Geri Dön

İslam hukuk biliminde lafzın delaleti ve mantuk-mefhum ayrımına ilişkin tartışmalar

Indication of the word and the debates relating to mantuk-mafhum distinction in usul al-fiqh

  1. Tez No: 289482
  2. Yazar: AHMET MUHAMMET PEŞE
  3. Danışmanlar: PROF. DR. TALİP TÜRCAN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Din, Religion
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Süleyman Demirel Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 121

Özet

Bu araştırmada fıkıh usûlünün en temel konuları arasında yer alan lafzî yoruma başvurulduğunda karşılaşılan bazı temel problemler ve bu konudaki tartışmalar incelenmektedir. Öncelikle lafız, anlam, hüküm ve bu kavramlar arasındaki delâlet ilişkisinin ne olduğu ve usulcülerin bu konuda geliştirdikleri kavramların analizi hedeflenmektedir. Çalışmanın ana konusu, usulcülerin çoğunluğunun bu delâlet türleri ile elde edilen anlamları sınıflandırırken kullandıkları mantûk ve mefhûm kavramlarıdır.Bir lafzın doğrudan veya dolaylı olarak delâlet ettiği anlamlar sözde belirtilmiş olabileceği gibi sözde belirtilmemiş de olabilmektedir. Bunlardan ilkine mantûk, ikincisine ise mefhûm denmektedir. Bu iki kavram, bir delâlet çeşidi olarak değil, lafzın delâlet ettiği şeyin/medlûlün bir çeşidi olarak görülmelidir.Delâlet çeşitlerini sınıflandırırken esas alınan kriterler açısından, İslam hukukçuları arasında bir görüş birliği yoktur. Hanefîler, lafızdan elde edilen anlamları, konuşanın onu söylemekteki amacı ve kasdını göz önünde bulundurarak tasnife tabi tutarken, İslam hukukçularının çoğunluğu, önce anlamın sözde belirtilip belirtilmediğini daha sonra lafzın, anlamla olan ilişkisini (mutâbakat, tazammun veya iltizâm) esas almışlardır. Bu anlamlardan hangisinin mantûk ve hangisinin mefhûm olduğu konusunda da usulcüler arasında görüş ayrılıkları bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, Hanefîler ve mütekellimîn ekolü arasında mahiyetleri bakımından ortak olduğu zannedilen işâretin delâleti ve iktizânın delâleti gibi türlerin, birbiriyle tamamen örtüşmediği görülmektedir.Lafızların genellik niteliğinin tespit edilmesi aşamasında, nasların birbiriyle çelişmesi ve bunun sonucu olarak tahsîs veya nesh edilmesi gibi usûl problemlerinin çözümünde, mantûk-mefhûm ayrımından istifade edilmektedir. Bu konulardaki tartışmalarda söz konusu ayrımın önemi ortaya çıkmaktadır.

Özet (Çeviri)

This thesis examines some basic problems and debates on the subject of literal interpretation which is one of the most important issues of Usul al-Fiqh. Initially, it deals with investigating the definition of the words of the legal texts and their meanings, the verdict of the sharia and the relationship (delaleh) between word and meaning. At the same time, it also analyses related terms. The staple topic is however the term of mantûk and mefhûm which are used by the mutekellimun school when they classify the meanings that is deducted via literal interpretation methods.The meanings to which the words indicate directly or indirectly can be apparent/explicit or implied. First of them is mantuq and second is mafhum. Both terms should not be seen as a kind of semantic/delale, but as a kind of singnified/madlul.There is no agreement among the Islamic scholars in terms of the criteria on which they have based. While Hanefis classify the meaning that is deducted from the texts, according to teller?s aim and intent; usulists of mutekellimun school have different way. They have initially preferred a classification according to the meaning that is signified apparently or inapparently. Additionally they have taken into consideration the relationship between word and meaning (coincidence/mutabakat, inclusion/tadammun, implication/iltizam). There are different opinions about the question of ?which meaning is mantuq and which meaning is mafhum?? in classical books of Usul al-Fiqh. Apart from this there are some differentiations between two schools on some kinds which is considered as the same such as delale al-Iqtida (required meaning) and delale al-isharah (alluded meaning).The mantuq-mafhum distinction has been used by the scholars to find solutions for some problems of Usul al-Fiqh such as the process of determination of the word?s generality character, the contradiction (tearuz) between two legal texts (nusus), restriction (takhsis) and abrogation (naskh). Consequently it seems that this distinction is useful for interpretation of legal texts.

Benzer Tezler

  1. Vergi hukukunda mahkemelerin hukuk yaratma-kanun boşluğu doldurma yetkileri

    The authority of the courts for gap filling and judicial further development of law in tax law

    İDRİS HAKAN FURTUN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    HukukAnkara Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MUALLÂ ÖNCEL

  2. İslam hukukunda hükümlere etkisi bakımından mal kavramı

    The concept of property on account of the effects to the hukms

    BASRİ KARAGÖZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    DinSüleyman Demirel Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ÜNAL YERLİKAYA

  3. Hukukta akıl yürütme yöntemi olarak kıyas (analoji)

    Analogy as legal reasoning

    FUAT ALTUNTAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    HukukErzincan Binali Yıldırım Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SURURİ AKTAŞ

  4. Karşılaştırmalı olarak islam siyasi düşüncesinde otorite kavramı

    Başlık çevirisi yok

    HALUK ALKAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Siyasal Bilimlerİstanbul Üniversitesi

    Siyaset ve Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET NİYAZİ ÖKTEM

  5. Fakihlerin tedaviye bakışı ve fetvâda tıbbî bilginin yeri

    Faqihs' view of treatment and the perspective of medical knowledge in fatwa

    MUKADDES DURAK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Dinİstanbul 29 Mayıs Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ HATİCE BOYNUKALIN ŞENKARDEŞLER