Sıçanlarda gelişen stres ülserini önlemede caffeic acid phenethyl ester'in etkileri
Effects of caffeic acid phenethyl ester in the prevention of stress ulcer in rats
- Tez No: 236190
- Danışmanlar: PROF. DR. UĞUR KOLTUKSUZ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Cerrahisi, Pediatric Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2009
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Pamukkale Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 75
Özet
Stres, birçok hastalığın etyopatogenezinde sorumlu tutulan önemli faktörlerden biridir. Stresin neden olduğu bu hastalıklardan biri de gastrik ülserdir. Gastrik ülser stres kaynaklı oluşursa, stres ülseri olarak tanımlanmaktadır. Klinik olarak kullanılan ajanların stres ülseri gelişimini önlemede istenen yeterlilikte olmaması üzerine bu konuda birçok deneysel çalışma yapılmış ve yapılmaya devam edilmektedir. Bu çalışmanın amacı antioksidan ve antiinflamatuvar bir ajan olan caffeic acid phenethyl ester'in stres ülseri üzerine olan etkilerini araştırmaktır.Çalışmada 30 adet Wistar Albino türü sıçan kullanıldı. Sıçanlar kontrol, stres ve CAPE olmak üzere üç gruba ayrıldı. Stres ve CAPE gruplarına ?soğukta immobilizasyon ile stres ülseri modeli? uygulanırken, kontrol grubuna stres modeli uygulanmadı. Stres ve CAPE gruplarına stresten üç gün önce intraperitoneal yolla günde tek doz sırasıyla izotonik solüsyonu ve 10 mikromol/kg/gün CAPE uygulandı. Deney sonunda stres uygulanan sıçanlar kardiyak ponksiyonla öldürüldü ve mideleri çıkarılıp ortalama ülser indeksleri ölçüldü. Kanda eritrosit katalaz (CAT) ve nitrik oksid (NO), mide dokusunda malondialdehit (MDA) değerlerine bakıldı.Çalışma sonunda CAPE grubundaki sıçanların, stres grubundaki sıçanlara göre daha az ağırlık kaybettiği görüldü. Stres grubundaki tüm sıçanların midelerinde ciddi hemorajik ülserler görülürken ortalama ülser indeksleri 12.62 ± 3.78 mm ölçüldü. CAPE grubundaki sıçanlarda ise mukozal peteşiler tarzında küçük ülserlere rastlandı ve ortalama ülser indeksleri 0.84 ± 1.03 mm ölçüldü. CAPE'in stres ülseri gelişimini engellemede %93.34 oranında etkili olduğu saptandı. Mikroskopik olarak stres grubunda belirgin ülseratif lezyonlar gözlenirken, aynı bulgulara CAPE grubunda minimal düzeyde rastlandı. CAT değerleri CAPE grubunda stres grubuna göre anlamlı olarak yüksek bulunurken (p=0.001), kontrol grubuna oranla ise anlamlı olarak düşük bulundu (p=0.043). MDA değerleri CAPE grubunda stres grubuna oranla düşük bulunurken (p=0.143), kontrol grubuna oranla ise anlamlı olarak yüksek bulundu (p=0.009). NO değerleri ise hem CAPE, hem de stres grubunda kontrol grubuna oranla yüksek bulundu (p=0.000).Sonuç olarak çalışmamızda, CAPE'in strese bağlı ülser gelişimini etkili bir şekilde önlediği saptandı. Bunun en önemli göstergesi CAPE'in inhibisyon yüzdesinin oldukça yüksek olmasıdır. Bu çalışmada elde edilen bulgulara göre CAPE gastrik mukozaya nötrofil infiltrasyonunu engellemiş ve mukozal hasarlanmayı belirgin olarak azaltmıştır. Ayrıca CAPE, CAT aktivitesini yükseltmiş ve MDA değerlerini azaltmıştır. Bu bulgularla CAPE'in, muhtemel NF-kB inhibisyonuyla antiinflamatuvar etki göstererek ve serbest oksijen radikallerinin tetiklediği lipid peroksidasyon zincirini engelleyerek stres ülserini önlemiş olabileceği düşünüldü.
