Das Problem der Erziehung in der deutschsprachigen Literatur des 20 Jahrhunderts
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 11695
- Danışmanlar: PROF. DR. ŞARA SAYIN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Alman Dili ve Edebiyatı, German Linguistics and Literature
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1990
- Dil: Almanca
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Alman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 163
Özet
ÇA?DAŞ ALMAN EDEBIATINDA E?İTİM SORUNU J.J. Rousseau 'dan beri eğitim sistemleri belirten ve irdeleyen etkili bilim ve sanat adamlarının sayısı sı nırlıdır. Yazarların belli başlı eserleri, oluşum romanı (bir genci olgunluğa götüren yaşantı ve mace- ralari anlatan eser) adı altında toplanmaktadır. Sosyoloji ve psikoloji dallarından oldukça geç ayrılan pedagoji bilimi, yaklaşık bir yüzyıl önce reformcu lar okulunda (örneğin Steiner'in öğretileri) gö rüşlerini belirtmiştir. Çocuğun bir bitki gibi serbest büyümesine izin verilmesi, eğitmenin de bir bahçivan gibi onu büyürken“sulaması ”ve tehlikeden koruması savunulmuştur. Ayni şeyleri Rousseau da savunmuştu ve yüzyılımızda isimlerini duyuran peda goglar da onunla sık sık fikirbir liginde olacaklardı. Psikoloji dalında Siegmund Freud, yanlış eğitimin kötü sonuçları üzerinde araştırmalar yaparken ve in san ruhunu irdelerken, çocukluk döneminin önemini be lirtmiş ve cinselliğin egemen rolünü vurgula mıştır. Freund bir yandan pedagogları bir hayli etkilerken, öte yandan edebiyatta ve sinemada sayısız eserin fikir babası olmuştur. / Freund 'ten sonra, Lewis ve diğerleri önemli bulgularla eğitim dünyasına damgalarını vuracaklardı. Günümüzde hala onların fikirleri çok kez geçerlidir. Gerçi I960' larm ikinci yarısında otoriteyi tamamen ortadan kaldırmaktan yana olan, tarafsızlığı sonuna kadar götürmekte karar kılan antipedagoglar, günün mo dası olmuş öğrenci ve hipi baş kaldırmalarını sa vunmuşlardır, fakat bu görüşlerden çok kısa zaman da vaz geçilmiştir. Eğitim metodlarını eleştiren tipik yazın örneklerini aşağıda incelemek istiyorum.incelenen eserler: 1. Frank Wedekind, Frühlings Erwachen (Bahar in Uyanışı) 2. Robert Musil, Die Verwirrungen des Zöglings TörleB (Genç Törlefî'in Bocalamaları) 3. Siegfried Lenz, Deutschstunde (Almanca Dersi) Eğitim sorunu ondokuzuncu ve yirminci yüzyılın edebi eserlerinde elealmırken, geniş bir kitleye hitab edilmektedir. Ne kadar da yazarın amacı toplumun nereye gittiğini göstererek uyarılarda bulunmak, sorumlukuk yüklenmek ve yol göstermek diye sıfatlandırırsa, onun ayni za manda ünlü olma ve para kazanma amacında olduğu göz lenmektedir. Frank Wedekind Frühlings Erwachen adlı tiyatro eserini yazarken, onun etkileyici bir dram olmasına özellikle dikkat etmiştir. Seyircinin gözüne batan dialoglar, alışılmamış fikirler, yakışıksız sayılan konu lar, Bertold Brecht' in buluşu değildir. Naturalist olan Gerhard Hauptmann ' dan çok şey öğrenen Wedekind, gününün en çok adı duyulan sembolistlerin tekniği“Ironie' yi”kendi üslubuyla birleştirmiş ve her yönden çarpıcı bir yapıt oluşturmuştur. Yanlış eğitimin kötü sonuçlarını teker teker göster irken, Wedekind eğitimin üç alanda gerçekleştiğini vurgulamaktadır. Ailedeki eğitimi temel olarak alan yazar, annelerin rolünü fazlasıyla önemser. Okuldaki eğitimi yorumlar ken, öğrenciyi bastıran ve korkutan bilgisiz ve anlay ışsız öğretmenleri örnek gösterir. Son olarak toplu mun etksisi üzerinde duran yazar, dinin kötüye kulla nıldığını anlatır. Genç insanın gelişmesinde rol oynayan bu üç kuru luş cinselliği bastırmakla onları yalnıs, hatta ölüme kadar giden yollara sevk etmektedir. Mesaj olarak Wedekind, hayat ±n akla ve sağduyuya dave tini kabul eden ve başarılı çıkabileceği olasi bir tek olumlu örnek göstermektedir.Yazar ve düşünür Robert Musil, Die Verwirrungen des Zöglings TörleB adlı eseriyle temelde iki olguya işaret etmektedir, ilk