Geri Dön

Düşük kardiyak riskli nondiyabetik hemodiyaliz hastalarında HBA1C düzeyi ve koroner arter kalsifikasyonu ilişkisi

Düşük kardiyak riskli nondiyabetik hemodiyaliz hastalarinda HBA1C düzeyi ve koroner arter kalsifikasyonu ilişkisi

  1. Tez No: 266898
  2. Yazar: EBRU SEVİNÇ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ERCAN OK
  4. Tez Türü: Tıpta Yan Dal Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, Nephrology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Nefroloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 36

Özet

Koroner arter kalsifikasyonu, hemodiyaliz hastalarında ölüm için güçlü bir öngörücüdür. Koroner arter kalsifikasyonu bu hastaların bir kısmında hiç gelişmezken, büyük çoğunluktaki hastada ise, erken yaşlarda ortaya çıkmakta ve zamanla hızla ilerleme göstermektedir. Bu nedenle, bu hasta grubunda koroner arter kalsifikasyonuna katkıda bulunan faktörlerin araştırlması ve böylelikle önlenebilir nedenlerin tanımlanabilmesi oldukça önemlidir.HbA1c, diyabetik hastaların tedavi ve izleminde, herhangi bir zamanda ölçümü ile diyabet tanısı konmasında ve ileriki zamanlarda diyabet gelişim riskinin belirlenmesinde güvenilir bir parametredir ve yüksek düzeyleri gerek diyabetik, gerekse nondiyabetik popülasyonda mortalite açısından belirleyicidir.Diyaliz hastalarında normal kişilere göre insülin direnci ve bozulmuş glikoz toleransı daha sıktır. Ancak bu riskin değerlendirilme şekilleri ve bunun kalsifikasyon gibi mortalite ile yüksek birliktelik gösteren paramereler ile ilişkisini değerlendiren yeterince veri yoktur.Bu çalışmada, diyabetik olmayan hemodiyaliz hasta grubunda koroner arter kalsifikasyonu ve HbA1c ilişkisi araştırıldı. HbA1c, daha önceden bilinen kardiyovasküler hastalığı olmayan, nondiyabetik, görece düşük riskli diyaliz hastalarında, koroner arter kalsifikasyonun önemli belirleyicilerinden biri olarak saptandı. Beraberinde, kalsifikasyon için belirleyici olan diğer parametreler yaş, diyaliz süresi ve serum kalsiyumu gibi daha önce bilinen faktörle idi. HbA1c, bu hasta grubundaki kalsifikasyon riskinin belirlenmesinde ilk kez bu çalışmada değerlendirildi ve anlamlı bir belirteç olarak gösterildi.Çalışmada ayrıca, başlangıçta diyabet tanısı olmayan hasta grubunun açlık kan şekeri veya HbA1c' ye göre %7.6' sına diyabet tanısı kondu. Kalan hastaların da %18.3' ünün ADA kriterlerine göre HbA1c açısında yüksek diyabet riskini ifade eden %5.7-6.4 aralığında yer aldığı görüldü.Bu çalışmanın sonuçlarına göre, HbA1c değerlerine göre, kalsifikasyon açısından yüksek riskli hastaların erken belirlenmesi, takibi ve tedavisi, bu hastalardaki hızlı ilerleme ve kötü prognoza etkili olabilmesi açısından oldukça önemli görünmektedir.

Özet (Çeviri)

