Tiroid hastaları ve tip ıı diabetes mellitus hastalarında gözlenen deri bulguları ve karşılaştırılması
Skin findings and their comparison in thyroid and type ii diabetic patients
- Tez No: 272820
- Danışmanlar: PROF. DR. EMEL FETİL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Dermatoloji, Dermatology
- Anahtar Kelimeler: Tip II Diabetes mellitus, tiroid sayrılıkları, deri bulguları, Diabetes mellitus type II, thyroid disease, cutaneous manifestations
- Yıl: 2011
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 60
Özet
Diabetes Mellitus ve tiroid sayrılıkları toplumda sık görülmekte olup deriye yansıyan birçok bulgusu bulunmaktadır. Diabetes mellitus; karbonhidrat, yağ ve protein metabolizması bozuklukları ile karakterize kronik metabolik bir sayrılıktır. Diyabetli hastaların %30-71'inde deri bulguları gözlenmektedir ve bunların önemli bir kısmını deri infeksiyonları oluşturmaktadır. Tiroid sayrılığında görülen deri bulguları kimi zaman tiroid hormonunun diğer organlardaki etkilerine bağlı olarak indirekt olarak gelişse de çoğu zaman epidermis, saç ve tırnaktaki keratinize epitele ve dermal stromal hücrelere direkt etki sonucu oluşmaktadır.Deri bulguları genellikle sayrılığın seyri esnasında ortaya çıksa da bazı bulgular sayrılığın ortaya çıkışında ilk belirti olabileceği için hem diyabet hem tiroid hastalarında deri bulguları iyi tanınmalıdır. Diyabetik populasyonda önemli morbidite ve mortalite sebebi olabilen başta mikotik infeksiyonlar olmak üzere diğer infeksiyoz deri bulguları da erken dönemlerde tespit edilerek gerekli teropatik ve koruyucu yaklaşımlar uygulanmalıdır.Çalışmaya Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji Anabilim Dalı polikliniğinde izlenmekte olan ve Dermatoloji Polikliniği'ne başvuran yaş ortalaması 59,50±10,36 olan 100 Tip II Diabetes Mellituslu hasta (44 erkek 56 kadın) ve yaş ortalaması 49,09±13,54 olan 100 tiroid hastası (11 erkek, 89 kadın) alındı. Her iki gruptaki hastalara ayrıntılı dermatolojik muayene yapılarak gerekli olgularda wood bakısı ve mikotik incelemeler yapıldı. Hastalara ait demografik özellikler, sayrılık süreleri, HbA1c düzeyleri ve tiroid fonksiyon testleri ile autoantikor düzeyleri kaydedildi. Diabetes Mellituslu olgularda ortalama sayrılık süresi 7,52 +/- 6,61 yıl, ortalama HbA1c düzeyi 7,27+/- 1,72 idi. Hastalarda saptanan vasküler komplikasyonlar sırasıyla nöropati %29, retinopati %25 ve nefropati %4 idi. Tiroid grubunda ortalama sayrılık süresi 7,77 +/- 10,35 yıl idi ve hastaların %49'u ötiroidik, %35'i hipotiroidik ve %16'sı hipertiroidik idi.Diyabet grubunda en sık gözlenen 3 deri bulgusu %51 fibroma molle,%38 onikomikoz, %33 hemangioma; tiroid grubunda en sık gözlenen 3 deri bulgusu sırayla %64 tırnak distrofisi, %45 saç dökülmesi, %37 kserozis ve %37 plantar hiperkeratoz şeklinde idi.Çalışmamızda; diyabet süresi arttıkça diyabetik nöropati varlığı (p=0,000), palmar eritem görülme sıklığı (p=0,007) ve dermopati görülme sıklığının (p=0,031) istatistiksel olarak anlamlı şekilde arttığı belirlenmiştir. Diyabetik nöropati komplikasyonu olan olgularda; palmar eritem (p=0,005), kserozis (p=0,000), onikomikoz (p=0,007) görülme sıklığının istatistiksel olarak anlamlı oranda arttığı saptanmıştır. Diyabetik retinopati komplikasyonu olan olgularda ise onikomikoz (p=0,002) insidansının istatistiksel olarak anlamlı oranda arttığı saptanmıştır. Yaş ortalamasının üzerindeki yaş grubunda dermopati (p=0,021) ve onikomikoz (p=0,021) sıklığı istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha fazla saptanmıştır.Tiroid grubunun kendi içinde yapılan değerlendirmelerde; hipotiroidi grubunda kserozis (p=0,000), pruritus (p=0,005) ve saç kuruluğunun (p=0,030), hipertiroidik grupta ise saç dökülmesi (p=0,008) ve saç yağlanmasının (p=0,002) diğer gruplara oranla istatistiksel olarak daha fazla olduğu saptanmıştır.Diyabet ve tiroid grubunu karşılaştırdığımız değerlendirmelerde ise; tiroid grubunda tırnak distrofileri (p=0,000), saç dökülmesi (p=0,000) ve saç kuruluğu (p=0,000) diyabet grubuna oranla istatistiksel olarak daha fazla saptanmıştır.Diyabet ve tiroid hastalarında pek çok deri bulgusu gözlenebilmektedir. Dermatoloji polikliniklerine başvuran henüz tanı konmamış hastalarda bu deri bulguları ipucu olabilmekte ve tanıda ilk basamağı oluşturabilmektedir. Aynı zamanda diyabet ve tiroid hastaları; sayrılığın seyri esnasında da gelişebilecek olan deri bulguları yönünden izlenmelidir.
