Resveratrolün sıçan random deri fleplerinin yaşayabilirliği üzerine etkisi: Deneysel çalışma
The effect of resveratrol on the survival of random skin flaps in rats: An experimental study
- Tez No: 289080
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SELMA SÖNMEZ ERGÜN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, Plastic and Reconstructive Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2011
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Bezm-i Alem Vakıf Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 67
Özet
Random paternli cilt flepleri doku defektlerinin kapatılması amacıyla plastik cerrahide sık kullanılır. Flep boyu uzadıkça, flep vaskülaritesini etkileyecek bir travma varlığında ve/veya flep planlamasının hatalı yapıldığı durumlarda flebin kan akımı kritik düzeylere düşebilir. Flep yaşayabilirliğini arttırmak için sempatolitik, direkt vazodilatatör, antitrombotik ve antikoagülan ajan kullanımı, kanın reolojik özelliklerini değiştirme, antioksidan ilaçlar kullanılması gibi yaklaşımlar mevcuttur. İskemiye maruz kalan bölgede serbest oksijen radikalleri ve nötrofil birikimi doku hasarına neden olur. Oluşan toksisiteyi önlemek için bir çok çalışma yapılmıştır. Resveratrol, bitkiler tarafından travmatik zedelenme veya fungal saldırılara karşı sentezlenir. Yapılan çalışmalarda resveratrolün anti-agregan, anti-oksidan, anti-enflammatuar ve vazodilatasyon etkileri olduğu bildirilmiştir. Bu etkileri göz önüne alınarak resveratrolün flep yaşayabilirliğini arttıracağı düşünülerek çalışma planlandı. Resveratrolün flep yaşayabilirliğini olumlu yönde etkilediğinin gösterilmesi ile ilacın insana uygulanması mümkün olacaktır.Bu çalışma İstanbul Üniversitesi Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü'nde yapıldı. Deney hayvanı olarak 24 adet Sprague-Dawley cinsi erişkin dişi sıçan kullanıldı. Sıçanlar 8'er adetten oluşan üç gruba ayrıldı. Sıçanlara flep kaldırma işlemi uygulandı. İlk dozu cerrahi işlemden 1 saat önce olmak üzere toplam 7 gün boyunca intraperitoneal yoldan günde 1 kez verilmek üzere 1.gruba izotonik NaCl, 2.gruba Dimetilsülfoksit(DMSO), 3.gruba DMSO'da çözdürülmüş 1 mg/kg resveratrol enjekte edildi. Postoperatif 7. günde sıçanların sırt bölgesindeki flepler dijital fotoğraf makinesi ile fotoğraflandı. Nekroz alanının flep boyutuna oranı Adobe Photoshop CS2 programı ile hesaplandı. Postoperatif 7. günde doku örnekleri alındı ve bütün hayvanlara ötenazi uygulandı. Histopatolojik incelemede birim alandaki kapiller ve enflamatuar hücre sayımı yapıldı. Sonuçlar Mann Whitney U testi ve ANOVA Varyans analizi ile değerlendirildi.Bütün sıçanlar deney sonuna kadar canlı kaldı. Operasyon sonrası 7. günde bütün fleplerde nekroz hattı belirgin şekilde oluştu. Flep canlı alanı pembe-beyaz renkte ve normal tonusta iken nekroz bölgesi siyah renkte ve sert idi. Postoperatif 7. gün yapılan yaşayabilirlik değerlendirmesinde resveratrol grubunun yaşayan flep oranının kontrol gruplarına göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek olduğu görüldü. Histopatolojik olarak da resveratrol grubunda kontrol gruplarına göre istatistiksel olarak anlamlı derecede birim alanda daha fazla kapiller, daha az enflammatuar hücre olduğu bulundu.Çalışmamızda preoperatif başlanan ve postoperatif 7 gün boyunca devam edilen 1 mg/kg sistemik resveratrol uygulamasının flep yaşayabilirliğini arttırdığı gösterilmiştir. Flep cerrahisi planlanan hastalara operasyon öncesi ve sonrası sistemik resveratrol uygulaması ile komplikasyonların, hastanede yatış süresinin, ek cerrahi girişimlerin azalacağı düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
Skin flaps are usually made for the primary coverage of a large bare area of the body resulting from skin and tissue defects. In skin flap surgery, distal ischemic necrosis is the most important complication encountered. Various pharmacologic agents have been investigated for their efficacy in preventing or reversing skin flap ischemia. Anticoagulants, vasodilators, glucocorticoids, free radical scavengers, sympatholytics, prostaglandin inhibitors, calcium channel blockers, and hemorheologic agents are among the drugs thought to be beneficial for survival. One alternative approach, surgical delay, has been widely used to improve the survival of ischemic skin flaps. However, this approach has the disadvantage of being a two-stage procedure, which causes increased surgical invasiveness and complications.Resveratrol (trans-3,4?,5-trihydroxystilbene) is a polyphenol found in various fruits and vegetables, and is abundant in grapes. The possible mechanisms for its pharmacological activities involve modulating lipid metabolism, platelet aggregation, and the inflammatory response, including downregulation of pro-inflammatory mediators, alteration of eicosanoid synthesis, or inhibition of activated immune cells, primarily represented by neutrophils and monocytes/ macrophages. Furthermore, resveratrol is a more powerful antioxidant than vitamin E in preventing low-density lipoprotein oxidation, and is considered as a possible therapeutic agent