Plasental hipoksi, anjiyogenezis ve oksidatif stresin değerlendirilmesi: Endoglin ve 8-hidroksi deoksi guanozin
Estimation of placental hypoxy, angiogenesis an oxidative stres: Endoglin and 8- HYDROXY deoxy guanosine
- Tez No: 429052
- Danışmanlar: PROF. DR. SABAHATTİN MUHTAROĞLU
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Biyokimya, Biochemistry
- Anahtar Kelimeler: Preeklampsi, iskemi modifiye albümin, 8-hidroksi deoksi guanozin, oksidatif stres, Preeclampsia, Isehemia modified albumin, 8-hyroxydeoxy guanosine, oxidative stress
- Yıl: 2016
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Erciyes Üniversitesi
- Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 106
Özet
Amaç: Preeklampsi, hipertansiyon ve proteinüri ile karakterize olan ve birçok organı etkileyebilen ciddi bir hastalıktır. Patogenezinde endotel disfonksiyonu ve oksidatif stresin önemli rol oynadığı belirtilmesine rağmen preeklampsiye yol açan mekanizmalar henüz tam olarak aydınlatılamamıştır. Bu çalışmanın amacı preeklamsi gelişiminde endotel disfonksiyonunun bir göstergesi olarak asimetrik dimetilarjinin (ADMA), oksidatif stresi yansıtan 8-hidroksi deoksiguanozin (8OHdG), antianjiyogenik faktör olarak bilinen endoglin (Eng) düzeylerini ve plasental iskeminin belirlenmesinde iskemi modifiye albümin (IMA)'in önemini araştırmak, aynı zamanda erken (şiddetli) ve geç başlangıçlı (ılımlı) preeklampsi arasında bu biyokimyasal parametreler açısından fark olup olmadığını belirlemektedir. Gereç ve yöntem: 34 preeklampsili gebe ve kontrol grubu olarak 35 sağlıklı gebe çalışmaya dahil edildi. Preeklampsili hastalar erken ve geç başlangıçlı olarak ayrıldı. ADMA, 8OHdG, Eng, IMA, oxidized LDL (oxLDL), small dense LDL-C (sdLDL-C) düzeyleri ve paraoxonaz 1 (PON1) aktivitesi ölçüldü. Bulgular: ADMA, 8OHdG, Eng, IMA, oxLDL ve sdLDL-C düzeyleri preeklampsi olan gebelerde kontrolden anlamlı olarak daha yüksekti. PON1 aktivitesi preeklampsi grubunda daha düşük olmasına rağmen, kontrol ve preeklampsi grupları arasında anlamlı fark bulunmadı. Preeklampsili hastalar erken ve geç başlangıçlı olarak ayrıldığında, erken başlangıçlı preeklampside Eng ve sdLDL-C düzeyleri daha yüksek, PON1 aktivitesi daha düşüktü, ancak istatiksel olarak anlamlı farklılık tespit edilmedi. ADMA düzeyleri erken başlangıçlı preeklampsi grubunda 8OHdG düzeyleri ile anlamlı olarak pozitif koreleydi. Sonuç: ADMA, 8OHdG, Eng, oxLDL ve sdLDL-C yüksekliğinin preeklampsi patogenezinde önemli rol oynadığı söylenebilir ve artmış IMA düzeyleri plasental iskeminin bir belirleyicisi olarak kullanılabilir. ADMA, 8OHdG arasında korelasyon, endotel disfonksiyonun oksidatif stresle ilişkili olabileceğini göstermektedir. Eng ve ADMA klinik belirtiler ortaya çıkmadan önce preeklampsili gebelerin erken tespitinde katkı sağlayabilir. Ayrıca, Eng erken ve geç başlangıçlı preeklampsi ayırımında yararlı olabilir, fakat kesin karara varabilmek için daha büyük hasta sayısının olduğu çalışmalar gereklidir. Tüm parametrelerin birlikte analiz edildiği bu çalışmanın preeklampsiye neden olan temel mekanizmaların anlaşılmasında literatüre katkı sağlayacağı inancındayız.
