Geri Dön

Uluslararası hukukta self determinasyon hakkı ve hakkın ekonomik boyutu

Right to self determination and its economic dimension under international law

  1. Tez No: 422510
  2. Yazar: YAŞAR EHTİBARLI
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. SELCEN ERDAL
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Hukuk, Siyasal Bilimler, Uluslararası İlişkiler, Law, Political Science, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Selçuk Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 366

Özet

Self determinasyon hakkı, halkların uluslararası düzende kendi siyasi, hukuki ve ekonomik statülerini belirleme hakkı olarak anlaşılmaktadır. Ortaya çıktığı andan itibaren siyasi bir ilke işlevi yerine getirmiş ve birçok devletin parçalanmasında olduğu gibi birçok devletin de oluşmasında önemli rol oynamıştır. Birleşmiş Milletler Andlaşması'na girmesiyle, self determinasyon ilkesi, hem ilk kez bir uluslararası anlaşmada yer almış hem de hukuki nitelik kazanmıştır. Daha sonra, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen birçok kararda ve insan haklarına dair İkiz Sözleşmelerde yer alması, kavramın hukuki ağırlığını artırmıştır. Günümüzde, self determinasyon hakkı uluslararası hukukun genel ilkelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Akademik çalışmalarda, self determinasyon hakkının“dışsal”,“içsel”ve“ekonomik”boyutlarıyla ele alınması, hakkın; içsel self determinasyon, dışsal self determinasyon ve ekonomik self determinasyon şeklinde çeşitlendirilmesine yol açmıştır. Dışsal self determinasyon, halkların sömürgecilikten ve yabancı işgali ve boyunduruğundan kurtularak bağımsızlık elde etmesi veya herhangi bir devletle bütünleşmesi hakkı olarak kabul edilmektedir. İçsel self determinasyon ise, halkın demokratik yollarla belirlemiş olduğu temsili hükümet tarafından yönetilmesi ve halkı oluşturan farklı unsurların her türlü ayrımcılıktan korunması hakkı olarak anlaşılmaktadır. Ekonomik self determinasyon ise, halkın kendi topraklarında bulunan doğal kaynaklar ve zenginlikler üzerinde sürekli egemenlik hakkı ve ekonomik imkanların tamamının halkın refahı için kullanılması talebi olarak görülmektedir. Bir halkın gelişmesi ve kendi geleceğini belirlemesi yolunda, bu kadar geniş bir yelpazeye sahip olması ve çatısı altında hem hukuki hem siyasi hem de ekonomik ilkeler barındırması nedeniyle, self determinasyon hakkı“şemsiye”nitelikli bir hak olarak kabul edilmektedir.

Özet (Çeviri)

Self determination denotes the legal right of people to decide their own destiny in the international order. It has fulfilled a political principle from the moment it emerged and has played very crucial role in the collapse or formation of many states. With taking part into the UN Charter, principle of self determination was included in international treaty first time and gained legal qualification. Subsequently, adoption of several UN General Assembly resolutions on the protection of self determination as a right of peoples and confirmation of self determination as a human right by international covenants on human rights, increased the legal weight of the concept. Self determination is recognized as one of the general principles of contemporary international law. In academic works, the study of self determination with the dimensions of“external”,“internal”and“economic”, has led to the diversification of right; in the forms of external self determination, internal self determination and economic self determination. External self determination is recognized as the right of peoples to achieve independence or get into integration with any state, from colonialism and foreign occupation or alien subjugation. Internal self determination is understood as a right of peoples, to be governed by representative government determined with democratic channels and to be protected from all kinds of discrimination against different elements formating people. The economic self determination is seen as the right of permanent sovereignty over all natural resources and wealth and demand for use of all these economic opportunities for welfare of the people living on that territory.

Benzer Tezler

  1. İklim değişikliği nedeniyle devletlerin sorumluluğu

    State responsibility for climate change

    NESLİHAN ÖZKERİM GÜNER

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    HukukHacettepe Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ELİF UZUN

  2. Türkiye'de su hakkı

    The right to water in Turkey

    YILDIZ AKEL ÜNAL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERDOĞAN BÜLBÜL

  3. Inquiring the meaning of 'Peoples' under the right to self-determination: The case of Patani people in Southern Thailand

    Kendi kaderini tayin hakkı kapsamında 'Halklar'ın anlamının sorgulanması: Güney Tayland'daki Patani Halkı örneği

    AUZAİE BIN SHAMSUL MAARIF

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2024

    HukukKoç Üniversitesi

    Hukuk Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ IŞIL ARAL

  4. Kitle iletişim özgürlüğünün sınırı olarak Türk Hukukunda adil yargılanma hakkına karşı suçlar

    The offences against the right to a fair trial in Turkish Law as the restriction of freedom of mass communication

    DİLEK EKMEKÇİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Kamu Hukuku Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÜMİT KOCASAKAL

  5. Self determinasyon hakkı; insan hakları hukukunda güncel tartışmalar

    Self determination right; current debates in human rights law

    ABDURRAHMAN BALİC

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Hukukİstanbul Bilgi Üniversitesi

    Hukuk Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ALİŞAN ÇAPAN