Tiroid poliklinik materyalinin değerlendirilmesi ve tiroid nodüllerinin farklı tedavi seçeneklerindeki seyri
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 118550
- Danışmanlar: PROF.DR. BELGİN EFE
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Onkoloji, Endocrinology and Metabolic Diseases, Oncology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2002
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Eskişehir Osmangazi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 131
Özet
ÖZET Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları, Endokrinoloji Bilim Dalı'nda 1989 ile 2001 tarihleri arasında USG'de 435 tek nodülü ve 945 multinodülü olan toplam 2232 tiroid hastasının dosyaları retrospektif olarak incelenmiştir. Tiroid hastalarının ortalama yaşı 45.00+0.27 yıl, K/E oranı 6.6 olarak kadınların lehine saptanmıştır. Ailesinde tiroid hastalığı bulunanlar %32.2 oranında bulunmuştur. Başvurunun en sık yapıldığı yer kendi yöremiz olan Eskişehir ve çevresi (%95.5) olarak bulundu. Klinik tanı olarak en sık eutiroid multinodüler guatr (%23.5) ve tek nodul (%11.7) tanısı gözlenirken, otoimmün zemini olduğu tiroid hastalıkları (Graves', Graves'+nodül, Hashimoto, Otoimmün tiroid hastalığı, otoantikor pozitif hipotiroidi+nodül) %24.2, toksik multinodüler guatr %10.4 ve postoperatif nodul rekürrensi olanlar da %4.6 oranında gözlenmiştir. Çoğunluğu oluşturan tüm benign tiroid hastalıkları yanında, tiroid kanseri tanısı olanlar, %2.7 oranında bulunmuştur. Başvuru nedeni olarak hastaların %29.4'ünde, tiroide ilişkin olmayan herhangi bir nedenle başvuru esnasında tiroid hastalığı tanısı konulması, endemik guatr sorunu olan ülkemizde, alınan dikkatli bir anamnez ve iyi bir fizik muayene ile tiroid hastalığına ilişkin semptom ve bulguların gözden uzak tutulmaması gerektiğini vurgulamaktadır. Tiroidin fizik muayenesinde normal değerlendirilen hastaların USG'de %18.8'inde tek nodul ve %27'sinde multinodül saptanması, USG'nin tiroid hastalıkları teşhis ve takibinde sensitiv bir yöntem olarak önemini gösterir. USG'de tek nodülü olanlarda malignensi oranı %2.3 bunlardan cerrahi tedavi için seçilen hastalarda %11.9 ve multinodüler guatrı olanlar içinde malignensi %1.7, bunlardan cerrahi tedavi için seçilenlerde ise malignensi %10.4 oranında bulunmuştur. Sol iter nodüllerde, multinodüler guatra göre malignensi oranı daha fazla görülmüştür. Nodul bulunan tüm hastalarda ise malignensinin daha düşük bulunması, tedavide cerrahiye verilecek hastaların kullanılacak teşhis yöntemleriyle (özellikle TİİAB) daha doğru bir şekilde seçilerek verilmesini ve büyük çoğunluğu benign olan nodüllerde gereksiz cerrahi işlemin yapılmamasını vurgulamaktadır. En sık tercih edilen tedavi tipi olarak, eutiroid tek nodülü olan (%66) ve multinodüler 118guatrı (%55.7) olanlarda, L-T4 tedavisi olmuştur. İlaçsız da izlenenlerin bulunduğu bu hastalarda, ilaçsız izlenen eutiroidik tek nodülü olanların USG takipte nodul çapı azalanlar %29.4, aynı kalanlar %70.6; nodülü kaybolan %11.8, nodul sayısı aynı kalanlar %76.4 oranında iken, L-T4 tedavisi alanlarda USG ile takipte çapı azalanlar %54.3, aynı kalanlar %39.4; nodul sayısının takibinde kaybolanlar %19.7 ve aynı kalanlar %65.4 oranında bulundu. Yine aynı şekilde ilaçsız izlenen eutiroid multinodüler guatrı olan hastaların USG takipte nodul çapı azalanlar %22, aynı kalanlar %68; nodul sayısı azalanlar %10, aynı kalanlar %86 bulundu. L-T4 tedavisi alanların USG ile takipte nodul çapı azalanlar %44.2, aynı kalanlar %75; nodul sayısı azalanlar %24, aynı kalanlar ise %75 olarak bulunmuştur. Gerek ilaçsız gerekse L-T4 ile izlenen hastalarda regresyon gösteren nodüllerin çaplarının genel olarak
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Diyabet poliklinik materyalinin retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of the material of diabetes policlinic
GÖKNUR YORULMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2007
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıEskişehir Osmangazi Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BELGİN EFE
- Tiroid papiller karsinomunun sistemik immün inflamasyon değeri, pan immün inflamasyon değeri ve nötrofil-lenfosit oranı ile ilişkisi
The relationship of thyroid papillary carcinoma with systemic immune inflammation value, pan immune inflammation value and neutrophil-lymphocyte ratio
BURAK GÜNEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Genel CerrahiFırat ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. YAVUZ SELİM İLHAN
- Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi endokrinoloji polikliniğinde tiroid nodüllerine yaklaşımda algoritmalardan sapmalar
Deviations from algorithms in the approches to the thyroid nodules in the endocrinology polyclinic in the Medicine Faculty of Trakya Üniversity
MAHMUT BAŞAR AYKENT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıTrakya Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞE ARMAĞAN TUĞRUL
- İnce iğne aspirasyon bıyopsisi sonucu önemi belirsiz atipi olarak değerlendirilen tiroid nodüllerinin, pan-immün inflamasyon ve sistemik immün inflamasyon değerleri ile cerrahi sonrası patolojilerinin malignite ile ilişkisi
Fine needle aspiration biopsy results of nodules, assessed as atypy of uncertain significance; the relationship of post-surgery pathologies of systemic immune inflammation value, pan-immune inflammation value and neutrophil-lymphocyte ratios with malignition
MEHMET FATİH EBİLOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Genel CerrahiFırat ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERHAN AYGEN
- Tiroid kanserli hastaların demografik, histopatolojik ve ultrasonografik özelliklerinin değerlendirilmesi
Assessment of thyroid cancer patients' demographic, histopathological and ultrasonographic features
ÖZGÜR DEĞER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSüleyman Demirel Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET NUMAN TAMER