Geri Dön

Şeyh Sait isyanı ve PKK terör örgütü eylemlerinin uluslararası ortam açısından değerlendirilmesi

An analysis of the Sheikh Sait rebellion and PKK terrorist organisation under the perspective of international relations

  1. Tez No: 235070
  2. Yazar: SELİM GÖKÇEGÖZ
  3. Danışmanlar: DR. AHMET KÜÇÜKŞAHİN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2008
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Harp Akademileri Komutanlığı
  10. Enstitü: Stratejik Araştırmalar Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Strateji Bilimi Bölümü
  12. Bilim Dalı: Strateji Bilimi Ana Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 236

Özet

Kürt toplumunun, din, dil, tarih ve kültür açısından Türklerden çok farklı bir unsur olduklarına inandırılarak, Türkiye'nin milli bütünlüğünü bozmaya, toplumsal yapısını tahrip etmeye ve nihai olarak ayrı bir devlet kurdurmaya yönelik olarak yapılan çalışmaların tümü Kürtçülük olarak tanımlanmıştır.Kürtçülük, çeşitli dönemlerde farklı şekillerde tezahür etmiş, büyük bir bölümü yabancı devletlerin amaçları doğrultusunda şekillendirilmiştir. 19'ncu yüzyılın başlarında ilmi ve propaganda amaçlı çalışmalarla başlayan Kürtçülük faaliyetleri, 19'ncu yüzyıl boyunca merkezi otoriteye karşı küçük çaplı isyanlara dönüşmüştür. İkinci Meşrutiyet döneminde siyasi amaçlı Kürt cemiyetleri kurularak, yabancı devletlerin desteğinde bağımsız bir Kürt devletinin kurulması yönünde bir zemin aranmıştır.Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra Kürtçülük faaliyetleri, gizli ve örgütlü çalışmalarla sürdürülmüştür. Türkiye'nin, İngiltere ile Musul meselesi konusunda giriştiği mücadele esnasında Doğu Anadolu'da Şeyh Sait isyanı ortaya çıkmıştır. İsyan, Türkiye'nin Musul konusundaki iddialarını zayıflatmakla kalmamış, uluslararası alanda geliştirmek istediği ilişkileri de geciktirmiştir.Kürtçülük faaliyetleri, Şeyh Sait isyanından sonra da Doğu Anadolu bölgesinde mahalli isyanlar şeklinde devam ettirilmiştir. 1939 yılından sonra bir süre duran Kürtçülük faaliyetleri, Soğuk Savaş döneminde ideolojik çatışmanın bir argümanı olarak tekrar ortaya çıkmıştır. 1961 Anayasası'nın sağladığı özgürlük ortamında, Doğu Bloğu ülkelerinin desteğinde artan Marksist hareketler, PKK terör örgütünün doğmasına giden yolu açmıştır. Kürtçülük bu dönemde, Doğu Bloğu tarafından himaye altına alınmış, Türkiye ile ilişkilerinde menfaati olan ülkelerce bir pazarlık aracı olarak kullanılmaya çalışılmıştır. Soğuk Savaş sonrasında ortaya çıkan yeni gelişmeler ile birlikte terör örgütüne verilen desteğin de yeni açılımları ortaya çıkmış, yeni amaçlar eklenmiştir. Terörist başının yakalanmasıyla bir süre siyasi yapılanma içerisine giren terör örgütü, aradığı zemini bulamayınca tekrar şiddet eylemlerine dönmüştür.Bu çalışmada Kürtçülüğün uzantıları olan Şeyh Sait isyanı ve PKK terör eylemleri, uluslararası ortam açısından değerlendirilmiştir. Şeyh Sait isyanı ile karşılaştırıldığında PKK terör eylemleri uluslararası alanda kendisine açık destek verilen bir Kürtçülük faaliyeti olarak ortaya çıkmaktadır. Her ikiside bulundukları dönemde Türkiye'yi şiddet temelinde baskı altında tutmuş ve Türkiye'nin geliştirmek istediği uluslararası ilişkileri menfi yönde etkilemiştir. Türkiye, jeopolitik öneminden dolayı sahip olduğu avantajları değerlendirmek istedikçe Kürtçülük hareketleri, kendisine karşı bir tehdit aracı olarak kullanılmıştır. Türkiye, Şeyh Sait isyanı ve PKK terör eylemleri ile mücadele ettiği dönemlerde uluslararası alanda yalnız başına bırakılmış, üyesi olduğu uluslararası örgüt ve kuruluşlardan dahi kendisine yeterli destek gelmemiştir.Bütün olumsuz etkilerine rağmen Şeyh Sait isyanı ve PKK terör eylemleri, Türkiye'nin birlik ve beraberliğine engel olamamıştır. Atatürk'ün ortaya koymuş olduğu ilkeler etrafında birleşen, herhangi bir ırk, din ayrımı yapmadan laik ve demokratik ilkeler çerçevesinde yaşayan Türkiye Cumhuriyeti, verdiği mücadele ile bütün dünyaya üniter yapısının ve ulus bütünlüğünün bozulamayacağını kanıtlamıştır.

