Geri Dön

Kardiyak kateterizasyon sonrası gelişen femoral psödoanevrizmaların ultrasonografik kompresyon yöntemiyle kapatma işlemi sonrasındaki kısa ve orta dönem sonuçları

Short and intermediate term results of ultrasonograhpy-guided compression therapy in pseudoaneurysms of post-cardiac catheterization

  1. Tez No: 324057
  2. Yazar: FAYSAL ŞAYLIK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SERDAR SEVİMLİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Psödoanevrizma, ultrasonografi eşliğinde kompresyon, kardiak girişim, Pseudoaneurysm, ultrasonography guided compression, cardiac intervention
  7. Yıl: 2012
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Atatürk Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 74

Özet

Giriş: Son zamanlarda kardiyak tanısal ve girişimsel işlemlerin sıklığı artmıştır. Ve femoral arter yoluyla yapılan bu işlemlerden sonra psödoanevrizma gelişimi sıktır. Psödoanevrizmaların tedavisinde, manuel kompresyon, USG aracılı kompresyon, trombin enjeksiyonu ve cerrahi girişim ile kapama kullanılmaktadır. USG aracılı kompresyon ile psödoanevrizma kapaması cerrahiye alternatif tedavi olarak öne sürülmektedir. Bu nedenle, biz bu calışmada psödoanevrizma gelişmiş hastalarda USG aracılı kompresyonun etkinliği ve güvenilirliğini test etmeyi amaçladık.Yöntem: Femoral arter yoluyla yapılan girişimlerden sonra psödoanevrizma gelişmiş olan 100 hasta retrospektif olarak çalışmaya dahil edildi. Bu hastaların tanıları (AKS, SAP, diğer) ve işlem tipleri (KAG, PKG, PMBV) not edildi. Hastaların klinik risk faktörleri ve antropometrik özellikleri kaydedildi. Tüm hastaların USG kayıtları, psödoanevrizmanın çapı, lobül sayısı ve boyun uzunluğu ile eni açısından incelendi. USG probu ile psödoanevrizma kesesi boyununa tromboze olana kadar bası uygulandı. Bası süresi not edildi. İlk bası ile kapanmayan hastalara ikinci ve üçüncü kez bası uygulandı.Bulgular:Hastaların ortalama yaşları 61.9±12.6 ve hastaların %48´i kadın, %52´si erkekti. Çalışma grubunun %69´u AKS, %25´i SAP, ve geri kalan %6´lık hasta grubu ise non-koroner girişim uygulanan hastalardan oluşmaktaydı. Bu hastaların %56´sına koroner anjiografi, %39´una perkütan koroner girişim ve %5´ine perkütan mitral balon valvuloplasti işlemi uygulanmıştı. Psödoanevrizmanın en geniş çaplarının ortalaması 30±9 mm, ortalama boyun uzunluğu 6.8±4.3 mm ve ortalama boyun genişliği 5±3.4 mm olarak ölçüldü. Bunların %45´inde psödoanevrizmanın en geniş çapı ?30 mm idi. Çalışmaya alınan 100 hastanın ilk yapılan USG kompresyonlarında (ortanca 38 dk´lık kompresyon süresi) %80 sinde başarılı kapanma izlenirken, %20 (20 hasta) hastada tam kapanma izlenmedi. Başarılı kapanma olmayan 20 hastaya yapılan ikinci USG kompresyonu (ortanca 40 dk´lık kompresyon süresi) sonucunda 12 hastada tam kapanma gerçekleşirken, 8 hastada tam kapanma yine sağlanamadı. Bu 8 hastaya üçüncü kez USG kompresyonu (ortanca 40 dk´lık kompresyon süresi) uygulandı ve 5 hastada tam kapanma sağlandı. Sonuçta, hasta popülasyonunun %3´ ünde (3 hasta) etkili USG kompresyonuna rağmen tam kapanma sağlanamazken, hastaların %97´sinde USG kompresyonu ile başarılı tam kapanma sağlanmıştır.Sonuç: Çalışma sonuçlarımız USG aracılı kompresyonun oldukça yüksek (%97) başarı oranına sahip bir tedavi yöntemi olduğunu ve cerrahinin yerini alabilecek bir tedavi seçeneği olabileceğini göstermektedir.

