Geri Dön

Goethes Faust-aus der sicht einer Türkischen Germanistin

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 31763
  2. Yazar: NİLGÜN FIRAT
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ŞARA SAYIN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Alman Dili ve Edebiyatı, German Linguistics and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1994
  8. Dil: Almanca
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Alman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 45

Özet

ÖZET Bu tezin amacı,“Faust”hakkında yayınlanmış olan sayısız makale ve eleştirilerin bir özetini vennek değildir. Asıl amaç, konuya bir Türk okurun kimliği ile yaklaşmak ve eserde bugün de çarpıcı ve güncel olan kimi konulara yeni bir bakış açısı ile eğilmektir. Türk toplumunun gerçeklerinden yola çıkarak, özellikle“eğitim”ve“kimlik arayışı”temaları irdelenmektedir. Türk toplumunun en temel sorunlanndan biri olan eğitim sorunu, Goethe'nin eserinde de ele alınmış ve birinci bölümün önemli bir konusu haline gelmiştir. Faustun bilim ve eğitim alanındaki tatminsizliği onu yeni arayışlara sürükler. Mephisto'nun yardımı ile bilimi ve üniversiteyi terk edip, dünyayı ve tabiatı keşfetmek ister, zira asistanı Wagner'in tersine o, ezbere bilgilerin ve basit taklitlerin insanlara fayda sağlamayacağına inanır. Faust yaratıcı ve topluma faydalı olmak ister, ancak kitaplardan edindiği bilgiler buna yeterli değildir. Üniversiteyi ve eğitim sisteminin baskıcılığını eleştirir, hatta genç bir öğrenciyi Mephisto'nun aracılığı ile eğitimden tümü ile soğutmaya çalışır. Goethe'nin eleştirisi, Türkiye'nin kimi gerçeklerini de çarpıcı bir şekilde yansıtmaktadır. Baskıcı ve yaratıcılıktan yoksun bir zihniyet sonucunda, ezberci ve taklitçi öğrenciler yetiştirilmektedir. Dolayısıyla bilim ve kültür alanlarında da Türkiye'de önemli adımlar anlamamıştır. Bunun nedeni olarak 12.yy.'dan çağımıza dek süregelen, geleneksel bir eğitim anlayışı gösterilebilir. İslam dünyasının 10.-12. yüzyıllar arasında çok önemli ilerlemeler kayıt etmiş olmasına karşın, Selçuklular devrinde başlayan ve Osmanlı'da tümü ile dejenere olup önemini yitiren medrese sistemi, öğretmen odaklı ve ezberci bir eğitim anlayışım yaygınlaşurmıştir. Özellikle Osmanlı'nın son dönemlerinde medrese eğitimi çıkar davalarına alet olduğundan eğitim, niteliğini iyice kaybetmiştir. Tarihsel sebeblerden bir diğeri ise, eğitimin yeterince yaygmlaşnnlmaması, ki bu sorun günümüze dek devam etmektedir. Batı toplumlarında, ilk eğitim faliyetleri kilise tarafından başlatılmıştır. Ancak ortaçağların başlarında görünen bir eğitim seferberlği ile okur-yazarhk geniş kitlelere yayılmış ve toplumların temel uğraşları haline gelmiştir. Eğitim, kilisenin tekeli olmaktan çıkıp, ll.yy.'da kurulmaya başlayan üniversitelerde hür ve baskı alunda kalmaksızın gelişmiştir. Ancak, kiliseye aykırı düşmek istemeyen bilim adamları zamanla rasyonel düşünce ve dinsel inancı bağdaştırcak felsefeler gehştirmiştir. Oysa İslam dünyasında dini baskılar sonucunda din-bilim zıtlaşmaları yaşanmamıştır. Eleştiriler ve devrim çabalan sonuç vermemiştir. 41Türkiye bilim alanında batının çok gerisinde kalmıştır. Ancak batıda da çeşitli sorunlar yaşanmaktadır. Bilimin son zamanlarda özellikle teknolojiye hizmet etmesi ile, bilim adamlarının sorumluluğu ve asıl amaçlan tekrar tartışma konusu olmuştur. Uzmanlık alanlarının giderek daraldığı bir süreçte, dünyayı ve gelişmeleri bir bütün olarak görme yetisi yok olmak üzeredir. Oysa insanların kişilikleri ve dünyanın ekolojik dengesi açısından bu bütünlük son derece önemlidir. Aynı sorunları Faust'da yaşamaktadır ve tabiatı bütünlüğü ile kavramak en büyük arzularından biridir. Tezin ikinci bölümünde, Faustun çelişkili kişiliği ve davranışları incelenerek, kimlik arayışı içinde olan günümüz insanına benzerlikleri belirlenmeğe çalışılmaktadır. Gretchen ile olan ilişkisinde işlediği hatalar ve günahlar, Faustun bütün ahlak ve toplun kurallarına karşın, şahsi tatmin ve inançlarına öncelik tanıdığını gösterir. Bu tutum, Türkiye'deki gibi, bireyselliğin ve kişisel haklan henüz belirlenmemiş bir toplum için oldukça modern ve devrimcidir. Goethe'nin kahramanı belki affedilemez kötülükler işliyor, ancak çoğu kez de toplumun zayıf noktalarım görüp eleştiriyor, örneğin Gretchen'in kalıplaşmış inanç kurallan veya ağabeyi Valentin'in katı yargılarını. Goethe'nin yargılamaktan ve basit bir siyah-beyaz ikilemi içerisinde doğru ve yanlışı göstermekten kaçındığı gözlenmektedir. Fausfu incelerken, anlayış ve hoşgörünün insan doğasını algılamaktaki önemini görmek mümkündür. Goethe'nin eseri, değişen değerlerin ve tabiatın olduklan gibi kabul edilmesini savunur, zira“Dauer im Wechsel”adlı şiirinde de belirtildiği gibi doğada değişmeyen tek şey değişkenliktir. Bu iletisi ile de“Faust”her zaman güncelliğini ve bütün toplumlar için geçerliliğini koruyacaktır. 42