Özet (Çeviri)

Making Kurdish society believe that they are very different elements from Turks in perspective of religion, history and culture, all efforts aimed at scattering the national unity of Turkey, destroying the social structure and eventually founding a seperate country is defined as Kurdish separatism.Kurdish separatism apperared differently in various times and it was shaped in the direction of the aims of the foreign countries. At the beginning of the 19 th century, Kurdish separatist actions which began with scientific and propagandist efforts turned out small rebellions opposing central authority. Having been founded a Kurdish society which had political objectives in The Second Constitutional Monarch, a base was searched in order to found an independent Kurdish country with the support of the foregin countries.After the republic of Turkey was founded, Kurdish actions was continued with the organised secret efforts. The moment Turkey was in struggle with England with respect to Mosul, the rebellion of Sheikh Sait occured in the Eastern Anatolia. The rebellion not only got weak the Tukish claims concerning Mosul, but also delayed the positive relations which Turkey wanted to improve in the international scene.Kurdish actions continued at The East Anatolia as local revolts after the rebellion of Sheikh Sait. Kurdish actions which stopped just for a while in 1939 came into scene again as an argument of ideological conflict in the Cold War. In the atmosphere of freedom provided by the 1961 constitution, the Marxist movements increasing with the support of Eastern Block paved the way for the formation of the terrorist organisation of PKK. PKK was taken under protection by the Eastern Block at that time and this support was tried to be used as a means of bargaining by the countries which had interested in their relations with Turkey. With the new developments which appeared after the Cold War, the new sides of support given to the terrorist organisation came out and new objectives were added. The terrorist organisation which entered into the political formation with the catch of its head turned to violent activities upon not finding a suitable ground.In this study the rebellion of Sheikh Sait and the terrorist activities of PKK which are the extensions of Kurdish have been evaluated in the perspective of international scene. Compared with the rebellion of Sheikh Sait, the terrorist activities of PKK have came into existence as a Kurdish separatist activity which was obviously supported in the international arena. Both of them kept Turkey under pressure then and negatively affected the relations which Turkey wanted to improve. As long as Turkey wanted to put into use the advantage it had, the actions of Kurdish separatist actions were used as a means of threat against itself. Turkey was left alone when it was struggling with the rebellion of Sheikh Sait and the terrorist activities of PKK and there didn?t come any support from the international associations and organisations of which it is a member.Despite that all negative influences, the rebellion of Sheikh Sait and the terrorist activities of PKK were not be able to obstruct the unity of Turkey. The Republic of Turkey uniting around the principles of Ataturk and existing within the framework of secular and democratic principles proved that its national unity and universal structure couldn?t be damaged.

Benzer Tezler

  1. Cumhuriyet'ten sonra Bingöl

    Başlık çevirisi yok

    HALİL ŞİMŞEK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    CoğrafyaAnkara Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ENVER KONUKÇU

  2. Şark meselesinde Kürtçülük (1787-1923)

    The Kurdish problem in the orient issue (1787-1923)

    AKIN AĞCA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    TarihUludağ Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YUSUF OĞUZOĞLU

  3. Türkiye'de demokratikleşme süreci ve 27 Mayıs ihtilali bağlamında medya-siyaset ilişkisi (1950-1965 dönemi)

    Turkey's democratization process and in the context of the May 27 revolution media-political relationship (1950-1965 period)

    RECEP AKGÜN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Kamu YönetimiNiğde Üniversitesi

    Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. DEMOKAAN DEMİREL

  4. Varlık Gazetesine göre Cumhuriyet döneminde Erzurum(1923-1935)

    Erzurum during the republic period according to Varlik Newspaper(1923-1935)

    HARUN ÇİNİCİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    TarihErzurum Teknik Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MURAT KÜÇÜKUĞURLU

  5. Erken Cumhuriyet Döneminde din ve devlet ilişkileri (1923-1938)

    Religion and state relations in earlier period of Turkish Republic (1923-1938)

    ONUR TEKİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Siyasal BilimlerKocaeli Üniversitesi

    Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü

    DOÇ. DR. H. EMRE BAĞCE