Çocukluk çağı komplike idrar yolu enfeksiyonlarında antibiyotik direnç profili
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 156568
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2004
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Eskişehir Osmangazi Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 68
Özet
ÖZET Bu çalışmada tekrarlayan ve komplike İYE tanısı alan 106 çocukta enfeksiyon etkenleri, tekrarlama nedenleri, tedaviye cevap ve direnç gelişimi açısından incelemeyi amaçladık. Tekrarlayan ve komplike İYE olarak değerlendirilen olgularda en sık görülen anomalinin %35.8 oranında VUR olduğu tespit edildi. VUR olan hastaların %65.7'sinin böbreğinde skar dokusuna rastlandı. VUR saptanan hastalarda antibiyotiklerin total direnç oranı VUR olmayanlara göre daha yüksek olarak bulundu. Yaşla birlikte VUR oranında azalma olduğu gösterildi. Diğer anomalisi bulunan çocuklarda da skar varlığı anomalisi olmayanlara göre yüksekti (%473). Anomalisi olan ve olmayan hastaların idrar kültürlerinde üreyen rnikroorganizmalar bakımından enterokok türleri dışında anlamlı bir fark bulunmadı. Anatomik malformasyonu olan hastalarda daha fazla enterokok izole edilmesinin bu hastaların hospitalizasyon ve profilaktik antibiyotik kullanım oranlarının daha fazla oluşuyla açıklanmak istendi. Anomalisi olan hastalarda antibiyotik direnç oranlarının daha yüksek olduğu görüldü. En yüksek direnç oranlarının ampisilin, TMP-SMX, sefotaksim ve amoksisilin-klavulonata karşı olduğu gösterildi. Özellikle TMP-SMX direncinin ülkemizde ve tüm dünyada giderek arttığı ve bu antibiyotiğin kullanılmasında daha dikkatli olunması gerektiği bir kez daha gösterildi. E.coli ve Klebsiella türlerinin özellikle anomalisi olan hastalarda betalaktam antibiyotiklere (özellikle ampisilin, amoksisilin-klavulonat) karşı daha dirençli olduğu gösterildi. Bu durum betalaktam antibiyotiklerin İYE'nin ampirik tedavisinde kuUanıhrken dikkatli olunması gerektiğini vurgulamaktadır. Çalışmamızda vankomisine dirençli Enterokok suşlarma rastlanmadı. Antibiyotiklere en yüksek direnç oranlan anomalisi ve skar dokusu olan hasta grubunda bulundu. Bu çalışma İYE'nin erken tanı, tedavisinin ve anatomik malformasyonlann saptanmasının çocuklardaki önemini ortaya koymaktadır. Anatomik malformasyon ve antibiyotik direnç gelişimi arasındaki pozitif ilişki düşünüldüğünde; başarılı bir tedavi için, görüntüleme yöntemlerinin erken uygulanmasının ve özellikle ampisilin, TMP/SMX, 55amoksisilin-klavulonata karşı gelişen yüksek direnç oranlan nedeniyle bu antibiyotiklerin tedavide dikkatle kullanılmasının gerektiğini bir kez daha vurgulamak istedik. 56
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Fc gamma reseptör polimorfizmi idrar yolu enfeksiyonlarında risk faktörü müdür?
Başlık çevirisi yok
RAHMİ ÖZDEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEge ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. SEVGİ MİR
- Febril konvülsiyonlu hastaların klinik özellikleri ve risk faktörleri
Clinical characteristics and risk factors of patients with febrile convulsions
EMİR ÇEVİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıÇukurova ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. GÜLEN GÜL MERT
- Çocuk acil ünitemize ateşli nöbet yakınması ile başvurup febril konvülziyon tanısı konulan ve kliniğimizde yatırılarak takip edilen olguların, risk faktörleri ve sosyo demografik özelliklerinin değerlendirilmesi
The assessment of risk factors and sociodemographic characteristics of the children, apply pediatric emergency unit with febrile convulsion complaint and hospitalized in our clinic
CEM YENİCESU
Tıpta Uzmanlık
İngilizce
2018
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAdıyaman ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÇAPAN KONCA
- Basit febril nöbet ve komplike febril nöbet tanısı alan çocuk hastalarda oksidatif strese bağlı gelişen DNA hasarının, bir biyobelirteç olan 8-hidroksi-2'-deoksiguanozin (8-OHdG) seviyesiyle karşılaştırılması
Comparison of DNA damage due to oxidative stress with the level of 8-hydroxy-2'-deoxyguanosine (8-OHdG), a biomarker, in pediatric patients diagnosed with simple febrile seizure and complicated febrile seizure
FADİME ZÜMER ÖZTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞE KAÇAR BAYRAM
- Çocukluk çağı hemanjiyomlarının retrospektif incelenmesi
Retrospective study of chilhood hemangi̇omas
UFUK ÖZKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıOndokuz Mayıs ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYHAN DAĞDEMİR