Geri Dön

Endotel disfonksiyonu ile koroner risk faktörleri ve koroner arter hastaliği yayginliği ve ciddiyeti arasindaki ilişki

Relationship between endothelial dysfunction and coronary risk factors and coronary artery desease?s extend and severity

  1. Tez No: 224745
  2. Yazar: HİLAL KURTOĞLU GÜMÜŞEL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SAİDE AYTEKİN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Bilim Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 62

Özet

Giriş ve Amaç: KAH, batılı toplumlarda en sık ölüm sebebidir. Endotel disfonksiyonunun, kardiyovasküler risk faktörleri ve KAH ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Çalışmamızın amacı; anjiyografik olarak saptanmış KAH'ı olan ve olmayan hastalarda, KAH risk faktörleri ile endotel disfonksiyonu ilişkisinin değerlendirilmesi ve KAH varlığı, yaygınlığı ve ciddiyeti ile endotel disfonksiyonu arasındaki ilişkinin gösterilmesidir.Gereç ve Yöntem: KAH saptanan, 28'i kadın 80 hasta çalışma grubuna (ortalama yaş; 62.4±9.9), normal koroner arterleri olan 14'ü kadın 20 hasta kontrol grubuna (ortalama yaş; 57.6±10.5) alındı. Geçirilmiş koroner anjiyoplasti ya da aortokoroner bypass cerrahi hikayesi olanlar çalışma dışı bırakıldı. Endotel disfonksiyonu, brakiyal arter ultrasonografisi ile ?endotel bağımlı vazodilatatör yanıt? (EBVY) ve ?nitrat bağımlı vazodilatatör yanıt? (NBVY) ölçümleri yapılarak değerlendirildi KAH yaygınlığı ve ciddiyeti, hasta damar sayısı ve Gensini skoru ile belirlendiBulgular: KAH (+) grupta diyabetik hastalarda EBVY ve NBVY'nin anlamlı olarak daha düşük olduğu (sırasıyla; p=0.037, p=0.035), KAH (-) grupta ise 65 yaşın üzerindeki hastalarda NBVY'nin anlamlı olarak daha düşük olduğu (p=0.05) bulundu. Her iki grupta diğer risk faktörleri ile EBVY ve NBVY arasında anlamlı ilişki saptanmadı. KAH (+) grupta KAH (-) gruba göre EBVY ve NBVY anlamlı olarak daha düşük bulundu (p=0.0001). KAH (+) grupta hasta damar sayısı ile EBVY, NBVY ve Gensini skor arasında güçlü düzeyde korelasyon bulundu (sırasıyla; r=-0.560, r= -0.522, r=0.601; p=0.0001). KAH (+) grupta, EBVY için; %8.5 cut-off değerinin %95 duyarlılık ve %62 özgüllükle, NBVY için ise; %13.6 cut-off değerinin %91 duyarlılık ve %62 özgüllükle tek damar ve çok damar hastalığı ayrımını sağlayabileceği bulundu. KAH (+) grupta Gensini skor ile EBVY ve NBVY arasında çok güçlü düzeyde korelasyon saptandı (sırasıyla; r=-0.825, r=-0.778; p=0.0001)Sonuç: Çalışmamızda KAH risk faktörlerinden yaş ve diyabet ile endotel disfonksiyonu ilişkisinin belirgin olduğunu bulduk. KAH (+) grupta endotel fonksiyon bozukluğunun daha fazla olduğunu ve KAH yaygınlığı ve ciddiyeti ile endotel disfonksiyon derecesinin arttığını tespit ettik. Çalışmamızdan elde ettiğimiz verilere dayanarak, endotel fonksiyon bozukluğunun non-invazif olarak ultrasonografik yöntemle değerlendirilmesinin, KAH tanısı, yaygınlığı ve ciddiyetinin öngörülmesinde kullanılabileceğini düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

