Geri Dön

Inflamatuvar bağırsak hastalığı tanısı alan hastalarda dokuda ve serumda MDA, tas , TLR-4 değerlerinin ölçümü ve tedavi sonrasındaki tedaviye yanıttaki değerlerinin karşılaştırılması.

Comparison of MDA , tas , TLR4 measurement and therapeutic response values in serum and tissue value in patients with inflammatory bowel disease.

  1. Tez No: 452561
  2. Yazar: FATMA ZOR ACAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. YÜCEL ÜSTÜNDAĞ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Gastroenteroloji, Gastroenterology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Bülent Ecevit Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 61

Özet

Çalışmamız Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Polikliniğine karın ağrısı, kanlı veya kansız ishal, kilo kaybı, bulantı, kusma sebebiyle başvuran hastalarla yapıldı. İleokolonoskopide IBH saptanan 22 Ülseratif kolit, 22 Crohn hastası olmak üzere toplam 44 hasta dahil edildi. Kontrol grubumuzu 22 sağlıklı erişkin olarak belirledik. Çalışmamız prospektif olarak gerçekleştirilmiştir. Daha önceden inflamatuvar bağırsak hastalığı için tedavi almış olan hastalar çalışmaya dahil edilmemiştir. Hastalardan tanı ve kontrolde kan, gayta örnekleri alındı. Ülseratif kolit hastalarında Truelove-Witts ve Mayo klinik aktivite indeksleri hesaplandı. Crohn hastalarında Crohn Aktivite indeksi hesaplandı. Tüm hastalarımız aktif dönemdeydi. Her hastanın ileokolonoskopisi yapıldı ve inflamasyonlu mukoza örnekleri ile sağlam doku örnekleri eş zamanlı olarak alındı. Çalışmamızda ilk amacımız fekal kalprotektinin; hastalık aktivitesini göstermedeki duyarlılık ve özgüllüğünü göstermeyi hedefledik. İkinci amacımız fekal kalprotektinin hastalık aktivitesi ve diğer bakılan parametrelerle ilişkisine baktık. Son olarak bakılan değerlerin aktivite tayini için invaziv işlemlerin yerini alabileceğini araştırdık. CBC, ESR, CRP, albümin, gayta mikrokopisi, serum doku TAS, MDA, TLR4 ölçümü yapıldı. Bu değerlerin birbirleriyle ilişkilerine, fekal kalprotektin ve hastalık aktivitesi ile ilişkilerine bakıldı. Crohn hastalarında tanı ve 3 ay sonraki kontrolde ölçülen ESR, CRP değişimi anlamlı bulundu. ÜK'de bu anlamlı değişime albümin de eklendi. Hastalarımızla sağlıklı kontrol grubumuzda serum doku TLR4, TAS, MDA değerleri karşılaştırıldı. Crohn hastalarında doku TLR4 ve doku MDA değişimi anlamlı bulundu. Ülseratif kolit grubumuzda serum TLR4 ve doku MDA değerinde anlamlı değişim saptandı. Ayrıca fekal kalprotektin seviyeleri ile hastalık aktiviteleri ile ilişkisine ve bu biyokimyasal değerler ile ilişkisine bakıldı. Crohn hastalarımızda CDAI ile fekal kalprotektin arasında pozitif yönlü kuvvetli korelasyon saptandı. (r=0,886 p=0,000). Ülseratif kolit de Mayo ve Truelove Witts ile fekal kalprotektin arasında pozitif yönde kuvvetli korelasyon saptandı. (Sırasıyla; r=0,958 p=0,000/ r=0,944 p=0,000). Hastalarınmızda fekal kalprotektin ve TLR4, TAS, MDA arasında anlamlı bir ilişki saptanmadı. Hem Crohn hastalarımızda hem de ülseratif kolit hastalarında fekal kalprotektin ve CRP, ESR arasında istatiksel anlamda bir ilişki bulundu. Bizim çalışmamızda da aktif hastalık bulguları varlığında fekal kalprotektin seviyesinin en yüksek seviyede iken, tedavi sonrası remisyonda olan tüm hastalarımızda ölçülen ortalama fekal kalprotektin değeri 50-100 ug/g bulunmuştur (p=0,001). Genel olarak fekal kalprotektin için 200 ug/g üstündeki değerler gastrointestinal sistemde inflamasyonlu aktif bir organik hastalığın varlığını gösterir. Bizim çalışmamızda fekal kalprotektinin aktif veya remisyonda İBH için ayırt edici cut-off değeri 260 ug/g olarak gelmiştir. Bu değer için, AUC (area under the curve): 0,850, 83-87 % CI, p=0,001 olarak gelmiştir. Özetle; çalışmamızdaki sonuçlarımızı değerlendirdiğimizde, fekal kalprotektin ülseratif kolit ve crohn hastalarında hastalık aktivasyonu belirlemede hatta; hastalığın takibinde fekal kalprotektin seviyelerinin monitorizasyonunun kullanılabileceğini düşünüyoruz.

