Türk Fikir ve Sanat Hukuku'nda eser sahipliği
The work ownership in Turkish Intellectual Property Law
- Tez No: 228045
- Danışmanlar: PROF. DR. HASAN İŞGÜZAR
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Hukuk, Law
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2008
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Özel Hukuk (Medeni Hukuk) Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Medeni Hukuk Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 330
Özet
Somut olarak tespit edilebilen düşünceyi koruma amacındaki fikir ve sanat hukuku, eserlerin manevi değer taşıması nedeniyle, sahiplerinin tespitine önem vermiş, eser sahibinin tespit edilemediği durumlarda karinelerle de olsa eser sahibini tespite veya sahip adına işlem yapmaya yetkili kişileri belirlemeye yönelmiş, işlemlerde eser sahibini egemen konuma getirici düzenlemeler yapmıştır.Yasa, eseri yaratanı eser sahibi kabul etmiştir. Yaratma olgusu, maddi bir olay olup, yaratma anı ile hak ve yetkiler kendiliğinden doğmakta, eser sahipliği için herhangi bir hukuki işleme gerek bulunmamaktadır. Öyle ki, ayırt etme yeteneği olmayanlar bile yaratma olgusu esas olduğu için eser sahibi olabilmektedirler.Aynı şey, bağlantılı hak sahipleri için de geçerli olup, bağlantılı haklar Yasa'dan dolayı kazanılmaktadır. Yasa, icracıların dışındaki manevi unsur bulunmayan durumlar için de bağlantılı hak öngörmüş, her türlü sesin tespitini koruma altına alarak ayrıca bu hakların kapsamını Yasa'nın sistematiğine aykırı olarak genişletmiştir.Daha önce memur, hizmetli ve işçilerin işlerini görürken meydana getirdikleri eserler üzerindeki mali hakların bunları çalıştıran veya tayin edenlere ait olduğu düzenlemesi ile yayımlayanın saptadığı plan çerçevesinde vücuda getirilen eserlerde, eser sahibinin yayımlayan olduğu yönündeki düzenlemeler kaldırılmış, eser sahibinin hususiyeti veren kişi olması zorunluluğu karşısında, gerçek veya tüzel kişiler açısından; özel sözleşme şartları veya işin niteliğinden aksi anlaşılmadıkça, memur, hizmetli ve işçilerin işlerini görürken meydana getirdikleri eserler üzerindeki haklar bunları çalıştıran veya belirleyen kişilerce kullanılacağı kabul edilmiştir. Yasa, çalıştıranlarca kullanılacağı belirtilen hakların mali haklar olduğu belirtilmemiştir. Oysa manevi hakların ancak eseri fiiliyle yaratan kişiye ait olması sosyal ve hukuki gerçeği karşısında sadece mali hakların çalıştıranlarca kullanılabileceği hususu belirtilmeli, çalıştırma ilişkisinde çalıştıranlara mali hakların kullanımı için öncelik verilmesi ilkesi kabul edilmeliydi.Çalıştırma ilişkisi kapsamında çalıştıranların (Gerçek kişi veya tüzel kişilerin) mali hakları kullanabilmesi için, eserlerin iş sırasında ve iş kapsamında yaratılması ile, tüzel kişiler açısından bu eseri yaratan organ fiilinin tüzel kişilik kuruluş amacı ve faaliyet alanını ilgilendiriyor olması gerektirYasa, birleşik ve bileşik eser sahipliği ile tabi olacakları hukuki düzenin belirlenmesi açısından, birlikte yaratılan eserde herkesin, yarattığı kısmın ayrılabilme ölçütünü kabul etmiştir. Kanaatimizce bu ölçüt, iki yönden ele alınmalıdır. Birinci yön, yarattığı kısmı ayıran kişinin bu yaratmasının bağımsız olarak eser niteliğinde kalıp kalmaması, ikinci ve asıl esas alınması gereken yön de, ayrılma halinde geride kalan birlikte oluşturulan eserin eser niteliğinin kaybolup kaybolmaması ölçütüdür.Teknolojik gelişmelerin hızı karşısında fikri çaba gösterenlerin haklarının etkin korunması için meslek birlikleri örgütü zorunluluk olmakla, rekabet hukukundan farklı olarak, meslek birliklerinin eser sahiplerinin tekelini güçlendirmesi asıl olduğundan, her eser grubu için güçlü ve tek bir meslek birliğinin kurulmasının daha yararlı olacağını düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
The Intellectual Property Law aiming to protect an idea which can be established concretely, attachs importance to establish the owner of a work, due to a work has moral worth. In such a situation that?s impossible to establish the owner of a work, it intends to establish the owner of a work or a person who is authorized to do prosedures on behalf of ıt?s owners, by the means of indirect evidences (circumstantial evidences). The Law of Idea and Art did such arrangement to make the owner dominant in procedures.The Law regard that whoever make up the work owns it. The creation phenomenon is a material action so the rights and authorities appear automatically at the time of creation. It?s not necessarry any judicial procedure for ownership even so those has not the mental capacity can have work trough the creation phenomen is essential.Same thing is valid for correlative holder of right, correlative rights are achieved trough the Law. The Law appropriates correlative rights in case of absence of moral factor except for executives also expanded scope of the Law, contrary to systematics of the Law, through protecting to establish every voice.Some regulation are annuled such the work by officer, servants and workers by doing jobs belongs to their employer or appointer and regulations which indicates that the owner is the publisher of the work which is made in a plan established by publishers it?s admitted that right on the Works by officer, servants and workers belongs to the employer, for real or judicial person on the condition not the understand opposite from a private contract or characteristics of the work. The Law doesn?t indicates that the rights which is used by employer is not fiscal rights.In scope of employment relation for employers (real or judicial person) in order to use fiscal rights, works must be done during the work and in scope of the job and for judicial person it?s necessary that the act of the organ doing the work, concern with the establishment purpose and activity field of the judicial person.The Law admitted a criteria that everybody can seperate their own part in joint work to determine joint and compound work ownership and the judicial regime they subjected to, In our opinion this criteria should be evaluated in two ways. The first way, whether a work maintain an original work if it?s seperated from the main work. Second an essential way, whether the rest of work maintain an original work, in a seperation.The occupation unions are obligatory for effective protection the rights whom endeavouring against the speed of technological development. In our opinion, different from the competition law because of it?s essential for occupation unions to strength the monopoly of work owners. We thing that it?s usefull to establish strong and unique occupation union for every group of work.
Benzer Tezler
- Bilgisayar oyunlarının Türk hukukunda korunması
Protection of computer games in Turkish law
MUHAMMED ENES DURMUŞ
- Türk hukukunda telif eserlerin korunması
Protection of copyright works in Turkish law
AYŞE GÖKÇEN KARASİOĞLU GÜRBÜZ
- Fikri haklarda üç adım testi
Three-step test in copyright
SİNEM TÜRKOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
HukukTOBB Ekonomi ve Teknoloji ÜniversitesiÖzel Hukuk (Ticaret Hukuku) Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ÇİĞDEM YATAĞAN ÖZKAN
- Türk fikir ve sanat hukukunda eser ve eser sahibi
Turkish law of intellectual and artistic work and the author
RAHA SAMANDI