Geri Dön

Uyku apne sendromunda asid reflünün öneminin özofageal impedans tekniği ile değerlendirilmesi

Determination the role of acid reflux in obstructive sleep apnea syndrome with esophageal impedance

  1. Tez No: 176484
  2. Yazar: FATİH ERMİŞ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ZEYNEL MUNGAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Gastroenteroloji, Gastroenterology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Dahili Tıp Bilimleri Bölümü
  12. Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 71

Özet

Uyku apne sendromu uyku sırasında tekrarlayan solunumsal duraklama epizodları, uyku sırasında kan oksijen satürasyonunda değişiklikler ve uykudan uyanma ile karakterizedir. Obstrüktif uyku apne sendromunun kompleks bir patofizyolojisi vardır. Etyolojide en çok suçlananlar üst hava yolunun tonsiller, adenoid vejetasyon, obeziteye bağlı yağ dokusu veya mikrognathia gibi iskelet anomalileri sonucu basıya maruz kalmasıdır. Uyku apne sendromunda görülen başlıca semptomlar horlama, uykuda boğulma, geceleri uykunun bölünmesi, gündüz uyku basmaları, boğaz kuruması, çarpıntı, yorgunluk, hafıza ve konsantrasyon zayıflığıdır. Uyku apne sendromunun tanısında kullanılan başlıca test polisomnografidir. Polisomnografide tüm gece boyunca elektroensefalografi, elektromiyografi ve elektrookülografi ile uykunun ağırlığı, nasal ve oral hava akımı ölçümleri, göğüs ve karın duvarı hareketleri, elektrokardiografi, horlama takibi, oksijen satürasyonu gibi çok sayıda parametre değerlendirilir. Erişkinlerde uyku apne sendromu ve reflünün ilişkisini inceleyen pHmetre çalışmaları yapılmıştır. Bir çalışmada günde çift doz PPİ alanlarda obstrüktif uyku apne atakları belirgin olarak azaldığından reflünün obstrüktif uyku apne ataklarını tetiklemede veya ağırlaştırmada rolü olduğu düşünülmüştür. Bugüne kadar erişkinlerde reflü OSAS ilişkisini polisomnografi ile eş zamanlı impedans tekniği ile inceleyen bir çalışma yoktur. Reflü ve OSAS ilişkisi daha çok özofageal pHmetre ile incelenmiştir. İmpedans ile apne çalışmaları daha çok infantlar üzerinde yapılmıştır. Bu çalışmanın amacı uyku apne sendromu olan erişkin hastalarda etyolojide reflünün önemini impedans tekniği ile değerlendirmektir.Bu prospektif çalışmaya İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Uyku Laboratuarı'na Eylül 2007 ? Mayıs 2008 tarihleri arasında OSAS ön tanısı ( gece horlaması, tatminsiz uyku, tanıklı apne epizodları, gündüz uyuklamaları, gün içi konsantrasyon güçlüğü ve dikkat kaybı gibi semptomlarından hepsi veya bir kısmı olan hastalar) ile polisomnografi tetkiki yaptırmak için başvuran ardışık çalışmaya girmeyi kabul eden toplam 24 vaka alındı. Hastalar polisomnografi tetkiki sırasında eş zamanlı 24 saatlik özofageal impedans-pHmetre incelemesinden ortalama 2 hafta öncesinde standart videoendoskop ile özofagogastroduodenoskopi altında herhangi bir özofageal ve gastrik maligniteyi ekarte etmek, özofajit varlığı ve derecelendirmesi açısından kontrol edildi. Özofajit derecelendirmesi Los Angeles sınıflamasına göre yapıldı. Çalışma sırasında 24 hastanın birinde impedans ölçümlerinin yapılamaması, bir diğerinde polisomnografik inceleme sonunda tanısının uyku apne sendromu olmayıp basit horlama olması nedeniyle değerlendirme dışı bırakıldılar ve çalışmaya 22 hasta ile devam edildi. 22 hastadan 20'sinde (%90.90) patolojik reflü saptandı. Bunların 8'inde zayıf asid, 12'sinde asid reflü hakimdi. 11 (%50) hastada endoskopik olarak özofajit tespit edildi. 