Geri Dön

Siyasal islam'ın entelektüel karşılığı: 'Bilgi ve Hikmet' örneği

The intellectual counterpart of political islam: The case of 'Bilgi ve Hikmet'

  1. Tez No: 254417
  2. Yazar: SEMİH YÜCEL
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. HALİL NALÇAOĞLU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Siyasal Bilimler, Sosyoloji, Political Science, Sociology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Bilgi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 109

Özet

Bu tez, İslamcılıgın güçlü entelektüel figürlerinden Ali Bulaç'ın öncülügünde, 1993-1995 yılları arasında on iki sayı halinde çıkarılmıs Bilgi ve Hikmet dergisini konu edinmektedir. Türkiye'de majör bir tehdit olarak algılanan slamcılar, günümüzde ülke politikasının belirleyici aktörleri olmuslardır. Bu aktörler arasında, zamanında Bilgi ve Hikmet dergisinde entelektüel tartısmalar yürütmüs isimler de bulunmaktadır. Dergiler ise, özellikle islamî çevrede önemli kültür tasıyıcılarıdır. Bu dogrultuda, birinci bölümde İslamcı entelektüellerin düsünce parametreleri tartısılmıstır. Modernite ile hesaplasarak yeni bir kavramsallastırma yapmak amacında olan Bilgi ve Hikmet dergisi yazarlarının moderniteye yaklasımları genel anlamda sorgulanmıstır. Çalısmanın merkezine üç belirleyici yazar alınmıstır: Ali Bulaç, Abdurrahman Arslan ve Ömer Çelik. Bu yazarların sırasıyla çözümleyici, gelenekçi ve entelektüelist yaklasımları temsil ettikleri ortaya konmustur. İkinci bölümde ise, yazarların kendilerine belirledigi eksenler tespit edilerek, moderniteyle yüzlesme biçimleri mercek altına alınmıstır. Bu yüzlesmeler altı ayrı eksende meydana gelmistir: Din, devlet, birey, toplum, tarih ve siyaset. Çalısmada varılan sonuçlar söyledir: Moderniteyle yüzlesen Bilgi ve Hikmet yazarları, tek boyutlu ve Batı Aydınlanması döneminde kalmıs bir modernite algısıyla hesaplasmaktadır. Batı metafiziginden gücünü alan ?Modernite versus İslam? karsıtlıgında yürütülen kavramsallastırma çabası pek olumlu sonuçlar vermemistir. Modernite ile islam arasında tek yönlü ve modernitenin kötücül oldugu bir iliski biçimi üzerinden tartısma yürüten yazarlar, bu geç kalmıs hesaplasmayı modernitenin karsısına retrospektif bir okumayla yeniden kurdukları toplumsal karsılıgı tartısmalı olan bir gelenegi koyarak yürütmektedirler.

Özet (Çeviri)

This thesis focuses on the periodical Bilgi ve Hikmet (Knowledge and Wisdom), published in twelve volumes between the years of 1993-1995, which was pioneered by one of the most prominent intellectuals of Islamism in Turkey, Ali Bulaç. The Islamists who have been regarded as a major threat are today the determining actors of the Turkish political arena. Among these actors are some writers from Bilgi ve Hikmet. Periodicals have been significant conveyors of culture in-between Muslims. In this respect, the first chapter is devoted to the discussion of the parameters of Islamic intellectual thought. The writers of Bilgi ve Hikmet who are examined with respect to their attitudes towards modernity, give an account of modernity in order to offer a new conceptualization. Three writers are in the center of this work: Ali Bulaç, Abdurrahman Arslan and Ömer Çelik. They are displayed as the representatives of analytical, traditional and intellectualist wings respectively. In the second chapter, the forms of encountering modernity are studied closely by establishing several axes offered by the writers. The encounter occurs in six different terms: religion, state, individual, society, history and politics. The thesis concludes as such: The writers of Bilgi ve Hikmet give an account of such a modernity which is a uni-dimensional one stuck within the enlightenment period. The attempt to conceptualize new forms was not very successful, because it was taking its power from Western metaphysics embedded in the ?Modernity versus Islam? duality. Moreover, their discussion is carried out in a uni-directional relation between modernity and Islam, where modernity is considered evil. So, the writers have forced the debate into their problematic view of tradition, which they reconstruct through a retrospective reading, without any significant social counterparts.

Benzer Tezler

  1. Tanzimattan Cumhuriyet'e Türkiye'de aydınlar ve aydın sosyolojisi

    Başlık çevirisi yok

    İHSAN KESER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1986

    SosyolojiCumhuriyet Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HALİL ÇİVİ

  2. Çağdaş Suriye nesrinde siyasî hapishane edebiyatı üzerine eleştirel bir bakış

    The literature of political prisons in contemporary Syrian prose analytical prepective

    ABDOLGADER MOHAMED ALİ

    Yüksek Lisans

    Arapça

    Arapça

    2014

    Doğu Dilleri ve EdebiyatıSelçuk Üniversitesi

    Doğu Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. FİKRET ARSLAN

  3. Din-terör ilişkisi ve dini değişme

    Religion-terror relationship and religious changes

    ALİ ÇAKICIOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    DinKahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. HÜSNÜ EZBER BODUR

  4. Türkiye'de dini motifli terör

    Religiously appeared terror in Turkey

    OSMAN TUNAHAN BERK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Kamu YönetimiGazi Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Bölümü

    PROF. DR. HAYDAR ÇAKMAK

  5. Aydınlar sosyolojisi bağlamında Nurettin Topçu ve Necip Fazıl Kısakürek'in toplum inşası

    Nurettin Topçu and Necip Fazıl Kısakürek's construction of society in the context of the sociology of intellectuals

    MUSTAFA KEMAL HAYTA

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    SosyolojiKırıkkale Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM MAZMAN