabismusa en fazla 0-24 yaş arasında, katarakta ise 65 yaş üzerinde rastlandı, işitme bozukluklarının prevalansı %1" dir ve en büyük nedenlerini kronik otit ve yaşlılık oluşturmaktadır. Konuşma bozukluğunun prevalansı %0.7'dir. Yarıdan fazlasının nedeni kekemelikti ve büyük çoğunluğunu erkek çocukları oluşturuyordu, öğrenme bozukluklarının prevalansı %0.5'dir. öğrenme bozukluğuna yol açan nedenler arasında hafif zeka gerilikleri, ağır zeka gerilikleri, cerebral palsy, Down sendromu ve menenjite bağlı zeka gerilikleri bulunmaktadır:. Davranış bozukluklarının prevalansı %0.3'tür ve bu grup içinde, psikoz,. nevroz ve epilepsiler yer almaktadır. Epilepsili olgular bu gruptakilerin yarıdan fazlasını oluşturmaktadır. Diğer bozuklukların da prevalansı %0.3'tür. Bu grup içinde beslenme bozuklukları,, dudak ağız deformitesi, alkol bağımlılığı ve his bozukluğu yer almaktadır.- 100 - özürlülerin %21.7'si doğuştan özürlü, %18,7'si bulaşıcı hastalıklar sonucu, %2'si iş kazası sonucu ve %1.3'ti ise trafik kazası sonucu oluşan özürlülerdir. özürlülerin günlük yaşam aktivite düzeyleri değerlen dirilerek % 8 6. 7' sinin tam bağımsız, % 13. 3* ünün ise rehabilitasyona gereksinim duyduğu ve rehabilite edilmesi gereken nüfusun %1.4 olduğu gözlendi. Günlük yaşam aktivitelerini en fazla bozan özürler; başta kas ve iskelet sistemi bozuklukları olmak üzere konuşma, öğrenme ve davranış bozukluklarıdır. Bu gruptaki özürler genellikle engellilik yaratan özürler olup, bunlar cerebral palsy, hemipleji, parapleji, polio sekeli, osteoartroz, ağır zeka gerilikleri, psikozlardır. Bu gruptaki özürlülerin kendine bakım, iletişim, mobilite, sosyal ve mesleki aktivitelerini yeri ne getirmede yardıma gereksinim duydukları ve ancak engel- liligi ortadan kaldıracak uygun rehabilitasyon hizmetle rinden fayda görecekleri gerçeği ortaya çıkmıştır.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Rehabilitation system design to strength muscle activity on lower arm extremity using real time emg data
Gerçek zamanlı emg verilerini kullanarak alt kol kas aktivitesini güçlendiren rehabilitasyon sistem tasarımı
MUTLU BAYRAKTAR
Yüksek Lisans
İngilizce
2019
Elektrik ve Elektronik Mühendisliğiİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiBiyomedikal Teknolojiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SAVAŞ ŞAHİN
DR. ÖĞR. ÜYESİ ERKİN GEZGİN
- İnmeli hastalarda Nöro-geribildirim tedavisi
Neurofeedback therapy in stroke
SUZAN ŞEN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonKocaeli ÜniversitesiFizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERBİL DURSUN
- Navigation based on inertial sensor data using deep learning techniques
Ataletsel sensör verileriyle derin öğrenme teknikleri kullanılarak navigasyon
MUHAMMET SERHAT SOYER
Yüksek Lisans
İngilizce
2021
Elektrik ve Elektronik MühendisliğiKoç ÜniversitesiElektrik-Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ MEHMET CENGİZ ONBAŞLI
- Devlet hastaneleri ile üniversite hastanelerinin yatan hasta memnuniyeti: Sivas örneği
Patient satisfaction of the university hospitals with state hospitals: Sivas sample
MUSTAFA BURAK KARAGÖZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Sağlık Kurumları YönetimiSivas Cumhuriyet ÜniversitesiSağlık Kurumları Yöneticiliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ENİS BAHA BİÇER