İğsi hücreli yumuşak doku tümörlerinde ayırıcı tanıya yaklaşım
Approach to differantial diagnosis of soft tissue tumors with spindle cells
- Tez No: 115720
- Danışmanlar: PROF.DR. ÖMER ULUOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Patoloji, Pathology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2002
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Gazi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Patoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 89
Özet
74 ÖZET-SONUÇ: İğsi hücreli mezankimal lezyonlar, histolojik benzerlik göstermelerine rağmen biyolojik davranışları çok farklılık gösterirler.Bu lezyonlarda klinik bilgi (yaş, cinsiyet, lokal izasyon ve gelişim süreci) ve radyolojik incelemeler eşliğinde tanıya gidilmelidir. Bu çalışmada Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji A.B.D.'da iğsi hücreli mezankimal lezyon grubu içinde tanı alan 106'sı kadın, 97'si erkek olmak üzere 203 olgu ( 216 adet lezyon) incelendi. Bu olguların, en sık baş-boyun ve ekstremitede olmak üzere gövde, abdomen, retroperiton ve mediastende lokalize oldukları saptandı. Benign lezyonların en sık (%14.5) 21-30 yaşlar arasında ve daha çok (%39.1) baş-boyunda lokalize oldukları görüldü. Malign tümörler ise en sık (%16.9) 61-70 yaşlar arasında ve çoğunlukla (%41.5 ) ekstremitede lokalize oldukları saptandı. İncelenen olgular psödosarkomlar, benign lezyonlar, düşük malignite potansiyeline sahip(borderline) tümörler ve malign tümörler olarak 4 histolojik gruba ayrıldı. 53 olgu (%25.57) malign, 3 olgu (%1.38) psödosarkom, 12 olgu (%5.55) borderline ve 148 olgu (%68.5) benign kategorisi içine alındı; Malign olgular içinde yer alan 10 olgu (%4.62) ise Malign Mezankimal Tümör olarak değerlendirildi. Tüm olguların yaş, cinsiyet ve lokalizasyona göre dağılımları incelendi. Psödosarkomlarda lezyonun öyküsünün kısa süreli olması sarkomlarla ayırıcı tanısında önemli bir ipucudur. Çok seyrek olgular dışında atipik mitoz görülmemesi ve nekrozun olmaması histolojik tanı kriterleri arasındadır. Benign davranış gösteren iğsi hücreli yumuşak doku tümörlerinde daha çok yüzeyel lokalizasyon ve ekspansif gelişim patterni saptandı. Ancak skar dokusu, Fibromatozis grubu lezyonlar, Diffüz Nörofibrom ve vasküler tümörlerin benign davranış göstermelerine rağmen infıltratif gelişim gösteren lezyonlar oldukları dikkati çekti.75 Malign davranış gösteren tümörlerde daha çok derin yerleşim ve infiltratif gelişim patterni saptandı. Ancak Leiomyosarkom, Fibrosarkom ve Malign Periferik Sinir Kılıfı Tümörlerinde malign tümörler olmalarına rağmen makroskopik olarak iyi sınırlı izlenimi verdikleri gözlendi. Sözü edilen tümörlerde lokalizasyon ve gelişim patterni, tanıya varmakta sınırlı değere sahip olduğu sonucuna varıldı. Malign tümörlerde en önemli tanı kriterleri hücresel atipi, nekroz varlığı, mitotik aktivite ve sellülaritedir. Sitolojik detayın kesin olarak her zaman yardımcı olmadığı Leiomyom-Düşük Grade'li Leiomyosarkom, Soliter Fibröz Tümörün benign ve malign formu ile Desmoid Tümör-Fibrosarkom gibi tümörlerin ayırıcı tanısında mitoz sayısı en önemli kriter olarak saptandı. Düz kas tümörleri ve Rabdomyosarkomlarda histogenezin saptanmasında; Periferik Sinir Kılıfı Tümörlerinde ise malignite tayininde immünhistokimyasal yöntemlerin faydalı olduğu düşünüldü. Çalışmamızda H&E kesitler, histokimyasal ve immünhistokimyasal yöntemler ile %95,38 olguda tanı-ayırıcı tanı- grade' leme yapılarak yumuşak doku tümörlerinde elektron mikroskopi, sitogenetik ve ileri moleküler tekniklerin sınırlı sayıda olguda gerekli olduğu sonucuna varıldı.