Özet (Çeviri)

Our study was performed with patients who had abdominal pain, bloody or bloodless diarrhea, weigt loss, nausea, vomiting in the Bülent Ecevit University Faculty of Medicine Education Research Hospital Gastroenterology Polyclinic. 44 Patients were detected at the ileocolonoscope 22 with ulcerative colitis and 22 with Crohn's disease. We identified our control group as 22 healthy adults. Our study was conducted prospectively. Patients previously treated for inflammatory bowel disease were not included in the our study. Blood and stool specimens were taken from the patients for diagnosis and the control. Truelove-Witts and Mayo clinical activity indeces were calculated in patients with ulcerative colitis. Crohn activity index calculated in Crohn's patients. Our patients were in the active period. Samples of inflamed mucosa and intact tissue were taken simultaneously with ileocolonoscopic for each patient. We aimed to show the sensitivity and specificity of fecal calprotectin test for diagnosed disease aktivite. Our second aim was to compare the disease activity of fecal calprotectin and other observed parameters. Finally, we checked for the determination value of activity that could take the place of invasive procedures. CBC, ESR, CRP, albumin. stool microscopy, serum, tissue, TAS, MDA, TLR4 was a measurement. Relations between these values were examined with respect to fecal calprotectin and disease activity. ESR and CRP changes were significant in Crohn's patients. This meaningful change in the UC was also added to albümin. Serum, tissue TLR4, TAS, MDA values were compared in our healthy control group and our patients. We found that tissue TLR4 and MDA changes were significant in the Crohn's patients. In our ulcerative colitis group, serum TLR4 and tissue MDA values were significantly changed. In addition, fecal calprotectin levels were correlated with disease activities and these biochemical values. There was a positive positive correlation between CDAI and fecal calprotectin in our Crohn's disease. (r=0,886 p=0,000). A strong positive correlation was found between ulcerative colitis in Mayo, Truelove Witts with fecal calprotectin. (Respectively; r=0,958 p=0,000/ r=0,944 p=0,000). There was no significant relationship in our patients between fecal calprotectin and TLR4, TAS, MDA. There was a statistically significant relationship between fecal calprotectin and CRP, ESR in both our Crohn's disease and ulcerative colitis patients. In our study, the level of fecal calprotectin was highest in the presence of active disease findings, fecal calprotectin level measured in all patients remitted after treatment was found to be 50-100 μg / g. (p=0,001). In the gastrointestinal tract In general, values above 200 ug / g for fecal calprotectin indicate the presence of an inflammatory active organic disease. In our study, the distinctive cut-off value of fecal calprotectin was 260 μg / g for active or remnant IBD. For this value was AUC (area under the curve): 0,850, 83-87 % CI, p=0,001. In summary; When we evaluate our results in our study. Summary; we thought that determination in of disease activity and even in the follow-up of disease might be used to monitored of levels of fecal calprotectin for ulcerative colitis and Crohn disease.

Benzer Tezler

  1. Sitomegalovirüs koliti tanısı ve tedavisinde ülkemiz gastroenteroloji hekimlerinin esas aldığı klinik ve laboratuvar parametreler

    Clinical and laboratory parameters used by gastroenterology physicians in our country for the diagnosis and treatment of cytomegalovirus colitis

    CİHAN İVEDİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    GastroenterolojiKocaeli Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ ERKAN DUMAN

  2. İnflamatuvar bağırsak hastalığı'nda hepatobiliyer tutulum

    Hepatobiliary involvement in inflammatory bowel disease

    FIDAN NASRULLAYEVA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    GastroenterolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. HALE AKPINAR

  3. İnflamatuvar bağırsak hastalığı ile birlikte görülen karaciğer hastalıklarının belirlenmesinde, çocuklarda inflamatuvar bağırsak hastalığı tanısı sırasındaki alt ve GGT yüksekliğinin önemi

    The importance of the height of alt and GGT during the diagnosis in children in determining liver disease associated with inflammatory bowel disease

    KAAN YILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    GastroenterolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YEŞİM ÖZTÜRK

  4. İnflamatuar bağırsak hastalığı tanılı hastalarda spondiloartrit sıklığı, özellikleri ve seyrinin değerlendirilmesi

    Evaluation of the frequency, characteristics and course of spondyloarthritis in patients diagnosed with inflammatory bowel disease

    DUYGU ACER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    GastroenterolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERTUĞRUL KAYAÇETİN

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ALİ CAN KURTİPEK

    DR. ÖĞR. ÜYESİ İSMAİL DOĞAN

  5. İnflamatuvar bağırsak hastalığı olan çocuklarda büyümenin değerlendirilmesi

    Evaluation of growht in children with inflammatory bowel disease

    UĞUR ALTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıMarmara Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. DENİZ ERTEM ŞAHİNOĞLU