The treatment of official history in the context of magical realism: Salman Rushdie's The Moor's Last Sigh and The Enchantress of Florence
Büyülü gerçekçilik bağlamında resmi tarihin ele alınışı: Salman Rushdie'nin Mağribinin Son İç Çekişi ve Floransa Büyücüsü eserleri
- Tez No: 319407
- Danışmanlar: DOÇ. DR. AYTÜL ÖZÜM
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: İngiliz Dili ve Edebiyatı, English Linguistics and Literature
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2012
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: İngiliz Dili ve Edebiyatı Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 130
Özet
Bu tez büyülü gerçekçilik çerçevesinde resmi tarihin ele alınışını, Salman Rushdie'nin Mağribinin Son İç Çekişi (1995) ve Floransa Büyücüsü (2008) eserlerine referansla değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Genelde büyülü gerçekçilik tarzında kaleme alınan Rushdie'nin romanları, büyülü gerçekçilik tarzının hiyerarşi ve ikiliklere karşı çıkması nedeniyle hem sömürge sonrası dönem hem de postmodern bakış açılarıyla incelenebilir. Büyülü gerçekçilik - gerçek ve gerçek ötesi sınırını geçerek- farklı gerçeklikleri ve bakış açılarını açığa çıkardığı için Rushdie büyülü gerçekçiliği resmi tarihin otoritesini yok ederek; mitler, batıl inançlar, efsaneler ve metafizik karakterlerle iç içe geçmiş kişisel tarihleri anlatma amacıyla kulanmaktadır. Tarih, büyülü hikayelerle tekrar anlatılırken, Rushdie hem tarih yazımının kurgusal doğasına dikkat çeker hem de tarihin bir büyük anlatı olarak güvenirliliğini sorgular.Beş bölümden oluşan bu tez, Rushdie'nin özellikle postmodern amaç doğrultusunda büyülü gerçekçiliği nasıl kullandığını analiz etmeyi amaçlamaktadır. Giriş bölümü, büyülü gerçekçiliğin gelişimiyle onun sömürge sonrası edebiyat ve postmodern edebiyattaki kullanımına değinmektedir. Birinci Bölüm, Rushdie'nin yazarlık kariyerini ve tarih yazımı hakkındaki görüşlerini mercek altına alır. İkinci Bölüm; özellikle Rushdie'nin tarihle oynayışına, insanın grotesk doğasına dikkat çekmek için fantastik ögeleri kullanışına ve tarihle ilgili kurgusal metinlerine odaklanarak, Mağribinin Son İç Çekişi'ni incelemektedir. Üçüncü Bölüm; Rushdie'nin tarihi karakterlerine ve bu karakterlerin tarih yazım sürecindeki rollerine, tarihsel anlatılara karışan fantastik ögelere ve Rönesans döneminde büyünün yerine referans vererek, Floransa Büyücüsü eserinde büyülü gerçekçiliğin kullanımını analiz etmektedir. Sonuç bölümünde ise, iki romanın karşılaştırılması yapılmakta ve bu iki romanda Rushdie'nin büyülü gerçekçiliği kullanma amacındaki farklılıklara dikkat çekilmektedir.
Özet (Çeviri)
This M.A. dissertation aims to study the treatment of official history in the context of magical realism with reference to Salman Rushdie?s The Moor?s Last Sigh (1995) and The Enchantress of Florence (2008). Rushdie?s fictions which are mostly written in the mode of magical realism can be studied both from post-colonial and postmodern perspectives due to the mode?s challenge against hierarchies and binary oppositions. Since magical realism aims to unveil different realities and perspectives by transgressing the boundary between the fact and the fantasy, Rushdie makes use of the mode to undermine the authority of official history and to introduce individual histories which are intermingled with myths, superstitions, legends and metaphysical characters. As history is retold together with magical stories, Rushdie both highlights the fictional nature of history writing and questions the reliability of history as a grand narrative.Composed of five chapters, this thesis attempts to analyse Rushdie?s use of magical realism mainly for postmodern purposes. The Introduction part concentrates on the development of magical realism as well as its post-colonial and postmodern characteristics. The First Chapter scrutinizes Rushdie?s career as a writer and his specific views about history writing. The Second Chapter is an analysis of The Moor?s Last Sigh with a special focus on Rushdie?s play with history, his use of magic to point out the grotesque nature of man and his fictional sources of history. The Third Chapter analyses the use of magical realism in The Enchantress of Florence by exploring Rushdie?s historical characters and their role in history writing process, the inclusion of magic into historical accounts and the place of magic during the Renaissance period. The Conclusion compares and contrasts these two novels, and draws attention to Rushdie?s different purposes of using magical realism in these two distinctive novels.
Benzer Tezler
- Le rapport des droits de l'homme au politique: Lefort et Rancière
İnsan haklarının politik-olan bağlantısı: Lefort ve Rancière
EYLEM YOLSAL MURTEZA
Doktora
Fransızca
2022
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİYE KARABÜK KOVANLIKAYA
- Türkiye'de 1 Mayısların düzenlenmesi ve yönetilmesi
The organization and governance of May days in Turkey / L'organisation et l'administration des 1er Mai en Turquie
ERHAN ÖZŞEKER
Doktora
Türkçe
2021
Siyasal BilimlerGalatasaray ÜniversitesiSiyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BİROL CAYMAZ
- XXI. yüzyılda dünyada ve Türkiye'de düzensiz göçler
Irregular migration movements in the world and Turkey in the 21st century
AYFER KARAHAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
SosyolojiHatay Mustafa Kemal ÜniversitesiGöç Araştırmaları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İSA KALAYCI
- Zihinsel yetersizlik tanılı 4-18 yaş arasındaki hastaların özgeçmiş, soygeçmiş, klinik özellikler ve yaşam kaliteleri açısından değerlendirilmesi
The evaluation of 4-18 years old patients with intellectual disability in terms of medical history, familial history, clinical features and quality of life
GAMZE YÜKSEL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
PsikiyatriEge ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SEZEN KÖSE
- Beaux Arts kökenli bir mimar olarak Alexandre Vallaury'nin meslek pratiği ve eğitimciliği açısından kariyerinin irdelenmesi
Alexandre Vallaury, an architect with Beaux Arts background : His career as an architect and a professor
SEDA KULA SAY