Introduction and Objectives: Coronary artery disease (CAD) became the most common cause of death in western societies and endothelial dysfunction is supposed to be associated with CAD and cardiovascular risk factors. The goal of our study was to evaluate the relation between CAD risk factors and endothelial dysfunction in patients with or without any angiographically defined CAD and to show the association between endothelial dysfunction and, presence ,extend and severity of CAD.Materials and Method: 80 patients with CAD including 28 female patients (mean age 62.4±9.9 years) were recruited to the study group and 20 patients with normal coronary arteries including 14 female patients (mean age 57.6±10.5 years) to the control group. Patients with an history of coronary angioplasty or coronary artery by-pass surgery were excluded. Endothelial dysfunction was evaluated by assessing endothelium-dependent vasodilatory response (EDVR) and nitrate-dependent vasodilatory response (NDVR) with ultrasonography of brachial artery.Extend and severity of CAD was determined upon number of diseased vessels and Gensini score.Results: Diabetic patients had significantly lower EDVR and NDVR values in CAD(+) group (p=0.037 and p=0.035,respectively), whereas patients above 65 years of age had a significantly lower NDVR value in CAD (-) group (p=0.05). Neither group provided a significant relationship between other risk factors and EDVR and/or NDVR values. EDVR and NDVR were also found to be significantly lower in CAD (+) group compared to that of CAD(-) group. (p=0.0001). A strong correlation was found out between number of diseased vessels and EDVR, NDVR and Gensini score (r=-0.560, r= -0.522, r=0.601, respectivelyp=0.0001). In the CAD (+) group, single-vessel and multi-vessel diseases could be distinguished by measuring EDVR with a cut-off level of 8.5 % (sensitivity : 95%, specificity: 62%) and NDVR with a cut-off level of 13.6 % (sensitivity : 91%, specificity: 62%). In addition, CAD(+) group presented a strong correlation between Gensini score and EDVR or NDVR (r=-0.825, r=-0.778 respectively, p=0.0001).Conclusion: In the current study we detected a clear association between age and diabetes as CAD risk factors and endothelial dysfunction. We also realized that defects in endothelial function was more frequent in CAD (+) group and degree of endothelial dysfunction correlates well with the extend and severity of CAD. Based on data of our study, we suggest that evaluation of endothelial dysfunction with a non-invasive ultrasonographic method may be useful in diagnosis and prediction of CAD severity and extend.

Benzer Tezler

  1. Radial yoldan koroner anjiografi yapılan hastalarda, radial arter vazospazmı ve adropin düzeyi arasındaki ilişki

    The relationship between radial arterial spasm and adropin levels in patients undergoing radial coronary angiography

    FUAT BİCE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    KardiyolojiTokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET EYÜBOĞLU

  2. Tip 2 diabetik hastalarda koroner arter kalsifikasyonu ile biyokimyasal parametreler arasındaki ilişki

    The relationship between coronary artery calcification with biochemical parameters in type 2 diabetic patients

    ALPASLAN KARABULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıCumhuriyet Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. İ.SERHAT İÇAĞASIOĞLU

  3. Subklinik ateroskleroz belirteçlerinden koroner arter kalsiyum skoru ve karotis intima media kalınlığı ile plazma asimetrik dimetil arjinin düzeyleri arasındaki ilişkinin araştırılması

    The relationship between subclinical atherosclerosis markers,coronary artery calcium score, carotid intima media thickness and plasma asymmetric dimetil arginine levels

    OKAN ER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    KardiyolojiFatih Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BEYHAN ERYONUCU

  4. Koroner arter hastalığının yaygınlığı ve ciddiyeti ile serum asimetrik dimetilarjinin (ADMA) düzeyi arasındaki ilişki

    The relationship between serum asymmetric dimethylarginine levels (ADMA) and the severity and extent of coronary artery disease

    FATMA CAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Kardiyolojiİstanbul Bilim Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÇAVLAN ÇİFTÇİ

  5. Sistemik lupus eritematozus hastalarında koroner arter hastalığı eski ve yeni risk faktörleri, yüksek sensitiviteli C reaktif protein, serum amiloid A düzeyleri ve endotel disfonksiyonunun araştırılması

    Investigation of traditional and new coronary artery disease risk factors, high sensitivity C-reactive protein, serum amyloid A and endothelial dysfunction in systemic lupus erythematosus patients

    ÖMER KARADAĞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    RomatolojiHacettepe Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MERAL ÇALGÜNERİ