Yenidoğanın geçici taşipnesinde demografik, klinik, laboratuvar ve prognostik özellikler
The demographic, clinical, laboratory and prognostic characteristics of transient tachypnea of the newborn
- Tez No: 124431
- Danışmanlar: PROF.DR. HASAN ÖZKAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2003
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 86
Özet
ÖZET YENİDOĞANIN GEÇİCİ TAŞİPNESİNDE DEMOGRAFİK, KLİNİK, LABORATÜVAR VE PROGNOSTİK ÖZELLİKLER AMAÇ: Yenidoğanın geçici taşipnesi, doğum sonrası erken dönemde görülen solunum sıkıntısının en sık rastlanan nedenidir. Fetal alveolar sıvının emiliminde gecikme nedeniyle ortaya çıktığı düşünülür. Uzun yıllardır bilinen bir hastalık olmasına karşın, literatürde hastalığın frekansı, etyolojik ve demografik risk faktörleri, klinik gidişi ve prognozu ile ilgili kısıtlı sayıda veriye rastlanmaktadır. Bu çalışmanın amacı geçici taşipne nedeniyle izlenmiş olgulara ait demografik, klinik ve laboratuvar bulgularım değerlendirerek taşipne süresinin uzaması ile ilgili risk faktörlerini ve prognostik özellikleri belirlemektir. ÇALIŞMA DÜZENİ: Retrospektif, randomize olmayan klinik çalışma. HASTALAR VE METOD: Ocak 1993 ve Ağustos 2003 tarihleri arasında Prematüre Yoğun Bakım Ünitesi ve Yenidoğan Servisi'ne yatırılarak izlenen 5080 yenidoğanın kayıtlan incelendi. Şu kriterlere göre YGT'li olgular belirlendi: 1. taşipnenin doğumdan sonraki ilk altı saat içinde başlaması, 2. taşipnenein en az 12 saat sürmesi, 3. YGT ile uyumlu akciğer grafisi, 4. hipokalsemi, inatçı hipoglisemi, polisitemi, mekonyum aspirasyonu ve hemodinamik bozukluğa yol açan konjenital kalp hastalığı gibi diğer taşipne nedenlerinin bulunmaması. Bu kriterlere uyan 95 olguya ait demografik, klinik, laboratuvar ve radyolojik veriler toplanarak değerlendirildi. BULGULAR: Çalışmamızda YGT frekansı %1,9 olarak bulundu. Kriterleri karşılayan 95 hastanın %33,7'si kız, %66,3'ü erkekti. Olguların ortalama doğum ağırlıkları 2944 ± 593 g, ortalama gestasyon haftaları 37,1 ±2,1 hafta idi. Doğumların % 79'u C/S ile gerçekleşmişti. Ortalama anne yaşı 28,6 ± 5,1 idi. Annelerden %16,8'sinin yaşı 35 yaş ve üzerinde ve %41,1'i primipar idi. Üç annede gestasyonel diyabet, iki annede astım mevcut idi. Verilerine ulaşılabilen annelerden %10'una antenatal kortikosteroid uygulandığı, hiçbir anneye diüretik uygulanmadığı öğrenildi. Apgar skoru kayıtlı olgulardan %27' sinin 1. dakika Apgar skorunun, %3'ünün 5. dakika Apgar skorunun 7'nin altında bulundu. Olguların %85,3'ünde şikayetler ilk saat içinde başlamıştı. Taşipnenin süresi ortalama 64,3 ± 48,9 saat idi. Başvuru anındaki ortalama solunum sayısı dakikada 73 ± 12, hem ortalama SSmax36, hem ortalama SSmax48 dakikada 94 ± 17 olarak belirlendi. İlk 36 saatte ortalama 11,3 ± 10,2 saatte, ilk 48 saatte ise ortalama 12,7 ± 11,8 saatte SSmax'a ulaşıldığı görüldü. Başvuru sonrasında ilk kan gazı değerleri kayıtlı olgulardan % 18,2' sinde asidoz, % 36,4'ünde hiperkapni görüldü. 1Olguların tümüne damar yolu açıldığı, %81,1'ine ortalama 4,6 ± 2,3 gün süre ile antibiyotik uygulandığı, %38,9'inin oksijen desteğine ihtiyaç duyduğu, % 11,6'sına TPN uygulandığı kaydedildi. Erkek cinsiyetin şikayetlerin uzaması açısından risk faktörü olduğu, olguların %34,7'ünde şikayetlerinin 72 saatten uzun sürmüş olduğu, bu olgularda erkek cinsiyet oranı, SSmax36 ve SSmax48 değerlerinin ve antibiyotik kullanma süresinin anlamlı derecede yüksek olduğu, SSmax36 ve SSmax48 arasında bağıntı bulunmadığı, SSmax36 ve SSmax48 değerlerinin 90/dk ve üzerinde olmasının şikayetlerin 72 saatten uzun sürmesi açısından pozitif prediktivite değerinin yaklaşık %56, negatif prediktivitesinin yaklaşık %85 olduğu kaydedildi. %14,7 olgunun nazal CPAP ya da endotrakeal entübasyon (EE) ile ventile edilme şeklinde solunum desteği aldığı ve bu olguların gestasyon haftası ve doğum ağırlıklarının anlamlı derecede düşük olduğu görüldü. Olguların % 28,4'üne intravenöz yolla 1 ila 3 doz 1 mg/kg miktarında diüretik uygulandığı, bu olgularda taşipne ve hastanede yatış sürelerinin diüretik uygulanmayan gruba göre daha uzun olduğu, ancak diüretik