Özet (Çeviri)

Background: The diagnostic and interventional cardiac procedures have been used increasingly, recently. Also, the incidence of femoral pseudoanuerysm has been increased after these procedures. There are many treatment options for femoral pseudoanurysm such as manual compression, USG guided compression, thrombine injection and surgery. In previous studies, it has been suggested that USG guided compression may be an alternative treatment choice to surgery. Thus, we aimed to test the efficacy and safety of USG guided therapy in patients with femoral pseudoaneurysms.Methods: One hundred patients with PSA after diagnostic or interventional cardiac procedure were included in our study. The clinical presentations (ACS,SAP and others) and procedure types were noted. Clinical risk factors and anthropometric characteristics of the patients were noted. USG has been applied to detect the diameter of PSA, numbers of lobules, length and width of the PSA neck. Compression was applied with USG probe to the neck of PSA until thrombosis occurs. Compression time was noted. Second and third compression seance was applied if the first one unsuccesful.Results: Mean age of patients was 61.9±12.6 and 48% women, 52% men. Of the study population; 69% ACS, 25% SAP and remaining who have non-coronary interventional procedures. 56% of patients underwent to coronary angiography, 39% underwent to percutan coronary angioplasty and %5 underwent to percutaneous mitral balloon valvuloplasty. Mean of the largest diameter of PSA?s was 30±9 mm, mean length of PSA?s neck was 6.8±4.3 mm and mean width of PSA?s was 5±3.4 mm 45% of patients have PSA with diameter > 30 mm. PSA?s were succesfully closed 80% of patients who have admitted in the study at first compression seance (median 38 minute) but in 20% of patients the process failed. Second compression seance was applied on failed group and 12 patients were succesfully closed (median 40 minutes). But process failed in 8 patients again. Then the third compression seance was applied on these failed group and 5 of these patients were succesfully closed (mean 40 minutes). Finally USG guided compression therapy was succesfully applied on 97% of the patients group and failed at 3% of the patients.Conclusion: Our study results indicate that; USG guided compression therapy have a very high success rate and may be an alternative to surgery.

Benzer Tezler

  1. Kardiyak kateterizasyon ve/veya perkütan koroner girişim sonrası gelişen femoral pseudoanvrizma komplikasyonlarının belirteçleri

    Predictors of femoral pseudoaneurysm after cardiac catheterization and/or percutanous coronary intervention

    FATİH EROL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    KardiyolojiAtatürk Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ŞAKİR ARSLAN

  2. Çocuklarda kardiyak kateterizasyon sonrası gelişen trombotik komplikasyonların sıklığının, risk faktörlerinin ve prognozunun belirlenmesi

    Frequency of thrombotic complications in children after cardiac catheterization, determination of risk factors and prognosis

    ERDAL PAZAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    HematolojiAnkara Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ELİF İNCE

  3. Kardiyak kateterizasyon sonrası cerrahi gerektiren komplikasyonlar

    Requiring cardio-vascular surgery complications after percutaneous cardiac catheterization

    ZİYA YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiAtatürk Üniversitesi

    Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAHYA ÜNLÜ

  4. Aort koarktasyonu tanısı konulan hastalarda tedavide ne zaman transkateter, ne zaman cerrahi ya da ne zaman kombine tedavi yapalım?

    Whıch treatment modality is betterfor patıents wıth aortıc coarctatıon; transcatheter approach, surgery or combıned therapy?

    EMİR GÖKALP

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıErciyes Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ BAYKAN

  5. İyatrojenik ve travmatik vasküler lezyonların perkütan stent-graft uygulanımı ile tedavisi

    Treatment of iatrogenic and traumatic vascular lesions with percutaneous stent-graft placement

    ŞULE KOŞAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Radyoloji ve Nükleer TıpGazi Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERHAN T. ILGIT