8'i (%36.4) grade a, 3'ü (%13.6) grade b idi. Hastanın tüm apne dönemlerinin en az %50'sinde apne öncesindeki 2 dakikalık zaman diliminde reflü olmuşsa bu hastalar reflünün tetiklediği apne tanımına uygun (uyku apne ve reflü uyumluluğu) hastalar olarak nitelendirildi. Buna göre 22 hastadan 6'sında (%27.28) uyku apne ve reflü uyumluluğu vardı. Bunlardan sadece 1'i zayıf asid, diğer 5'inde asid reflü hakimdi. Uyku apne ve reflü uyumluluğu olan her hastada endoskopik olarak özofajit vardı. Bu hastaların 4'ünde (%66.7) grade a, 2'sinde (%33.3) grade b özofajit görüldü. Tüm hastalar bazında özofajit varlığı ile uyku apne ve reflü uyumluluğu korele idi (p= 0.002, r = 0.612).Uyku apne ve reflü uyumu olan ve olmayan gruplar arasında yaş, cinsiyet, VKİ, AHİ, ortalama ve minimum SaO2 ve uyku etkinlikleri açısından fark yoktu (p > 0.05). Uyku apne ve reflü uyumu olan grupta 24 saat süresince tüm zaman, yatarak ve sadece geceleyin pH < 4 epizot sayısı uyumsuz olan gruba göre anlamlı olarak daha yüksekti (p< 0.05). Buna karşın her iki grup arasında ayakta pH < 4 epizot sayısı arasında anlamlı fark yoktu. % pH < 4 zaman olarak alındığında ise 24 saat süresince tüm zaman, ayakta, yatarak ve geceki dönemlerin hepsinde uykunun tetiklediği apne grubunda bu parametreler diğer gruba göre anlamlı olarak daha yüksekti. En anlamlı fark gece dönemdeki pH < 4 epizot sayısında idi (p=0.006). De Meester skoru ve özofajitli olgu sayısı uyumlu grupta anlamlı olarak daha yüksekti (p < 0.05). Miks reflü, asid reflü sayıları ve dakika cinsinden en uzun asid reflü ölçümü 24 saatlik tüm gün incelemesinde 2 grup arasında anlamlı farklılık göstermemesine karşın sadece gece uyku dönemi incelemesi yapıldığında her 3'ü de anlamlı olarak uyku apne ve reflü uyumu olan grupta daha yüksekti (p < 0.05).Bazal AHİ, bazal minimum SaO2 ve bazal uyku etkinliğinin hiçbiri spearman korelasyon analizi ile hiçbir empedans parametresi ile korelasyon göstermiyordu.Bazal ortalama SaO2 ise yatarak olan gaz reflü epizotları ile anlamlı derecede negatif korelasyon gösteriyordu (p < 0.05 (p = 0.015), r = - 0.512).Bazal ortalama SaO2 sadece gece süresince olan gaz reflü epizotları ile ileri derecede negatif korelasyon gösteriyordu (p < 0.01 (p= 0.004), r = - 0.588).Bazal ortalama SaO2 sadece gece süresince olan miks reflü epizotları ile anlamlı derecede negatif korelasyon gösteriyordu (p < 0.05 ( p = 0.02, r = 0.493).Patolojik reflüsü saptanan 20 hastaya 12 hafta süre ile çift doz PPİ tedavisi (lansaprazol 30 mg kapsül 2 x 1) verildi. Hastalarda eğer CIPAP tedavisi veya ağız içi aygıt kullanımı varsa en az 3 gün öncesinden bu uygulamalar kesilerek İTF Göğüs Hastalıkları Uyku Laboratuarı'nda tekrar uyumaları istendi. 13 hasta PPİ altında kontrol uyku testine girmeyi kabul etti. Tedavi sonrası 13 hastadan 9'unda AHİ geriledi, 4'ünde indeks değerde artış görüldü. Genel olarak değerlendirildiğinde AHİ'nde anlamlı olarak gerileme görüldü (p = 0,012 < 0.05). PPİ sonrası polisomnografide kontrol edilen diğer parametreler olan ortalama SaO2, minimum SaO2 ve uyku etkinliği açısından gruplar arası anlamlı farklılık yoktu (p < 0.05).PPİ tedavisi sonrası özofageal semptomlardan olan pirozisde sınırda anlamlılığa yakın düzelme (p > 0.05, p = 0.052), regurjitasyonda anlamlı düzelme görüldü ( p > 0.05). Ekstraözofageal semptomlardan olan gece öksürüğü ve nefes darlığında anlamlı düzelme ( p < 0.05) gözlenirken larenjitte anlamlı düzelme görülmedi (p > 0.05).Sonuç olarak erişkin OSAS hastalarında ilk kez uygulanmış olan impedans-pHmetre çalışmamızda OSAS hastalarının %90.90'unda patolojik GÖR saptanmıştır. Gece süresince olan gaz ve miks reflü epizotları ile ortalama SaO2 arasında ters orantılı korelasyon bulunmuştur. Asid baskılayıcı tedavi hastalarda özofageal ve ekstraözofageal semptomlarda düzelmeyle birlikte AHİ'nde de azalmaya neden olmuştur.