tedavisine ilk 15 saat içinde başlanan olgularda taşipne süresinin farklı olmadığı kaydedildi. Pulmoner hava kaçağı sendromu saptanan %4,2 olguda değerlendirilen özellikler açısından herhangi bir farka rastlanmadı. SONUÇLAR: Çalışmamızda YGT'li olgularda erkek cinsiyet, prematürite ve C/S ile doğumun en fazla risk yarattığı görülmüştür. Yenidoğanın solunum sıkıntısı nedenleri arasında önemli bir yeri olan YGT'nin % 14,7 oranında solununum desteği ihtiyacı ve % 4,2 oranında pulmoner kaçış sendromu gibi önemli morbiditeye neden olduğu kaydedilmiştir. İntravenöz yolla uygulanan furosemidin, oral yolla uygulanan furosemid gibi, YGT'de şikayetleri kısaltıcı etkisinin olmadığı gösterilmiştir. Bu çalışmada ilk kez hastalığın seyrini belirlemede“maksimum solunum sayısı”parametresi kullanılmıştır. Şikayetleri 72 saatten uzun süren grupta SSmax36 ve SSmax48 değerlerinin anlamlı olarak yüksek olduğu ve şikayet süresinin 72 saatten uzun sürme riskini belirlemede 36 ve 48. saatlerde saptanan maksimum solunum sayısı için cut-off değerin 90/dk olduğu saptanmıştır. Daha yüksek pozitif prediktivite sağlayacak cut-off değerler belirleyebilmek için geniş serilerde yapılacak prospektif çalışmalara ihtiyaç olduğu düşünülmüştür. ANAHTAR SÖZCÜKLER: Yenidoğanın geçici taşipnesi, prognostik faktörler, parenteral furosemid.
Özet (Çeviri)
SUMMARY THE DEMOGRAPHIC, CLINIC, LABORATORY AND PROGNOSTIC CHARACTERISTICS OF TRANSIENT TACHYPNEA OF THE NEWBORN AIM: Transient tachypnea of the newborn is the most common cause for mild to moderate early respiratory distress in neonatal period. It is a transitory respiratory disturbance resulting from a delay in alveolar fluid. Although it is a well-known disorder for many years, there is a limited number of data in the literature about the frequency, etiologic and demographic risk factors, clinical course and prognosis. The aim of the study was to evaluate the demographic, clinical and laboratory findings and to determine the risk factors and prognostic properties influencing the extension of tachypnea and associated complains. STUDY DESIGN: Retrospective non-randomized clinical study. PATEENTS AND METHODS: Medical reports of 5080 newborns managed in Neonatal Intensive Care Unit and Neonatology Clinics between January 1993 and August 2003 were evaluated. The diagnosis of TTN was based on the following clinical and laboratory criteria: 1. onset of tachypnea (respiratory rate exceeding 60/minute) within six hours after birth, 2.persistence of tachypnea for at least 12 hours, 3. a chest radiograph consistent with TTN, 4.exclusion of all other known causes of tachypnea like hypocalcemia, persistent hypoglycemia, polycythemia, meconium aspiration and congenital cardiac diseases causing hemodynamic disturbances. The demographic, maternal, clinical, laboratory and radiologic data of 95 patients diagnosed as TTN according to the criteria were collected. RESULTS: The frequency of TTN among patients was 1,9 %. Thirty-two of the 95 patients who met the criteria were female and the remaining 63 were male. The mean birth weight was 2944 ± 593 g and the mean gestational age was 37,1 ±2,1 weeks. The mode of delivery in 79 % of the patients was C/S. The mean maternal age was 28,6 ±5,1 years and in 16,8 % of the mothers the maternal age is over 35 years. 41,1 % of the mothers were primipar. Gestational diabetes was reported in three and asthma in two of the mothers. In 10 % of mothers whose data were attainable, antenatal corticosteroid was performed and none of the mothers received diuretics. The Apgar scores were more than 7 at the 1. minute in 27% and at the 5. minute in 3% of the patients whose scores were recorded. In 85,3 % of the patients, tachypnea was reported in the first hour after birth. The existence of tachypnea was 64,3 ± 48,9 hours. The mean maximum respiratory rate was 73 ± 12 per minute at admission and 94 ± 17 per minuteat both 36th and 48th hours of complains (respectively RRmax36 and RRmax48). The mean time that the maximum respiratory rates were reached in the first 36 hours of complains was 11,3 ± 10,2 hours and 12,7 ± 11,8 hours in the first 48 hours. Acidosis was reported in 18,2% of the patients and hypercapnia in 36,4 % of the patients. All of the patients experienced intravenous catheters. 