Özet (Çeviri)
Diabetes mellitus and thyroid diseases are common in general population and many cutaneous manifestationes may be observed in these groups. Diabetes mellitus is characterized by disturbances of carbonhydrate, lipid and protein metabolism. Cutaneous manifestations are observed in 30-71% of diabetic patients and cutaneous infections have an important role. Cutaneous manifestations in tyhroid diseases are generally due to thyroid hormon?s direct effect on epidermis, hair and nail epitelium and dermal stromal cells.Although cutaneous findings generally apper during the diseases, they may be the first signs, so that the cutaneous changes must be well known. In diabetic group; especially mycotic infections should be recognized at early period and therapeutic and prophylactic approaches should be applied.The patients who were followed at the departmant of Endocrinology and attended to Department of Dermatology in Dokuz Eylul University Faculty of Medicine with type II Diabetes Mellitus and thyroid diseases underwent dermatologic examination. One hundred patients with type II Diabetes whose mean age were 59,50±10,36 and one hundred patients with thyroid diseases whose mean age were 49,09±13,54 get involved in study. In diabet group the mean duration of the disease was 7,52 ± 6,61 years. Neuropathy was observed in 29%, retinopathy was observed 25% and nephropathy was observed 4% of patients. In thyroid group the mean duration of the disease was 7,77 ± 10,35 years and 49% of patients were euthyroid, 35% of patients were hypothyroid and 16% of patients were hyperthyroid.In diabet group; skin tag (51%), onychomycosis (38%) and hemangioma (33%), in thyroid group nail dystrophy (64%), hair loss (45%), xerosis (37%) and plantar hyperkeratosis (37%) were most frequently observed cutaneous findings.There was a statistically significant relationship between the frequencies of diabetic neuropathy, palmar erythema, diabetic dermopathy and the duration of diabetes mellitus (p=0,000, p=0,007, p=0,031). There was a statistically significant relationship between the frequencies of palmar erythema, xerosis, onycomycosis and the presence of neuropathy (p=0,005, p=0,000, p=0,007). There was a statistically significant relationship between the frequencies of onycomycosis and the frequencies of retinopathy (p=0,002). Dermopathy and onycomycosis were also statistically significant in age groups who are older than the mean age.In hypothyroid group, xerosis, pruritus and hair xerasia were higher than thyroid group (p=0,000, p=0,005, p=0,030) and hair loss and lubrication of hair were higher in hyperthyroid group (p=0,008, p=0,002).As comparasion of diabet and thyroid groups; nail dystrophy, hair loss and hair xerasia were higher in thyroid group (p=0,000, p=0,000, p=0,000).Our study shows that varying types of skin manifestations can be observed in endocrinologic diseases. Therefore these patients should be evaluated and followed up also for skin disorders.
Benzer Tezler
- Diabetik nöropati tanısında Michigan Nöropati Tarama Testi, Nörotezyometre ve Elektromyografinin etkinliğinin karşılaştırılması
Comparison of Efficiencies of Michigan Neuropathy Screening Instrument, Neurothesiometer, and Electromyography for Diagnosis of Diabetic Neuropathy
TÜRKAN METE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık BakanlığıEndokrinoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SERDAR GÜLER
- Tip 2 diyabetes mellitus hastalarında, hipoglisemi gelişiminde proteinürinin prediktif değeri
Predictive value of proteinuria in the development of hypoglycemia in patients with type 2 diabetes mellitus
AHMET ZİYA BAYHAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıÇukurova Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. MEHTAP EVRAN
- Standart tedaviye dirençli kronik ürtikerli hastalarda omalizumab tedavisinin etkinliğinin değerlendirilmesi
Evaluation of the efficacy of omalizumab treatment in standard treatment resistant chronic urticaria patients
GÖKHAN ŞAHİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
DermatolojiOndokuz Mayıs ÜniversitesiDeri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET TAYYAR CANTÜRK
- Akciğer koruyucu ventilasyon ve geleneksel yüksek tidal volum ventilasyonun termoregülasyon üzerine etkilerinin karşılaştırılması
Comparison of the effects on thermoregulation of lung protection ventilation and traditional high tidal volume ventilation on thermoregulation
AHMET YÜKSEK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Anestezi ve ReanimasyonAfyon Kocatepe ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ELİF DOĞAN BAKI
- Akut lenfoblastik lösemi tedavisi almış çocuklarda obezite, metabolik sendrom, insülin direnci, hipotiroidi ve büyüme hormonu eksikliğinin araştırılması
Screening acute leukemia survivors for obesity, metabolic syndrome, insulin resistance, hypotyroidism and growth hormon deficiency
HASAN KARAKURT
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıKocaeli ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NAZAN SARPER