Polietilen glikol ve Seprafilm'in ameliyat sonrası karın içi yapışıklıklar üzerine etkisi
Polyethylene glycol and Seprafilm'in effect on post-operative abdominal adhesions
- Tez No: 324387
- Danışmanlar: PROF. DR. MUSTAFA TURAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2012
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Cumhuriyet Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 56
Özet
Karın içi yapışıklıklar abdominal organları birbirine veya karın duvarına bağlayan fibröz bantlardır. Karın içindeki her türlü cerrahi girişim sonrası gelişebilirler. Bu yapışıklıklar aslında yara iyileşmesi'nin bir yan etkisidir. Karın içi yapışıklıklar hasta için morbidite ve bazen mortalite sebebi, sağlık sistemi için de mali yüktür. Karın içi operasyon geçiren hastalarda oluşan yapışıklıkların ortalama %64-97 arasında değiştiği, açık cerrahi girişimler sonrası bu oranın laparoskopik girişimlere oranla daha yüksek olduğu görülmüştür. Ameliyat sonrası dönemde karın içi yapışıklıkların önlenmesinde aralarında cerrahi teknik, kimyasal ilaçlar, bariyerler olmak üzere çok sayıda yöntem denenmiştir, ancak hiçbir yöntem yapışıklığı tam olarak ortadan kaldıramamıştırBu deneysel çalışmada karboksimetil selüloz ve hyaluronik asit içeren bioemilebilir membran (Seprafilm®), polietilen glikol polimerinden oluşan ve sıvı formlu (Coseal®) ve Serum Fizyolojik'in batın içi yapışıklıkları önlemedeki etkilerini görmek ve karşılaştırmak amaçlanmıştır.Bu çalışmada 21 adet Wistar-Albino tipi ratlar 7'şerli 3 gruba ayrıldı median laparatomi sonrası çekal abrasyon yapıldı. Serum Fizyolojik grubuna 2 ml SF, polietilen glikol grubuna 2 ml Coseal ve Seprafilm grubuna'da 2x2 cm'lik Seprafilm yerleştirilerek batınlar kapatıldı. Ameliyat sonrası 14. günde ratların batınları açıldı ve Nair sınıflaması, yapışıklık şiddeti sınıflaması ve yapışıklık yaygınlık sınıflamasına göre puanlar verilerek değerlendirme yapıldı. Karın içi yapışıklıklarda en fazla azalma Seprafilm ve Polietilen Glikol gruplarında gözlendi ve istatistiki olarak bu iki grup arasında farklılık yoktu.Sonuç olarak re-sternotomilerde ve kardiak re-operasyonlarda yapışıklık önleyici ve vasküler anastomoz koruyucu amaçlı kullanılan Polietilen Glikol polimeri (Coseal®) batın içi yapışıklıkları azaltmak amaçlı da kullanılabileceği görüldü.
Özet (Çeviri)
Intra-abdominal adhesions are the fibrous bands that connect the abdominal organs to each other or to the abdominal wall. They may develop after any kind of interventions in abdomen. In fact, these adhesions are the side effects of wound healing. Intra-abdominal adhesions are the causes of morbidity and sometimes mortality, and also financial burden to the healthcare system. It is observed that the rate of adhesions variate approximately between 64-97% in patients who underwent intra-abdominal operations and the ratio is to be higher in open surgical procedure than those of the laparoscopic interventions. Several methods has been tested such as surgical techniques, chemical drugs, barriers to prevent postoperatively intraabdominal adhesion, but any of these methods could not eliminate the adhesions.In this experimental study, the aim was to compare the effect of preventing intra-abdominal adhesions of carboxymethylcellulose and biabsorbable membrane containing hyaluronic acid (Seprafilm®) and liquid form of consisting polyethylene glycol (Coseal®) and serum physiologic.In this experimental study, 21 Wistar- Albino rats which were divided in three groups, each group compose of 7 rats, were performed cecal abrasion after median laparatomy. 2 ml saline to the Serum Physiologic group, 2 ml Coseal to the polyethylene glycol group and Seprafilm 2x2 cm to the Seprafilm group were placed and then. The abdomens were closed. In post-operative 14? th day, the abdomens of rats were opened and the assesments were conducted as giving scores according to the Nair classification, the classification of adhesion severity and the classification of adhesion extensiveness. The maximum reduction of the intra-abdominal adhesions were observed in Seprafilm and polyethylene groups and statistically there was no difference between these two groups.Finally, polyethylene glycol polymer (Coseal) using for preventive purposes in re-sternotomy and cardiac re-operations can also be used to reduce the intra-abdominal adhesions.
Benzer Tezler
- Ameliyat sonrası karın içi yapışıklıkların önlenmesinde sodyum hyaluronat karboksimetilselüloz membran, polietilen glikol-lysine ve hyaluronik asitin etkinliğinin wistar albino tipi sıçanlarda yapılan deneysel çalışma ile araştırılması
Experimental study on wistar albino rats about comparison of efficiency of sodium hyaluronat carboxymethylcellulose membrane, polyethylenglycol-lysine, and hyaluronic acid on prevention of post-operative adhesions
ENGİN HATİPOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Genel Cerrahiİstanbul ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TARIK AKÇAL
- Farklı yapıdaki adezyon bariyerlerinin, deneysel ince barsak anastomozu üzerine olan etkileri
Evaluation of adhesion barriers in different forms in rat model of intestinal anastomosis
SADETTİN ENDER ÇUBUKÇU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2008
Çocuk CerrahisiSüleyman Demirel ÜniversitesiÇocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA ÇAĞRI SAVAŞ
- Evaluating the efficacy of polyethylene glycol and magnesium chloride as anti-freeze agents on the mechanical properties of clays subjected to freeze-thaw cycles
Polietilen glikol ve magnezyum klorürün antifriz maddeleri olarak donma-çözülme döngülerine maruz kalan killerin mekanik özellikleri üzerindeki etkinliğinin değerlendirilmesi
AMIN YEGANEH RIKHTEHGAR
Doktora
İngilizce
2024
İnşaat Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesiİnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ BERRAK TEYMÜR
- Polietilen glikol ve Hint yağı temelli şekil hafıza özelliği gösteren poliüretan filmlerin sentezi ve karakterizasyonu
Synthesis and characterization of polyethylene glycol and castor oil based-shape memory polyurethane films
MİREY BONFİL
Yüksek Lisans
Türkçe
2012
Kimya Mühendisliğiİstanbul Teknik ÜniversitesiKimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı
PROF. DR. F. SENİHA GÜNER
- Determination of total acid number in the optimization of oleate production by using fourier transform infrared spectroscopy and multivariate calibration
Fourier dönüşümlü kızılötesi spektroskopisi ve çok değişkenli kalibrasyon methodu kullanılarak oleate üretiminin optimizasyonunda toplam asit sayısının belirlenmesi
NİHAN TOYGAR
Yüksek Lisans
İngilizce
2019
Kimyaİzmir Yüksek Teknoloji EnstitüsüKimya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. DURMUŞ ÖZDEMİR