olarak cinselliğin erginlik teki rolünü vurgular, ikincisi, çağdaş insanın yaban cılaşmasını anlatır. Musil düşünce dünyasını irdelerken, bir aydın olarak insanlığa karsı olan sorumluluğunu ciddiye alır ve çözümler arar. Ancak, onları bulamayacaktır. Mevcut durumu, duygusallık ve romantizmden arındırıl mış yanı yalın olarak bütün gerçekleriyle okura su nar. Bunu yaparken, tipik bir oluşum romanı oluşturur. Benlisini arayan genç, defalarca hayal kırıklığa uğrar: Önce ailelerinin onu anlamadıklarını kavrar, sonra öğretmenlerinin sandığı gibi fevkalade bilgili olmadıklarının farkına varır ve sonunda bilimin her sorunun cevabını içermediğini görür. Erginlikteki genç insan, maddi ve manevi dünyalar ara sında bir bağ ararken, cinselliğin öneminin farkına varmaktadır. Sorularının cevabını cinselliğin çeşitli yönlerini denerken arayan çocuk, dürtülerini ve onların gücünü öğrenir. Freud'in psikanaliz ve derin psikolojisi öğretilerin den faydalanan Musil, çağın önemli konularından olan çocuk cinselliğini ve insan saldırganlık güdüsünün boyutlarını irdelemektedir. Yazar ayni zamanda, cin sellik ile kitle psikozun arasındaki bağlantıyı da, mazokizm ve sadizmin saldırganlık ve ölüm güdüleriyle olan ilgisini de inceler. Günümüzün eğitim anlayışının yol açan önderlerinden sayılabilen Robert Musil, bilimsellik ile edebiyatı bir araya getiren ender aydınlardan biridir. 1945 'ten sonra Alman dilinde yazılan edebi eserlerde eğitim konusu, doğal olarak Nazi felaketine bağlı in celenmektedir. Siegfried Lenz, Deutschstunde adlıromanını 1960'ların ikinci yarısında yazarken, Milli yetçi Sosyalist 'lerin yarattığı faciayi yanlış, katı ve tek yönlü olarak eğitilmiş, memur zihniyetini her şeyin üstünde tutan insanı tarif etmektedir. Bu çeşit insanın, çocuğunu yetiştirirken yaptığı yanlışların yol açtığı eksiklikler ve bozukluklar anlatılmaktadır. örneğin yurt sevgisi ile savaş arasındaki bağ üzer inde durulur, öğretmenlerin aileden sonra ikinci plan da eğitmen olarak, kendilerini bulmak çabasında olan çocukları nasıl engelleyebildikleri gösterilir, baskı altındaki çocukların eğitmenleri nasıl yanıltmaya itildiği açıklığa kavuşmaktadır. Baskdıdan doğan ya lan ve yanıltma çabaları ise, genç insanı kanunsuzluğa götürür. Ancak olumlu örnekler ve çağdaş pedagojiyi - bilinçli veya bilinçsiz olarak - uygulayan anla yışlı, insancıl yetişkinler gençleri kendini bulup olgun ve başarılı bir birey olma yolunda yönlendire bilmektedir.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Yazın eğitiminde çocuk ve gençlik yazını
Başlık çevirisi yok
SELAHATTİN DİLDÜZGÜN
Doktora
Türkçe
1994
Eğitim ve Öğretimİstanbul ÜniversitesiAlman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZEHRA İPŞİROĞLU
- Erziehungsprobleme in den werken von Yüksel Pazarkaya: Ein beitrag zur interkulturellen erziehung mit hilfe der literatur
Yüksel Pazarkaya'nın eserlerinde eğitim problemleri: Edebiyat yardımı ile kültürlerarası eğitime bir katkı
JALE ÖZCAN
Yüksek Lisans
Almanca
2008
Alman Dili ve EdebiyatıÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiEğitim Bilimleri Bölümü
PROF. DR. ALİ OSMAN ÖZTÜRK
- Yabancı dil eğitiminde eğitici drama oyunları ve teknikleri, uygulamaya yönelik bir araştırma
Diese arbeit unter dem titel ?dramapädagogische spiele und techniken im dienste der fremdsprachendidaktik. eine praxisorientierte studie?
ZEYNEP KARA
Yüksek Lisans
Türkçe
2009
Alman Dili ve EdebiyatıÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiAlman Dili Eğitimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NEVİDE AKPINAR DELLAL
- Birinci ve ikinci dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde din eğitimi din hizmetleri ve dini yayın konularında yapılan müzakereler üzerine bir araştırma
Başlık çevirisi yok
MEHMET BULUT
Yüksek Lisans
Türkçe
1991
DinAnkara Üniversitesiİslam Medeniyeti ve Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BEYZA BİLGİN