Özet (Çeviri)

SCHLUSSWORT Die in dieser Arbeit behandelten Themen - die Kritik an Wissenschaft und Bildungswesen, sowie die Identitâtssuche des modernen Menschen- stellen nur zwei der zahlreichen Themenbereiche dar, die in“Faust”angesprochen werden.“Faust”ist in vielen Aspekten noch immer ein 'modemer1 Klassiker, der sogar aus dem spezifîsch törkischen Blickwinkel seinen Lesern viel zu vermitteln hat. Da das Problem des Lernens und auch Lehrens in der Türkei, einem Land mit einer stândig anwachsenden Schülerzahl, ein dringendes und ungelöstes Problem bleibt, wurde dieser Aspekt des Dramas im Nâberen behandelt. Ausgehend von der Schülerszene und der Kritik an Wagners Studienmethoden, wurde versucht, Parallelen zum heutigen Bildungsstand und -wesen in der Türkei zu Ziehen. Die mangelnde Kreativitât und das geringe Interesse der Schüler an Forschungsarbeiten wurde zum Teil auf die traditionell überlieferten Lehrmethoden der Medresen aus dem 14.-18. Jahrhundert zurückgeführt. Denn auch heute ist die schulische Ausbildung noch immer stark lehrerorientiert und fragt auswendig gelerntes Wissen ab. Vom Standpunkt der Wissenschaftskritik ist Goethes Dichtung, trotz der vergangenen Jahrhunderte und des enormen Fortschritts der Moderne, noch immer gultig. Sein Bestreben, die Natur in ihrer Gesamtheit zu betrachten und bestimmte Phânomene in einen Kontext einzuordnen, bleibt auch fur die heutige Wissenschaft ein Ziel, das angestrebt werden muB. Denn durch eine zunehmende Spezialisierung in alien Lebensbereichen scheint heute der ÜberbHck über die Zusammenhânge verloren zu sein. Aber in Anbetracht der ekologischen Gefâhrdung der Welt, wird das Denken in gröfieren Zusammenhângen immer notwendiger. Das moderne des zweiten Teilaspekts der Arbeit gründet auf der Erkenntnis, daB Goethe nicht in simplen Gegensâtzen von schwarz oder weiB denkt. Anhand des widerspruchhchen Charakters der Faust-Figur wurde gezeigt, daB herkömmliche Denkmuster in Frage gestellt werden, wenn es um festgelegte Normen oder Konventionen geht. Dies ist besonders interessant fur den türkischen Leser, der sich noch immer mit einseitigen Denkmustem konfrontiert sieht. So macht sich Faust zwar vieler Sünden schuldig ( insbesondere in seiner Liebe zu Gretchen ), wird aber dennoch der Gnade Gottes mâchtig. Im Prolog zum Drama stellt der Herr fest“Es irrt der Mensch solang er strebt”(V.317), und dieses Streben und Irren bleibt ein zeitloses Merkmal der menschlichen Natur. 39Audi wenn sich Zeit und Umstânde ândern, bleiben doch bestimmte Wesenszuge gleich, die sich in verschiedenen Kulturen anders, aber doch âhnlich, wiederspiegeln. Dieses T)auer im Wechsel'-Thema zieht sich leitmotivisch durch Goethes Werk und soil im AbschluB dieser Arbeit mit einem Zitat aus Goethes gleichnamigen Gedicht noch einmal dargestellt werden: Hİelte diesen frühen Segen, Ach, nur eine Stunde fest! Aber vollen Blütenregen Schüttelt schon dei laue West Soil ich mich des Grünen freuen Dem ich Schatten erst verdankt? Bald wird Sturm audi das zerstreuen, Wenn es falb im Herbst geschwankt 40