81,1 % of them received antibiotics for a mean time of 4,6 ± 2,3 days. 38,9 % of them received oxygen and 1 1,6 % of them received TPN. Male gender was reported to be a risk factor for prolonged tachypnea. In 34,7% of patients, tachypnea lasted longer than 72 hours and male gender, RRmax36 and RRmax48 and extension of antibiotic therapy were significantly higher in that group. Additionally, no correlation was found between RRmax36 and RRmax48. The respiratory rate over 90 per minute for RRmax36 and RRmax48 was reported to have approximately a positive predictivity of 56% and a negative predictivity of 85% to determine the prolonged tachypnea more than 72 hours. 14,7 % of the patients received respiratory support and gestational ages were smaller and birth weights were lower in these patients. 28,4 % of the patients were recorded to receive 1-3 doses of intravenous furosemide at a dosage of lmg/kg and extension of tachypnea and hospitalization was reported to be longer among these patients. But the extension of tachypnea was similar in patients who received furosemide in the first 15th hours. Air leak syndromes were recorded in 4.2% of patients and no significant characteristics were determined for these patients. CONCLUSION: In our study, male gender, prematurity and delivery by C/S were determined to be the major risk factors for YGT. It was reported that this frequent respiratory disorder of the newborn period causes important morbidities like respiratory support need at a rate of 14,7 % and air leak syndrome at a rate of 4,2 %. Parenteral furosemide was demonstrated to have no effect on the extension of tachypnea so as oral furosemide. In this study the parameter“maximum respiratory rate”was used to determine the clinical course of TTN for the first time. RRmax36 and RRmax48 were significantly higher in patients, in whom the extension of tachypnea lasted longer than 72 hours. The cut-off level for the both maximum respiratory rates at 36* and 48th hours was determined to be 90 per minute to predict the prolonged tachypnea lasting longer than 72 hours at a rate of 56 %. For a safer cut off level providing a better positive predictive value, prospective clinical trials performed on larger series are needed. KEYWORDS: Transient tachypnea of the newborn, prognostic factors, parenteral furosemide.
Benzer Tezler
- Yenidoğanın geçici takipnesi tanılı geç preterm bebeklerde trombosit kitle indeksinin sağ kalımlar üzerine etkisi
The effect of the thrombocyte mass index on the outcomes of the transient tachypnea of newborn
CEREN ALTINTAŞ MEŞE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NAZMİYE NİLGÜN KARADAĞ
- Yenidoğanın geçici taşipnesi olgularında süt çocukluğu dönemindehışıltl atağı sıklığı
Başlık çevirisi yok
MUSTAFA ÇAKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık BakanlığıKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYSU SAY
- Diabetik anne bebekleri kord kanı magnezyum, çinko ve kalsiyum değerlerinin yenidoğanın geçici takipnesi ile ilişkisi
Infants of diabetic mother cord blood zinc, magnesium and calcium values relationship with transient tachypnea of newborn
CAN YILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜNER KARATEKİN
- Yenidoğanın geçici takipnesinde risk fsktörleri ve prognoz
Başlık çevirisi yok
MEHMET KILIÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
Çocuk CerrahisiOndokuz Mayıs ÜniversitesiÇocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. CANAN AYGÜN
- Yenidoğanın geçici takipnesinde solunum desteği ve oksijen tedavisi süresini öngören faktörler
An analysis of factors that predict respiratory support and the duration of oxygen treatment in transient tachypnea of the newborn
SEBİHA ELKAN
Tıpta Uzmanlık
İngilizce
2019
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıHarran ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖZKAN İLHAN
DR. ÖĞR. ÜYESİ ABDULLAH SOLMAZ