Özet (Çeviri)
Stress is one of the important factors responsible for the etiopathogenesis of many diseases. One of the diseases caused by stress is gastric ulcer. Gastric ulcer is called as stres ulcer when occured because of stress. Various experimental studies have been performed on this subject because clinically used agents have not been desired efficacy on stres ulser development. Purpose of this study was the investigation of caffeic acid phenethyl ester, an antioxidant and antiinflamatuar agent, effects on stress ulcer.30 Wistar Albino rats were used in this study. They were divided into three as control, stress and CAPE groups. ?The cold-restraint method? was applied to induce stress ulcer to the stress and CAPE groups while controls did not. Stress and CAPE groups were given isotonic solution and 10 micromol/kg/day CAPE respectively once a week intraperitoneally three days before the stress application. Rats having stress were killed by cardiac puncture at the end of the experiment, and stomaches were removed and mean ulcer indexes measured. Blood erythrocyte catalase (CAT) and nitric oxide (NO) as well as stomach tissue malondialdehyte (MDA) levels were analysed.At the end of study, it was seen that rats in CAPE group lost less weight than stress group. Severe hemorrhagic ulcers were observed in the stomach of all rats in stress group and mean ulcer indexes was 12.62 ± 3.78 mm. Small ulcers like mucosal petechia were seen in CAPE goup and mean ulcer indexes 0.84 ± 1.03 mm. It was deteremined that CAPE was 93.34% effective in preventing stress ulcer. Remarkable ulcerative lesions were observed microscopically in the stress group while there were minimal ulcerative lesions in CAPE group. CAT levels were found to be significantly higher in CAPE group than stress group (p=0.001) while lower than controls significantly (p=0.043). MDA levels was low in CAPE group compared to stress group (p=0.143) while high compared to controls (p=0.009). NO values of CAPE and stress groups were higher than those of controls (p=0.000).In conclusion, it was found that CAPE effectively prevented stress-dependent ulcer development in our study. The most important sign of this was the remarkably high inhibition percentage of CAPE. According to the findings obtained from this study CAPE prevented neutrouphil infiltration to gastric mucosa, and decreased mucosal damage considerably. Additionally CAPE elevated CAT activity and decreased gastric tissue MDA levels. With these results it was thought that CAPE probably prevented stress ulser by exerting antiinflamatory effect with NF-kB inhibition and by blocking lipid peroxidation cascade triggered by free oxigen radicals.
Benzer Tezler
- Cinsiyetin, hormonal durumun ve östrojen reseptörlerinin sıçanlarda stres ile oluşturulan mide ülserindeki etkilerinin araştırılması
Investigation of the effects of gender, hormonal status and estrogen receptors on stress-induced gastric ulcer in rat
LEYLA SEMİHA ŞEN
- Sıçanlarda bası yarası oluşumuna bağlı olarak gelişen oksidan hasarın belirlenmesi ve bu hasara karşı bazı ilaçların koruyucu etkileri
Investigation of the oxidatif damage of the skin andremote tissues of the rat induced by decubitus ulcers of the skin and the protective effects of treatment with melatonin and β-glucan against this damage
GÜLTEN SERT
Doktora
Türkçe
2005
Eczacılık ve FarmakolojiMarmara ÜniversitesiFarmakoloji Ana Bilim Dalı
PROF.DR. GÜL AYANOĞLU DÜLGER
- Stres oluşturulan sıçanlarda gelişen mesane hasarı üzerine oksitosinin etkisi: Oksidatif stres ve mast hücreleri
The effect of oxytocin on stress induced urinary bladder injury: Oxidative stress and mast cells
ESİN AK
Doktora
Türkçe
2013
Histoloji ve EmbriyolojiMarmara ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ŞULE ÇETİNEL
- Sıçanlarda artmış karın içi basıncına bağlı gelişen stres endokrin yanıt sırasındaki tiroid hormon değişiklikleri
Alteration in Thyroid Hormones During Endocrine Stress Response Due to Increased Intraabdominal Pressure in Rats
ERDAL UYSAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
Genel CerrahiUludağ ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NUSRET KORUN
- Deneysel kafa travması olusturulan sıçanlarda er?tropoetin, dekstran ve salin kombinasyonunun lipid peroksidasyonu ve beyin ödemi üzerine etkileri
The effects of erythropoietin, dextran and saline management on brain edema and lipid peroxidation in a rat model
SEYİT KAĞAN BAŞARSLAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
NöroşirürjiErciyes ÜniversitesiNöroşirürji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AHMET MENKÜ