Geri Dön

Tc-99m DMSA renal kortikal sintigrafi değerlendirmesinde gözlemcilerarası değişkenliğin ve her gözlemcinin genel izlenimi ile kesin tanı arasındaki uyumların karşılaştırmalı değerlendirilmesi

Interobserver variability in interpretation of Tc-99m DMSA renal cortical scintigraphy and the evaluation of the comparison of the agreement between the overall impression of each observer and the final diagnosis

  1. Tez No: 115860
  2. Yazar: AYŞE MAVİ
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. BERNA DEĞİRMENCİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2002
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 90

Özet

ÖZET Amaç: Tc99m-DMSA sintigrafilerinin değerlendirilmesinde gözlemcilerarası değişkenliğin saptanması (interobserver variability) ve akut pyelonefrit-skar ayrımında gözlemcilerden bağımsız genel kriterler belirlenip belirlenemeyeceğinin araştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Aynı merkezde görevli en az 1, en çok 12 (ort 6.5) yıllık uzmanlık deneyimi olan 6 gözlemciye, 6 ay ara ile 2 defa Tc-99m DMSA sintigrafisi çekilmiş ve rapor edilmiş 120 hastanın ilk çekilen, planar, Tc-99m DMSA sintigrafıleri ile birlikte yanıtlamaları istenilen bir soru formu verildi. Kullanılan istatistiksel yöntemde karşılaştırmalı uyum tabloları oluşturuldu ve kappa analizi uygulandı. Ayrıca her gözlemcinin genel izlenimi ile, kontrol sintigrafisi sonucu belirlenmiş olan kesin tanı arasındaki uyum oranları 2 ayrı analizle hesaplandı. Bulgular: Böbreğin lokalizasyonu(%99.3), birbirlerine göre büyüklüğü(%83.9), kontur düzensizliği varlığı(%84.9), parankimal defekt varlığı(%87.3), pelvikaliksiyel dilatasyon varlığı(%75.4), ve genel izlenim olarak normal-anormal ayırımı(%87.0) ve tüm böbreklerdeki defekt sayıları konularında gözlemciler arasındaki uyum oranı %78.0 gibi çok yüksek değerlerde bulundu. Ancak, defekt şekli ve fotopeni dereceleri konusunda gözlemciler arasındaki uyum oranları düşük değerlerde bulundu (Ortalama %50.3). Her gözlemcinin genel izlenim olarak böbrekleri, normal/enfeksiyon/skar/ enfeksiyon+skar olarak ayrıntılı değerlendirmelerinin, kesin teni ile uyum oranlan (ortalama %66.0) ve diğer analizde böbrekleri sadece normal/anormal olarak değerlendirmelerinin, kesin tanı ile uyum oranları (ortalama %84.2)bulundu. Sonuç: Bu sonuçlar,Tc99m DMSA böbrek sintigrafisi değerlendiriminde, normal-anormal ayırımında gözlemcilerarası yüksek uyuma neden olabilecek kriterler olabileceğini, ancak defektin şekli ve fotopeni dereceleri konularında uyumu yükseltecek yeni kriterler belirlenmesine gereksinim olduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca, salt DMSA sintigrafisi bulguları ile akut pyelonefrit-skar ayırımını ortaya koymanın zor olduğunu, ek kriterlerin (klinik ve radyolojik) de yorumda kullanılması gerektiğini düşündürmektedir. Bu kriterlerin saptanması için ileri çalışmalara gerek vardır. 76

Özet (Çeviri)

SUMMARY Aim: The aim of this study is to determine the interobserver variability in the interpretation of Te-99m-DMSA scintigraphy and to determine whether it is possible to identify general criteria independent from the observer in distinguishing acute pyelonefritis-scar. Material and Method: 6 observers working in the same department, with specialist e^erience ranging from 1 year to 12 years (avg 6.5), were provided with a standardized form and the Tc-99m DMSA planar scintigraphies of 120 patients(238 kidneys) who were imaged and reported 2 times with a time lag of 6 months. In the statistical methods used, first comparative fitness tables were constructed and kappa analysis was performed. Secondly, the overall impression of each observer for each kidney was compared with the final diagnosis determined by control scintigraphy with other analyses. Results: The average rate of agreement of 6 observers was high for location of the kidney (99.3%), relative size of kidneys (%83.9), presence of contour abnormalities (84.9%), presence of parenchymal defects (%87.3), presence of pelvicalyceal dilatation (75.4%), distinction of normal-abnormal as overall impression (87.0%) and also for the location and number of defects in all kidneys (78.0%). However, the average rate of agreement of the observers was low for the shape of defect and degree of photopenia (%50.3). When the overall impression of each observer was compared with the final diagnosis determined by control scintigraphy, the average rate of agreement was %66.0, if the overall impression was classified in 4 alternatives (normal/infection/scar/infection+scar), whereas the average rate of agreement was %84.2 if evaluated only as normal or abnormal. Conclusion: These results show there may be criteria that may result in high interobserver agreement in the interpretation of Tc-99m DMSA renal scintigraphy and normal-abnormal distinction, however there is a need to identify new criteria that would increase interobserver agreement for determining the shape of defect and the degree of fotopeni. Furthermore, the results show that it is difficult to distinguish acute pyelonefritis from scar only with the interpretation of DMSA scintigraphy, other criteria (clinical and radiological) should be used for interpretation. Further studies are necessary to determine such criteria. 77

Benzer Tezler

  1. Teknezyum-99m dimerkaptosüksinik asit SPECT ile yapılan statik böbrek sintigrafisinde gözlemci içi ve gözlemciler arası uyumun belirlenmesi

    The evaluation of inter- and intraobserver variability of 99mTc- dimercaptosucsinic acid SPECT renal scintigraphy

    ÜNAL CAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Radyoloji ve Nükleer TıpTrakya Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLAY DURMUŞ-ALTUN

  2. Tc-99m merkaptoasetiltriglisin ile yapılan dinamik böbrek sintigrafisinin ve indirekt radyonüklid sistografinin vezikoüreteral reflü tespitinde ve parankim fonksiyonu değerlendirmesindeki yeri

    The role of dynamic renal scintigraphy and indirect radionuclide cystography with mercaptoacetyltriglycine in detection of vesicoureteral reflux and evaluation of renal parenchymal lesions

    ZEYNEP ERDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Radyoloji ve Nükleer TıpErciyes Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA KULA

  3. Rölatif fonksiyonların ve böbrek korteksinin değerlendirilmesinde Tc-99m EC ile Tc-99m DMS'nın karşılaştırılması

    Başlık çevirisi yok

    Ö. FEHMİ YARDI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1997

    Radyoloji ve Nükleer Tıpİstanbul Üniversitesi

    Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. KERİM SÖNMEZOĞLU

  4. Akut pyelonefritli çocuklarda intravenöz kontrastlı power doppler sonografinin tanıya katkısı

    Diagnostic value of intravenous contrast enhanced power doppler sonography in children with acute pyelonephritis

    GONCA ERBAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    Radyoloji ve Nükleer TıpGazi Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HAKAN ÖZDEMİR

  5. Çocukluk çağı akut pyelonefrit tanısında Tc-99m DMSA ile kontraslı inversion recovery manyetik rezonans görüntüleme tekniğinin karşılaştırılması

    Comparison of gadolinium-enhanced MR imaging and renal cortical scintigraphy for diagnosis of childhood acute pyelonephritis

    MESUDE NEŞE OKKAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Radyoloji ve Nükleer TıpDokuz Eylül Üniversitesi

    Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ARZU KOVANLIKAYA