in treating acute ischemia ? reperfusion (IR) injury.The purpose of this study was to determine whether resveratrol would improve the survival of random-pattern skin flaps in a rat model.Materials MethodsThis study was conducted in Experimental Medical Research Institute of Istanbul University after the approval obtained from the Animal Care Committee of the Istanbul University, and the animals were treated according to the experimental protocols under its regulations.Twenty-four Sprague-Dawley rats, weighing between 220 and 250 g, were housed separately, at room temperature (23±1°C), humidity of 55±5 percent, a light/dark cycle of 12 hours, and provided chow and water ad libitum. All procedures were conducted in accordance with the Declaration of Helsinki and the Guide for the Care and Use of Laboratory Animals.The animals were divided into three groups of 8 animals each. The first group (group 1) was the control group (intraperitoneal isotonic NaCl injection), and the second group (group 2) was intraperitoneally injected with Dimethylsulphoxide (DMSO), and the third group (group 3) was intraperitoneally injected with resveratrol in DMSO.Assessment of Improvement of Flap SurvivalSacrification was performed by cervical dislocation 7 days after flap elevation. After gross observation of the skin flaps, zones of dark color and those covered with scabs were defined as the necrotic area, and the other areas of the skin flaps were defined as the surviving area. First, the areas of the flaps were photographed with a digital camera (Sony DSC-N2) and were recorded on a computer. Then, the necrotic skin (defined by the necrotic skin borders) and total flap (defined by the surgical borders) areas were delineated, and surface areas were calculated (in square centimeters) by using a computer software program (Adobe Photoshop CS2). Finally, The survival rate of the flap was expressed as the percentage of the surviving area compared with the total area of the flap. Survival rate =(surviving area/total area) x100.ResultsInfection and mortality were not observed during our experimental study. We observed the gross appearance in the control group daily after operation. On day 1, there were no obvious changes. Various degrees of epidermolysis appeared 2 to 3 days after surgery. At day 4, necrosis began to appear clearly in the distal portion of the skin flap, and 7 days after surgery, a necrotic area was clearly defined with apparent demarcation in all skin flaps.On day 7, a clear demarcation between the surviving and necrotic regions was observed in the skin flaps in the control and the experimental groups. The surviving region appeared soft, with a normal pink color. In contrast, the necrotic region appeared rigid and had a dark color. The mean percentage of survival of flaps was 48±4.8%, 48±4.1%, and 82±4.9%, respectively. There was no statistically significant difference between the mean survival rates of the control group and group 2. The mean survival rate of group 3 was significantly higher than that of control group and group 2 (p
Benzer Tezler
- Resveratrolün sıçan hipokampus sinaptik plastisitesi üzerindeki etkilerinin immunohistokimyasal ve stereolojik yöntemlerle değerlendirilmesi
Evaluation of the effects of resveratrol on synaptic plasticity in rat hippocampus by immunohistochemical and stereological methods
MUSTAFA AYDINLIOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Histoloji ve EmbriyolojiVan Yüzüncü Yıl ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MURAT ÇETİN RAĞBETLİ
- Deneysel PKOS modelinde metformin ve resveratrolün sıçan ovaryumu üzerindeki etkilerinin farklı yöntemlerle incelenmesi
Examination of resveratrol and metformin's effects on rat ovary in an experimental PCOS model via different methods
SELENAY HÜMEYRA FURAT RENÇBER
Yüksek Lisans
Türkçe
2016
Histoloji ve EmbriyolojiKocaeli ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATMA SÜREYYA CEYLAN
DOÇ. DR. EMİNE ELİF GÜZEL MEYDANLI
- Fruktoz ve streptozotocin ile oluşturulan diyabetik sıçan modelinde resveratrolün karaciğer hasarı ve ferroptoz üzerine etkileri
The effects of resveratrol on liver damage and ferroptosis in fructose and streptozotocin-induced diabetic model
MAHSA HOSEİNİ
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Biyolojiİstanbul Üniversitesi-CerrahpaşaTıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİ NUR TURGUT ULUTİN
DOÇ. DR. FATMA KAYA DAĞISTANLI
- Deneysel sıçan hiperokzalüri modelinde kuersetin ve resveratrolün koruyucu etkileri
The preventive effects of quercetin and resveratrol in experimental rat hyperoxaluria model
SEDAT YUNUSOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
ÜrolojiSüleyman Demirel ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. TAYLAN OKSAY
- Sıçan retinal ven oklüzyonu modelinde resveratrolün nöroprotektif etkisi
The neuroprotective effect of resveratrol in the rat retinal vein occlusion model
EBRU NEVİN ÇETİN
Doktora
Türkçe
2023
Göz HastalıklarıPamukkale ÜniversitesiSinirbilimler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ESAT ADIGÜZEL