Üreteropelvik bileşke darlığı olgularında üriner biyolojik belirteçler dinamik böbrek sintigrafisinin yerini alabilir mi?
Can urinary biomarkers succeed diagnostic value of renal scintigraphy in patients with ureteropelvic junction disruption?
- Tez No: 406612
- Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖMER YILMAZ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Cerrahisi, Pediatric Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2015
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Celal Bayar Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 68
Özet
Giriş: Çalışmamızda üreteropelvik bileşke darlığı tanılı olgularda sintigrafik analize alternatif olarak kolay uygulanabilen, düşük maliyetlive daha az invaziv olan üriner belirteçlerin, obstrüksiyonu belirlemedeki geçerliliğinin gösterilmesi amaçlanmıştır.. Gereç ve Yöntem: Tek taraflı üreteropelvik bileşke darlığı tanısıyla takip edilen 39 olgu çalışmaya dahil edildi. Olgular dinamik böbrek sintigrafilerindeki diüretik yarılanma zamanlarına göre 2 gruba ayrıldı. Obstrüksiyon olan grupta 15, obstrüksiyon olmayan grupta 24 olgu mevcuttu. Hastalardan alınan spot idrar örneklerinde Systatin C, β2-mikroglobulin, KIM-1, MCP-1 ve NGAL analiz edildi. Üriner analizlerde rutin kullanımda olmamaları nedeniyle bu göstergelerin obstruksiyonlu olan ve olmayan olguları ayırt etme becerilerini ortaya koymak ve kesme değerleri konusunda fikir edinebilmek amacıyla belirteçlerin her biri için ROC eğrileri çizildi ve eğrilerin kırılma noktalarından elde edilen her bir kesme değeri için duyarlılık, seçicilik, pozitif ve negatif prediktif değerler elde edildi. Systatin C, β2-mikroglobulin ve MCP-1 eğrilerde 2 kırılma noktası göstermeleri üzerine bu moleküller için 2, kalan belirteçler için tek kesme değeri üzerinden sensitivite, spesifite, pozitif ve negatif prediktiviteler hesaplandı. Bulgular: Obstrüksiyon olan ve olmayan grupların idrarlarından çalışılan örneklerde belirteçlerin her bir kesme değeri için obstrüksiyonu belirlemede Sistatin C %80,0, β2 mikroglobulin %80,0, MCP-1 %86,7 ve Osteopontin %80,0 sensitivite göstermiştir. MCP-1 farklı kesme değerinde %73,3 sensitivite, %62,5 spesifite, β2-mikroglobulin farklı kesme değerinde %60,0 sensitivite, %83,3 spesifite göstermiştir. Sonuç: Obstrüksiyonu belirlemede üriner belirteçler arasından Systatin C, β2 mikroglobulin, MCP-1 ve osteopontin yüksek sensitiviteye sahiptir. Ancak Systatin C ve osteopontin'in spesifitesi, sensitivitenin yüksek olduğu kesme değerlerinde çok düşük bulunmuştur. Tüm bu belirteçler içerisinde üriner MCP-1 ve β2 mikroglobulin invaziv olmayan klinik tanı testi olarak gelecekte kullanım yeri bulabileceği kanısındayız.
Özet (Çeviri)
Introduction: The aim of this study is to evaluate the efficacy of urinary biomarkers as an easy to use, cost-effective and noninvasive alternative to renal scan for assessment of obstruction in patients with unilateral ureteropelvic junction disruption. Patients and Methods: The study included 39 patients diagnosed with unilateral ureteropelvic junction disruption. Patients were divided into 2 groups according to diuretic half-time in renal scan. There were 15 cases with obstruction, and 24 patients had non-obstructive dilatation. Cystatin C, β2-microglobulin, KIM-1, MCP-1, osteopontin and NGAL markers were analysed in urine samples. Hence the current data regarding the clinical usage of these markers is insufficient, ROC curves were formed to estimate cut-off values and detect marker's ability to distinguish obstruction. Two cut-off points were defined by ROC for Cystatin C, β2 microglobulin and MCP-1. Sensivity, specificity, positive and negative predictive values were obtained for each curve cut-off point. Results: Sensivity values to detect obstruction were 80% for Cystatin C, 80% for β2 microglobulin, 86,7% for MCP-1 and 80% for osteopontin. MCP-1 has obtained 73,3% sensivity, 62,5% specificity and β2 microglobulin has obtained 60% sensivity, 83,3% specificity in their second cut-off point. Conclusion: Cystatin C, β2-microglobulin and MCP-1 have high sensivity to assess obstruction. However, Cystatin-C and osteopontin have yielded lower specificities in the cut-off point with high sensitivity. Although it would be early to render a decision without the support of further clinical investigation, we believe MCP-1 and β2-microglobulin may have their appliction as non-invasive clinical tests in the future.
Benzer Tezler
- Konjenital üreteropelvik bileşke darlıklarında düz kas diferansiasyonunun postoperatif renal fonksiyon, obstrüksiyonun derecesi ve prognoz ile ilişkisinin değerlendirilmesi
Evaluation of the relation of smooth muscle differentiation with postoperative renal function, degree of obstruction and prognosis in congenital ureteropelvic junction stenosis
ŞENAY KURTULUŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Çocuk CerrahisiSağlık BakanlığıÇocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MÜNEVVER HOŞGÖR
- Üriner sistem patolojilerinde BT ürografinin tanı değeri
Diagnostic value of CTurography in urinary tract pathologies
AYDIN ASLAN
- Çocuklarda üreteropelvik bileşke darlığı nedeni ile opere edilen olgularda endikasyon , uygulanan cerrahi girişim ve sonuçların değerlendirilmesi
Retrospective evalution of endi̇cati̇ons, surgical treatment and rersults of children cases diagnosed with ureteropelvic junction obstruction
GÜNAY EKBERLİ AĞIRBAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Çocuk CerrahisiSağlık BakanlığıÇocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HÜSEYİN TUĞRUL TİRYAKİ
- Üreteropelvik bileşke darlıklarında ameliyat sonuçlarının değerlendirilmesi
Evaluation of operative results in ureteropelvic junction obstruction
SABRİ CANSARAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Çocuk CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞENUR CELAYİR
- Prenatal hidronefrozu olan yenidoğanlarda; üriner enfeksiyon riski ve profilaksinin yeri, hidronefrozun tabii seyri
The risk of urinary tract infection, necessisty of prophylaxis and natural outcome of hydronephrosis in newborns with prenatal hydronephrosis
ALİ İŞLEK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAkdeniz ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATMA AYFER GÜVEN