Özet (Çeviri)
76 SUMMARY-CONCLUSION: Although the mesenchymal lesions with spindle cell show the histologic similarities, their biological behaviours have great differences. Diagnosis in these lesions should be reached with the clinical data (age, sex, localization and growth duration) as well as radiologic researches. In this study total 203 cases were investigated, (216 pieces of lesions) including 106 women and 97 men whose diagnosis were reached within mesenchymal lesion group with spindle cell in Pathology Main Science Branch of Faculty of Medicine, Gazi University. It was determined that these lesions mostly localized on head and neck region and extremities as well as on trunk and abdominal, retroperitoneal and mediastinal regions. Benign lesions were seen localized rather on head and neck region (39.1 %) mostly between the ages of 21- 30 (14.5 %); while malignant tumors were determined to have been localized on extremities (41.5 %) mostly between the ages of 61-70 (16.9 %). Cases were examined and were divided into four histological groups as pseudosarcomas, benign lesions, tumors having low malignant potential (borderline) and malignant tumors. 53 cases were included into malignant tumors category (24.57 %), 3 cases were included into pseudosarcoma category (1.38 %), 12 cases were included into borderline category (5.55 %) and 148 cases were included into benign category (68.51 %) ; 10 out of above mentioned malignant cases were evaluated as malignant mesenchymal tumors(4.62 %). Distrubution of these cases were examined according to age, sex and localization. That history of the lesion in pseudosarcomas has a short developing period,it is an important clue in the differential diagnosis with the sarcomas. Except for very seldom cases, the absence of necrosis and atypical mitotic figures are among the histologic diagnostic criteria.77 Superficial localization and expansive growth pattern were observed mostly in soft tissue tumors with spindle cell showing benign behaviour. Neverthless it took our attention that the scar tissue, lesions of fibromatosis group, Diffuse Neurofibroma and Vascular tumors were the lesions showing infiltrative progress although they showed benign behaviour. Deep placement and infiltrative growth pattern were determined often in tumors showing malignant behaviour. But, it was observed that Leiomyosarcoma, Fibrosarcoma and Malign Peripheric Nerve Sheat Tumors were seen to be well-demarcated macroscopically although they were malignant tumors. Thus the general consideration that tumor localization and growth pattern are important in directing to the diagnosis is less valid for the tumors just mentioned. Cellular atypia, presence of necrosis, mitotic activity and cellularity were the most important diagnostic criteria in the malignant tumor. Number of mitosis was thought to be the most important criterion in the differantial diagnosis of the tumors such as Leiomyoma- Leiomyosarcoma with low grade, benign and malignant forms of Solitary Fibrous Tumor and Desmoid Tumor-Fibrosarcoma. It was thoght that immunohistochemical methods were useful in determining histogenes in smooth muscle tumors and Rhabdomyosarcomas and in determining also malignancy in Peripheric Nerve Sheat Tumor. It was concluded in our study that making diagnosis- differantial diagnosis-grading in 95.38 % of the cases with H&E sections, histochemical and immunohistochemical methods ; electron microscopy, sitogenetic and advenced molecular techniques are necessary only in a limitted number of soft tissue tumor cases.
Benzer Tezler
- Yumuşak doku tümörlerinde histokimya ve immunohistokimyasal yöntemlerle ayırıcı tanı
Başlık çevirisi yok
VEHBİ ŞEKER
- Yuvarlak hücreli sarkomlarda BCOR antikorunun, 2020 WHO yeni sınıflandırması ışığında ayırıcı tanıya katkısı ve histopatolojik parametrelerle yeniden değerlendirilmesi
The contribution of BCOR antibody to differential diagnosis in round cell sarcomas in the light of the 2020 WHO new classification and re-assessment with histopathological parameters
HÜLYA BİLGİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
PatolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CEM ÇOMUNOĞLU
- MDM2, CDK4 ve p16 belirleyicilerinin liposarkom tanısına katkısı
MDM2, CDK4 and P16 detectors contribution to liposarcoma diagnosis
HAMED JAFARZADEH ANDABIL
- Dev hücreli kemik tümörlerinde morfolojik ve immünhistokimyasal açıdan prognostik parametrelerin değerlendirilmesi
Evaluation of prognostic parameters from morphological and immunhistochemical aspects in giant cell tumor of bone
CEM BERK TÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
PatolojiMarmara ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN KEMAL TÜRKÖZ
- İğsi hücreli mezenkimal tümörlerde pan-TRK ekspresyonu
The pan-TRK expression in spindle cell mesenchymal tumors
SÜLEYMAN UYSAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
PatolojiHatay Mustafa Kemal ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TÜMAY ÖZGÜR