Özet (Çeviri)
Aim: Preeclampsia is a serious disease, characterized by hypertension and proteinuria and that can affect many organs. Although it has been reported that endothelial dysfunction and oxidative stress play an important role in its pathogenesis, the mechanisms leading to preeclampsia has not yet been fully elucidated. The aim of this study is to investigate the levels of asymmetric dimethylarginine (ADMA) as an indicator of endothelial dysfunction, 8-hydroxy deoxyguanosine (8OHdG) reflecting oxidative stress, the importance of ischemia modified albümin (IMA) in determining of placental ischemia and endoglin (Eng) known as antiangiogenic factor in the development of preeclampsia and also to evaluate whether there is any difference between early-onset and late-onset preeclampsia in terms of some biochemical parameters. Materials and methods: 34 pregnant women with preeclampsia and 35 healty pregnant women as a control group have placed in this study. The patients with preeclampsia was divided into as early-onset (severe) and late-onset (mild). The levels of ADMA, 8OHdG, IMA, Eng, oxidized LDL (oxLDL), small dense LDL-C (sdLDL-C) and paraoxonase 1 (PON1) activities were measured. Results: ADMA, 8OHdG, IMA, Eng, oxLDL and sdLDL leves were significantly higher in pregnant women with preeclampsia than those of controls. Although PON1 activity was lower in preeclampsia group, no significant difference was found between control and preeclampsia groups. When the patients with preeclampsia was divided into as early-onset and late-onset, Eng and sdLDL-C levels were higher, PON1 activity was lower in early-onset preeclampsia, but the statistically significant difference was not determined. The level of ADMA was positively correlated with the level of 8OHdG in early-onset preeclampsia group. Conclusion: It may be suggested that elevation of serum ADMA, Eng, 8OHdG, oxLDL and sdLDL-C levels may play significant role in preeclampsia pathogenesis and increased IMA levels may be used as a indicator of placental ischemia. The correlation between ADMA and 8OHdG indicates that endothelial disfunction might be related to oxidative stress. Eng and ADMA may contribute to the early detection of pregnant women with preeclampsia before clinical signs appear. Additionally, Eng may be useful in distinguishing of early and late onset preeclampsia, but in order to reach a definitive judgment, further studies with a larger number of subjects are necessary. We believe that this study, which analysed all these parameters together, may contribute to literatüre in understanding of the basic mechanisms causing preeclampsia.
Benzer Tezler
- Preeklampsi hastalarında, desidual mezenkimal stromal hücrelerde farklı şekilde anlatılan mRNA'ların validasyonu
Validation of differentially expressed mRNAs in decidual mesenchymal stromal cells on preeclampsia patients
MÜRÜVVET AKBUDAK
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Biyolojiİstanbul ÜniversitesiMoleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TUBA GÜNEL
- Preeklamptik gebeliklerde plasenta ve kandan elde edilen mezenkimal kök hücrelerde transkriptom analizi
Transcriptome analysis on mesenchymal stem cells derived from placenta and blood in preeclamptic pregnancies
ZEYNEP KUMRAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Genetikİstanbul ÜniversitesiMoleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TUBA GÜNEL
- Missed abortus ve istemli evokuasyon olgularının endometriumlarında proanjiyogenez molekül dağılımlarının karşılaştırılması
Comparıng of the dıstrıbutıon of molecular proangıogenıc factors ın endometrıum of mıssed abortıon and voluntary fırst trımester termınatıon cases
MURAT AFŞIN TURHAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Kadın Hastalıkları ve DoğumCelal Bayar ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HASAN TAYFUN ÖZÇAKIR
- Umbilikal ven iskemi modifiye albümin seviyelerinin intrauterin gelişme geriliği ile ilişkisi
Relationship of levels of the umbilical vein ischemia modified albumin between intrauterine growth restriction
OSMAN KARADENİZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Kadın Hastalıkları ve DoğumAkdeniz ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İNANÇ MENDİLCİOĞLU
- Tip 1 diabetes mellitus ve Gestasyonel diabetli gebe plasentalarının normal gebe plasentaları ile karşılaştırmalı olarak incelenmesi
Comparison of placentas from pregnanciesccomplicated by Type 1 DM and GDM with placentas fron uncomplicated pregnancies
SÜLEYMAN AKARSU
Doktora
Türkçe
2010
Histoloji ve EmbriyolojiGazi ÜniversitesiHistoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SUNA ÖMEROĞLU