Hazar Denizi'nin hukuki statüsü ve kıyıdaş ülkelerin görüşleri
Legal status of Caspian Sea and littoral states' opinions
- Tez No: 433669
- Danışmanlar: DOÇ. DR. İRFAN KAYA ÜLGER
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2016
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kocaeli Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 122
Özet
Hazar Denizi'nin 1991 öncesinde iki kıyıdaş ülkesi vardı: SSCB ve İran. Bu rakam, SSCB'nin dağılmasından sonra Azerbaycan, Türkmenistan ve Kazakistan'ın bağımsızlık kazanmasıyla beşe yükselmiştir. Bu çalışmada, BM Deniz Hukuku Sözleşmesine göre, Hazar Denizinin statüsü ve kıyıdaş devletlerin bu konudaki görüşleri ele alınmıştır.Bu çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Hazar coğrafyasının karakteristik özellikleri ve tarihi üzerinde durulmuş, ikinci bölümde BM Deniz Hukuku Sözleşmesine göre, Hazar denizinin statüsünün ne olabileceği kapsamlı olarak analiz edilmiştir. Üçüncü bölümde ise sahildar devletlerin ve bölge üzerinde nüfuz kullanan ABD, AB, Çin ve Türkiye gibi güçlerin Hazar Denizi hakkındaki görüşlerine yer verilmiştir. Sonuç olarak, Hazar denizine mücavir ülkeler arasında Hazar'ın statüsü hakkında görüşbirliği sağlanamamaktadır. Devletler, kısa vadeli ekonomik çıkarlarına öncelik vermek suretiyle kendilerine en fazla ekonomik yarar sağlayacak seçeneği tercih etmekte, zaman içerisinde görüşlerini değiştirebilmektedirler. Mevcut koşullarda tüm devletlerin mutabakatına dayanan bir anlaşma yapılması ihtimali düşük gözükmektedir. Bunun yerine devletler, kendilerine fayda sağlayacak iki veya üç taraflı anlaşmaları tercih etmektedirler. Deniz hukuku çok eski tarihlere dayanmasına rağmen, bunun bir anlaşma çerçevesine oturtulması 1958 yılında Deniz Hukuku Sözleşmesi ile mümkün olmuştur. Daha sonra uzun müzakerelerin ardından üzerinde mutabakat sağlanan metin 1992 yılında revize edilmiştir.. Bu sözleşme günümüzde yürürlükte olmasına rağmen deniz hukuku konusundaki tüm ihtilaflara çözüm ihtiva eden nitelikte değildir.. Sözleşmenin hazırlanmasına katkı sağlayan devletlerden bazıları nihaî metne taraf olmamıştır. Bu kategorideki ülkelerin arasında Türkiye de vardır. Bununla birlikte bu sözleşme ile karasuları, kıta sahanlığı, münhasır ekonomik bölge gibi kavramlar temel deniz hukuku kavramları tanımlanmış ve hukuki bir çerçeveye oturtulmuştur. Hazar havzasında mevcut enerji kaynakları ve bölgenin jeopolitik ekseni konunun çok daha farklı boyutlara uzanmasına sebepiyet vermektedir. Bu önemli konum sebebiyle beş kıyıdaş ülkenin her birinin sorunun çözümü için farklı görüşleri ortaya çıkmaktadır. Bu çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde bölge coğrafyası, tarihi ve mevcut enerji kaynakları hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümde Hukuki statünün hukuksal temelleri açıklanmış son bölümde ise kıyı devletlerinin savları incelenmiş, ABD, AB, Çin ve Türkiye'nin bölge hakkında politikaları açıklanmıştır. Sonuçta, bölge ülkelerinin her ne kadar devam eden bir çaba içerisinde olsa da ve bu yıl içerisinde çok taraflı bir anlaşmaya gidileceği umudu olsa da, gelişen gündemin Hazar görüşmelerini etkilediği görülmektedir. Bu sebeple yapılacak ikili ve üçlü anlaşmalarda oluşturulan“de facto”durumların bir müddet daha bölgede güncelliğini koruyacağı kanısına varılmıştır.