Koroner arter kalsifikasyonu, hemodiyaliz hastalarında ölüm için güçlü bir öngörücüdür. Koroner arter kalsifikasyonu bu hastaların bir kısmında hiç gelişmezken, büyük çoğunluktaki hastada ise, erken yaşlarda ortaya çıkmakta ve zamanla hızla ilerleme göstermektedir. Bu nedenle, bu hasta grubunda koroner arter kalsifikasyonuna katkıda bulunan faktörlerin araştırlması ve böylelikle önlenebilir nedenlerin tanımlanabilmesi oldukça önemlidir.HbA1c, diyabetik hastaların tedavi ve izleminde, herhangi bir zamanda ölçümü ile diyabet tanısı konmasında ve ileriki zamanlarda diyabet gelişim riskinin belirlenmesinde güvenilir bir parametredir ve yüksek düzeyleri gerek diyabetik, gerekse nondiyabetik popülasyonda mortalite açısından belirleyicidir.Diyaliz hastalarında normal kişilere göre insülin direnci ve bozulmuş glikoz toleransı daha sıktır. Ancak bu riskin değerlendirilme şekilleri ve bunun kalsifikasyon gibi mortalite ile yüksek birliktelik gösteren paramereler ile ilişkisini değerlendiren yeterince veri yoktur.Bu çalışmada, diyabetik olmayan hemodiyaliz hasta grubunda koroner arter kalsifikasyonu ve HbA1c ilişkisi araştırıldı. HbA1c, daha önceden bilinen kardiyovasküler hastalığı olmayan, nondiyabetik, görece düşük riskli diyaliz hastalarında, koroner arter kalsifikasyonun önemli belirleyicilerinden biri olarak saptandı. Beraberinde, kalsifikasyon için belirleyici olan diğer parametreler yaş, diyaliz süresi ve serum kalsiyumu gibi daha önce bilinen faktörle idi. HbA1c, bu hasta grubundaki kalsifikasyon riskinin belirlenmesinde ilk kez bu çalışmada değerlendirildi ve anlamlı bir belirteç olarak gösterildi.Çalışmada ayrıca, başlangıçta diyabet tanısı olmayan hasta grubunun açlık kan şekeri veya HbA1c? ye göre %7.6? sına diyabet tanısı kondu. Kalan hastaların da %18.3? ünün ADA kriterlerine göre HbA1c açısında yüksek diyabet riskini ifade eden %5.7-6.4 aralığında yer aldığı görüldü.Bu çalışmanın sonuçlarına göre, HbA1c değerlerine göre, kalsifikasyon açısından yüksek riskli hastaların erken belirlenmesi, takibi ve tedavisi, bu hastalardaki hızlı ilerleme ve kötü prognoza etkili olabilmesi açısından oldukça önemli görünmektedir.

Benzer Tezler

  1. Hemodiyaliz ve periton diyaliz hastalarında ekokardiyografi ile tespit edilen kardiyak bulguların değerlendirilmesi

    The evaluation of cardiac findings detected by echocardiography in hemodialysis and peritoneal dialysis patients.

    MUSTAFA MADEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    NefrolojiSelçuk Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. N. YILMAZ SELÇUK

  2. Tip 2 diyabetik hastalarda düzeltilmiş qt intervalinin kardiak sonlanımla ilişkisi

    Relationship of corrected qt interval with cardiac outcomein type 2 diabetic patients

    REMZİ YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    İç HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Dahiliye Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MUSTAFA TEMİZEL

  3. Geriatrik hastaların alt ekstremite cerrahisinde düşük doz sürekli spinal anestezinin perioperatif ve postoperatif komplikasyonlara etkisi

    Effects of low dose continuous spinal anesthesia on perioperative and postoperative complications in geriatric patients undergoing lower extremity surgery

    FATMA ÖZKAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Anestezi ve ReanimasyonAnkara Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ ABBAS YILMAZ

    UZMAN KEZİBAN SANEM ÇAKAR TURHAN

    UZMAN BAŞAK CEYDA MEÇO

  4. Implante edilebilir kardiyoverter defibrilatörlü hastalarda farklı ejeksiyon fraksiyonu seviyelerinin ventriküler aritmi yükü üzerine etkileri

    Effect of ejection fraction to ventricular arrhytmia burden in patients with implantable cardioverter defibrillators

    ZEHRA ERKAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    KardiyolojiAkdeniz Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. Cengiz ERMİŞ

  5. Sol ventrikül destek cihazı implante edilen hastalarda post operatif aort yetmezliği gelişim sıklığı ve etki eden faktörlerin incelenmesi

    Başlık çevirisi yok

    HAKAN BALTACI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SABİT SARIKAYA

    UZMAN ÖZGE ALTAŞ