Geri Dön

İyot profilaksisi sonrası Graves Hastalığı'nda düşük doz Metimazol'e verilen cevabın değerlendirilmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 118290
  2. Yazar: NESLİHAN KURTULMUŞ
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. SEMA YARMAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2002
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 35

Özet

ÖZET Ülkemizin genel olarak bir endemik guatr bölgesi olduğu yıllardır bilinmektedir. Son yıllarda yapılan bir çalışmada endemik guatrın halen ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak devam ettiği görülmüştür. Bu sorunu gidermek amacıyla Temmuz 1999 dan itibaren yurt genelinde sofra tuzlarının (kilo basma 50-70 mg Ki veya 25-40 mg KIO3 ilave edilerek ) iyotlandırılması zorunlu hale getirilmiş ve kesin uygulamaya geçilmiştir. İyot profilaksisi öncesi İstanbul'da yaşayan, iyot kontaminasyonu ve ağır hipertiroidi kliniği bulunmayan, tiroid büyüklüğü lb olan BG hastalarında düşük doz (10 mg/gün) MMI ile yüksek dozlardakine benzer tedavi yanıtının alındığı bilinmektedir. Çalışmamızda iyot profilaksisi sonrası özellikleri aynı olan BG'li hastalarda düşük doz MMI 'e (l0mg/gün) yanıtın değerlendirilmesi planlanmıştır. 24Çalışmamıza Endokrinolqji,Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı polikliniğimize başvuran ve BG hastalığı tanısı konan 36 hipertiroidik hasta dahil edilmiştir. Hastaların 22'si kadın, 14'ü erkek olup, yaş aralığı 23 - 65 (ort. yaş 39.8 ± 9.8) yıldır. İyot kontaminasyonu anamnezi veren, çok büyük guatrı olan ve ağır hipertiroidi kliniği bulunan hastalar çalışmaya dahil edilmemiştir. Hastalarımızın hepsi iyotlu tuz kullandıklarını ifade etmişlerdir. Hastaların tedavi öncesi idrar iyot düzeyi Biyokimya Anabilim Dalı Laboratuvarı'nda tayin edilmiştir. Kontrol grubumuz iyot profîlaksisi öncesi aynı tam ve tedavi kriterlerini kapsayan BG hastalandır. Hastaların tedavisine günde 10 mg Metimazol ile başlanmıştır. Klinik muayeneleri ve laboratuvar kontrolleri tedavi öncesi ve ötiroid sağlanıncaya kadar 3, 4, 6. ve 8. haftalarda yapılmıştır. Şikayet ve bulguların kaybolması, serum tiroid hormon düzeylerinin (T3, T4 ve sT4) normal değer aralığına düşmesi ötiroidi olarak kabul edilmiştir, îstatistiki değerlendirmede SPSS 10.05 istatistik programı kullanılarak sonuçlar ortalama ± SD olarak verilmiş, parametrelerin karşılaştırılması Mann- Whitney testi, Yates correlated x2 testi ve Pearson korelasyon testi ile sağlanmıştır. Yüksek tiroid hormon düzeyleri 10 mg/gün MVH ile tedavinin 4. cü haftasından itibaren normal değer aralığına inmeye başlamıştır. Ötirodi olma sürelerinin 'cumulative' yüzdesi 4. hartadan (%13.9) 8. haftaya doğru (%100) giderek artış göstermiştir. Sekiz hafta sonunda tüm hastalarda klinik ve laboratuvar ötiroid sağlanmıştır. TRAK düzeyleri 10 hastada (% 34.5) normal sınırlar arasında iken, 19 hastada (% 65.5) yüksek bulunmuştur. Profilaksi öncesi kontrol grubu idrar iyot düzeyi ( 1 17± 8.56 ug/gCr ) ile profilaksi sonrası hasta grubumuzun idrar iyot düzeyleri (224.3 ± 25.65 ug/gCr) 25karşılaştırıldığında hastalarımızın idrar iyot düzeylerinde belirgin bir artış olduğu tespit edilmiştir (P 300 ug/gCr) olmadıkça düşük doz MMI (lOmg/gün) ile tedaviye başlamanın halen etkin olduğu gözlenmiştir. Basedow Graves hastalığı aktif veya remisyonda olanlara iyot profilaksisinden etkilenmemeleri için iyotsuz tuz kullanmaya devam etmeleri önerilmelidir. 26

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. 1999 iyot profilaksisi sonrası İstanbul halkının iyot durumunun değerlendirilmesi

    Assessment of iodine status of the people living in İstanbul after 1999 iodine prophylaxis

    CEMİLE İDİZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Beslenme ve Diyetetikİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. EMİNE SEMA YARMAN

  2. Endemik iyot eksikliği bölgesinde bulunan Trabzon ilinde görülen tiroid kanseri olgularının epidemiyolojik ve klinik değerlendirmesi

    Epidemiological and clinical evaluation of thyroid cancer cases in Trabzon province, the endemic iodine deficiency region

    GÜLŞAH ERBÖLÜKBAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıKaradeniz Teknik Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA KOÇAK

  3. Çernobil nükleer santral kazası sonrası Doğu Karadeniz Bölgesi'nde otoimmun tiroid hastalığı prevalansının değerlendirilmesi

    Determination of the prevalance of autoimmune thyroid diseases in Black Sea Region after Chernobyl nuclear power station accident

    RIFAT EMRAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. SEVİM GÜLLÜ

  4. Tiroidin hipoaktif nodüllerinin preoperatif ince iğne aspirasyon biopsisi ile sitolojik tanısı ve postoperatif histopatolojik tanısı ile karşılaştırılması

    Cytological diagnosis of thyroidine hypoactive nodules with preoperative fine needle aspiration biopsy and comparison with postoperative histopathological diagnosis

    EKREM ÇAKAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Genel CerrahiSağlık Bakanlığı

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. VAHİT TUNALI

  5. Karadeniz bölgesinde Çernobil nükleer santral kazası sonrası tiroid nodül prevalansının değerlendirilmesi

    Prevalence of thyroid nodules in Black Sea region after Chernobyl nuclear accident

    MEHMET BAŞTEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAnkara Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. GÜRBÜZ ERDOĞAN