Geri Dön

Deneysel alkali özofagus yanıklarında allopürinol kullanımının etkinliği

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 171268
  2. Yazar: ÖZER MAKAY
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. SİNAN ERSİN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2005
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 90

Özet

ÖZET Amaç : Kostik özofagus yanıklarının tedavisinde, darlık gelişmesini engellemeye yönelik bir çok tedavi yöntemi bildirilmiştir. Ancak, bütün bu tedavilere rağmen ciddi yanıklardan sonra gelişen darlık hala kaçınılmaz bir sorundur. Diğer taraftan, kostik yanığı takiben, akut nekrotik faz olarak bilinen dönemde, serbest oksijen radikallerinin özofagus dokusunda arttığı, ksantin oksidaz enziminin bunda rolü olduğu bilinmektedir. Bu amaçla, bu enzimi inhibe eden allopürinol'ün oksidatif stres ve striktür gelişimi üzerindeki etkilerini araştırmayı amaçladık. Gereç ve yöntem: Çalışmada 60 adet Wistar albino sıçan, her birinde 10 adet olmak üzere 6 gruba ayrılarak çalışıldı. Grup A, B ve C'de kostik yanığın akut dönemdeki etkileri, Grup X, Y ve Z'de ise geç dönemde darlık oluşumu üzerindeki etkileri araştırıldı. Grup A ve X' teki hayvanlara sham operasyonu uygulanırken, diğer grupları oluşturan hayvanlarda, Gehanno tarafından tarif edilen yöntemin modifikasyonu ile 1ml %37.5'luk NaOH solüsyonu ile standart kostik özofagus yanığı oluşturuldu. Grup B ve Y'deki hayvanlara herhangi bir tedavi uygulanmazken, Grup C ve Z'dekilere allopürinol (40mg/kg; intraperitoneal) tedavisi uygulandı. Akut dönemdeki etkiler, doku malondialdehit (MDA), nitrik oksit (NO) ve glutatyon (GSH) düzeyleri, geç dönemdeki etkiler hidroksiprolin seviyeleri ve histopatolojik hasar skoru ve stenoz indeksi ile değerlendirildi. Bulgular Doku GSH düzeyi, A grubu ile karşılaştırıldığında, B grubunda daha yüksek saptanırken (1.37 ± 0.92'ye 1,90 ± 0.95 mg/g yaş doku), C grubunda daha düşük saptandı (1.37 ± 0.92'ye 1,35 ± 0.65 mg/g yaş doku), (p>o.05). Doku NO düzey ortalaması, A grubu ile karşılaştırıldığında B grubunda azaldı (2.99 ± 2.09'a 1,26 ± 0.78 umol/g yaş doku), (p>o.05). NO düzeyi, C grubunda A grubunun ortalaması altına düşmekle birlikte gruplar arasında anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Doku MDA düzeyi, A grubuna göre B grubunda artış gösterdi (407.5 ± 183.6'ya 960.4 ± 384.8 nmoi/g yaş doku) (po.05). Hidroksiprolin düzeyleri ve stenoz indeksi açısından gruplar arasında anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Grup Y'nin histopatolojik hasar skoru, X ve Z gruplarının değerleri ile karşılaştırıldığında bu gruptaki yüksek skorun anlamlı olduğu belirlendi (p

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Background: Many methods are described for the treatment of caustic esophageal bums concerning the control of stricture formation. Nevertheless, narrowing of the esophagus after healing of severe bums remains an inevitable problem. It is well known that during the acute necrotic phase of esophageal bums the production of free oxygen radicals derives from the wounded tissue, where xanthine oxidase plays also an important role. This study was conducted to investigate the effects of allopurinol on oxidative stress and stricture formation after caustic esophageal burn. Materials and Method: The study was performed in 60 Wistar albino rats divided into 6 experimental groups. Caustic esophageal bum was induced by application of 37.5% NaOH to the distal esophagus according the modified technique of Gehanno. Allopurinol was given at a dose of 40 mg/kg via intraperitoneal route. Group A, B and C consisted of rats where changes during the acute phase were evaluated, while Group X, Y and Z consisted of rats for the assessment of the chronic phase. Group A and X (sham) were uninjured. Rats in Group B and Y had untreated oesophageal bums. Group C and Z had oesophageal bums treated with a single dose of allopurinol. Efficacy of the treatment for the acute phase was assessed after 72 hours by measuring tissue malondialdehyde (MDA), nitric oxide (NO) and glutathione (GSH); for the chronic phase by determining tissue hydroxyproline content, histopathologic damage score and stenosis index. Results: When compared to group A, the mean GSH levels were higher in group B and lower in group C (p>0.05), while mean NO levels were decreased in group B (p>o.05). Moreover, tissue MDA levels were significantly higher in group B (p

Benzer Tezler

  1. Koroziv özofagus yanıklarında 'dımethyl sulfoxıde- (dmso)' in histopatolojik bulgular üzerine etkisi

    The effects of dmso on histopathological findings in corrosive esophageal burns

    HÜSEYİN KILINÇASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Biyolojiİstanbul Üniversitesi

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. HÜSEYİN ÖZBEY

  2. Asit ve alkali koroziv özfagus yanıklarında histopatolojik bulgular ve bakteriyel translokasyonun değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    RÜYA AYŞE ÇELİK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Çocuk Cerrahisiİstanbul Üniversitesi

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜSEYİN ÖZBEY

  3. Özofagus alkali yanıklarında antienflamatuar ajanların etkisi (Deneysel çalışma)

    Anti-inflammatory agents? effect in esophageal alkali burn (Experimental study)

    SEMİH KOÇYİĞİT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiFırat Üniversitesi

    Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AKIN ERASLAN BALCI

  4. Hypericum perforatum'un deneysel özofagus ve mide alkali koroziv yanıklarında akut evrede 1.ve 3. günde iyileştirici etkilerinin araştırılması

    Animal trial for healing effects of hypericum perforatum (ST. john's wort) on 1ST and 3Rd day of esophageal and gastric alkali corrosive burn

    MEHMET OFLAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    İlk ve Acil YardımEge Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜÇLÜ SELAHATTİN KIYAN

  5. Deneysel özofagus ve mide alkali koroziv yanıklarında Hypericum perforatum'un (Sarı kantaron) iyileştirici etkisinin araştırılması

    Investigation hypericum perforatum (St. john's wort) therapeutic effects on the experimental models of esophageal and gastric alkali corrosive burns

    ERKAN GÜVENÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    İlk ve Acil YardımEge Üniversitesi

    Dahili Tıp Bilimleri Bölümü

    DOÇ. DR. GÜÇLÜ SELAHATTİN KIYAN