Özet (Çeviri)
The Caspian Sea has two littoral countries in the early 1991s; Union of Soviet Socialist Republics (USSR) and Iran. After the collapse of the Union of Soviet Socialist Republics and with the Azerbaijan, Turkmenistan and Kazakhstan's independence this number increased to five. In this study, according to the UN Convention on the Law of the Sea, the status of the Caspian Sea and the littoral states opinions on this subject are discussed. This study consists of three parts. Firstly, It has focused on the characteristics features and history of the Caspian region. Secondly, according to the UN Convention on the Law of the Sea what could be the status of the Caspian Sea has been analyzed comprehensively. Thirdly, it has expreesed the coastal states and US, EU, China and Turkey thoughts about Caspian Sea having intervention on the region. As a conclusion, the agreement can not be provided for the status of the Caspian Sea among the neighboring countries of Caspian Sea. States prefer options which allow them the maximum economic benefit by giving priority to short-term economic interests. They also can change their views in the course of the time. It is unlikely for an agreement based on the consensus of all states in the current circumstances. Instead of this, states prefer two or three-sided agreements which will provide more benifits for them. Although the Law of Sea has the history, framing the legal agreement took longstanding conferences by finalization in 1958 by the Convention on the Law of the Sea. Later in 1982, the text was modified. Even today, this agreement is still on place, it is not adequate to cover all the controversies of the law of sea. Some of the States, who participant of conference, were not agree for the final text. Turkey is also one of these states. However, by this convention, the definitions as Territorial Water, Continental Shelf and Exclusive Economic Zone were fit to legal frame. Energy sources and the geopolitical axis of the Caspian Region drove the topic in different dimensions. Because of this strategic location, each of the 5 littoral State has different approach to solve the problem. This thesis mainly consists of three parts. In the first chapter, were given information about geography, history and available energy sources. In the second part describes the legal foundations of the legal status and last part examined the arguments of the coastal states, and explained the US, EU, China and Turkey policies on Caspian. Ultimately, although the country of the region in the ongoing effort and hope to go to a multilateral agreement within this year, but it seems that the developing agenda affect Caspian negotiations. Therefore, bilateral and trilateral agreements, which created the“de facto”situation in the region, have concluded a while to remain up to date.
Benzer Tezler
- Küresel enerji odağı 'Hazar Denizi'nin' jeopolitik önemi
The geopolitical importance of 'Caspian Sea', the global energy focus
UMIDA ISLAMOVA
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
EnerjiMarmara ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MERAL BALCI
- Hazar enerji kaynakları paylaşımının İran-Rusya ekonomilerine etkisi
The impact of the distribution of caspian energy resources on the economy of Iran and Russia
LEILA CHEHREGHANI MONTAZER
Yüksek Lisans
Türkçe
2014
EkonomiHaliç ÜniversitesiUluslararası Ticaret ve İşletmecilik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. YAŞAR ONAY
- Hazar Denizi'nin hukuki statüsü ve Türk Dış Politikası
Legal status of the Caspian Sea and Turkish Foreign Policy
ABDULLAH BERK KURTOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Uluslararası İlişkilerİstanbul Arel ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. VOLKAN TATAR
- Hazar Denizi'nin statüsü sorununda Türkmenistan'nın tutumu
Başlık çevirisi yok
SAPARMURAT AKIYEV
Yüksek Lisans
Türkçe
2005
Uluslararası İlişkilerGazi ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. HAYDAR ÇAKMAK
- The Impact of Turkmen identity on Turkmen foreign policy
Başlık çevirisi yok
AHMET TUBA KURU
Yüksek Lisans
İngilizce
1999
Uluslararası İlişkilerFatih ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NADİR DEVLET