Özet (Çeviri)

Aim: To determine the role of reflux in apnea in Obstructive sleep apnea syndrome.Methods: 22 obstructive sleep apnea patients were randomly enrolled to the study who had applied to sleep laboratory between September 2007 and May 2008. 24 hours esophageal impedance study was performed (Ohmega Ambulatuar impedans-pHmetre, MMS, Enschede, Netherlands) during polysomnographic [Compumedics Limited Corporate Headquarters (Abbotsford, VIC, Australia)] recording day. Patient?s at least %50 of all apneas must be precede with a reflux event in a 2 minutes time interval in order to be cosidered reflux dependent apnea patient.Results: Pathologic reflux episodes were determined in 20 patients (8 were weakly acid, 12 were acid) out of 22 patients (9 were women). Reflux dependent apnea were found in 6 (%27.28) patients. There were endoscopically esophagitis in all sleep apnea and reflux dependent patients [4(%66.7) grade A, 2 (%33.3) grade B]. There was a strong positive correlation between sleep apnea and reflux dependency and esophagitis (p= 0.002, r = 0.612). AHI (Apnea Hypopnea Index), mean and minimum SaO2 and sleep efficiency were not statistically different between sleep apnea and refux dependent and independent patients (p > 0.05). There was a negative correlation between initial mean SaO2 and gas reflux events at night (p= 0.004, r = - 0.588) and mixed reflux events at night (p = 0.02, r = 0.493). PPI treatment were given to all patients for 3 months period. After treatment 13 patients admitted to enroll polysomnographic control study, AHI regressed statistically significant (p=0.012).Conclusion: Pathologic GOR was found in % 90 of adult obstructive sleep apnea patients. Esophageal and extraesophageal symptoms improved and AHI regressed significanly under acid suppressing treatment.

Benzer Tezler

  1. Uyku apne sendromunda cpap tedavisinin arteryel sertlik ''stiffness '' ve arteryel elastisite üzerine etkisi

    Effect of cpap treatment for obstructive sleep apnea syndrome on arterial stiffness and arterial elasticity

    SALİH ERYILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Göğüs HastalıklarıUludağ Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ AYDINLAR

  2. Uyku APNE sendromunda gündüz aşırı uykululuğun demografik ve polisomnografik belirleyicileri ve subjektif ölçütlerinin işlerliğinin değerlendirilmesi

    The demographic and polysomnographic predictors of excessive daytime sleepiness in sleep APNEA syndrome and the evaluation of subjective tests feasibility

    CEREN ELİF YILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    NörolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM ÖZTURA

  3. Uyku apne sendromunda HLA doku grupları

    HLA tissue groups in sleep apnea syndrome

    SUHA ALZAFER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Göğüs Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FEYZA ERKAN

  4. Uyku apne sendromunda klinik skorlamanın ve sınırlı parametre ile ölçüm yapan aygıtların tanı değeri

    Value of limited parameter device and clinical scoring in the diagnosis of obstructive sleep apnea

    ÇAĞLAR ÇUHADAROĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    Göğüs Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    PROF.DR. FEYZA ERKAN KRAUSSE

  5. Uyku apne sendromunda depresyon ve anksiyete komorbiditesi ile bunların evlilik uyumu üzerine etkileri

    The comorbidity of depression and anxiety with sleep apnea syndrome and their effects on marital adjustment

    DİLEK ALDEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PsikolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Aile Eğitimi ve Danışmanlığı Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TOLGA GÜNVAR