Benzer Tezler

  1. 1900-1983 yılları arasında Türkçe'de Goethe ve Faust tercümeleri üzerinde bir inceleme

    Başlık çevirisi yok

    NEDRET PINAR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1984

    Dilbilimİstanbul Üniversitesi

    Yeni Türk Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MEHMET KAPLAN

  2. Peyami Safa'nın ve Hermann Hesse'nin eserlerinde kutupluluk

    Başlık çevirisi yok

    AYTEN DOĞU GENÇ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1989

    DilbilimAnkara Üniversitesi

    Alman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. GÜRSEL AYTAÇ

  3. Johann Wolfgang Von Goethe'nin Faust adlı oyununun çağdaş bir meddah performansı olarak uygulanması ve sahnelenmesi

    Adapting and staging Johann Wolfgang Von Goethe's Faust as a contemporary meddah peformance

    ULUÇ ESEN

    Sanatta Yeterlik

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Sahne ve Görüntü SanatlarıAnadolu Üniversitesi

    Tiyatro Ana Sanat Dalı

    PROF. EROL İPEKLİ

  4. Batı ve Türk sinemasında 'Faust' konusunun alımlaması: Atıf Yılmaz'ın 'Arkadaşım Şeytan' ve Taylor Hackford'un 'Şeytanın Avukatı' adlı filmleri üzerine bir inceleme

    The reception of the theme of 'Faust' in western and Turkish cinema: A research in Atıf Yılmaz's 'Arkadaşım Şeytan' and Taylor Hackford's 'The Devil's Advocate'

    FATİH REHBER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Karşılaştırmalı EdebiyatDokuz Eylül Üniversitesi

    Karşılaştırmalı Edebiyat Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HÜLYA KAYA

  5. J. W. v. Goethe'nin Faust eserinde geçen 'Flohlıed' ve 'Der Könıg ın Thule' baladlarından bestelenmiş liedlerin şiir müzik ilişkisi açısından incelenmesi

    Analysing the lieds composed from the ballads 'Flohlied' and 'Der König in Thule' in Goethe's Faust in terms of poetry - music relationship

    GÖRKEM TURAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    MüzikBaşkent Üniversitesi

    Sahne Sanatları Ana Sanat Dalı

    PROF. AYŞE GÜLÜM ÖTENEL