Geri Dön

Ratlarda deneysel monocrotalin toksikasyonu: Histopatolojik ve immunohistokimyasal incelemeler

Experimental monocrotaline toxication in rats: Histopathologic and immunohistochemical examinations

  1. Tez No: 455055
  2. Yazar: ŞEVKET SOYLU
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. AYDIN ÇEVİK
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Fırat Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

Bu çalışmada ratlarda monocrotalin ile oluşturulan deneysel toksikasyonda, histolojik ve immunohistokimyasal çalışmalar yapıldı. Monocrotalin pirolizidin alkaloitlerinin bir üyesi olup; pirolizidin alkaloit toksikasyonu çalışmalarında model olarak, yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Seksen adet erişkin erkek Wistar ırkı rat (120-200 gr.) periton içi uygulanan monocrotalin dozuna göre; 50 mg/kg (I.grup), 100 mg/kg (II. grup), 150 mg/kg (III. grup), 200 mg/kg (IV. grup) ve tek doz periton içi 1 ml serum fizyolojik uygulanan bir kontrol grubu olmak üzere toplam 5 gruba (her grupta 16 hayvan) ayrıldı. İnokulasyonu takiben 18. saatte her gruptan 6 hayvan, toplam 30 hayvan, 6. hafta sonunda ise geriye kalan hayvanlar ötenazi edildi ve aşağıda belirtilen sonuçlar elde edildi. 1. İnokulasyondan 18 saat sonra ötenazi edilen hayvanlarda tüm deneme gruplarında en dikkat çekici bulgu hepatosit apoptozisi oldu ve apoptotik hücre sayısının doza bağlı olarak artmış olduğu görüldü. Bu apoptotik hücrelerin en yaygın görüldüğü bölgeler ise periportal ve mid-zonal bölgeler idi. TUNEL boyama sonuçlarının, morfolojik bulgular ile tamamen uyumlu olduğu gözlendi. Diğer bulgular olarak, hafif dereceden orta dereceye kadar değişen sinuzoidal konjesyon, vakuoler dejenerasyon ve yağ dejenerasyonu kaydedildi. Dejeneratif değişiklikler tüm deney gruplarında orta dereceden, şiddetli seviyede yıkıma kadar değişen düzeylerde gözlendi. 2. Karaciğer dışındaki organlarda; renal, pulmoner, testiküler ve intestinal lezyonlar, 18. saat sonunda ötenazi edilen tüm deney grubu hayvanlarda minimal düzeyde gözlendi ya da lezyon görülmedi. 3. Deney grupları ve kontrol grubu arasında, 18. saatte ötenazi edilen hayvanların karaciğer kesitlerine yapılan proliferating cell nuclear antigen (PCNA) boyamalarında bir fark görülmedi. 4. Bax-Bcl-2 boyamalarında; yüksek doz ve orta seviyede doz uygulanan gruplarda, kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı farka rastlandı. 5. Altıncı hafta sonunda ötenazi edilen deneme grubu hayvanlarında; doza bağımlı, megalohepatositozis, safra kanalı proliferasyonu, post nekrotik ve kapsüler fibrozis ana bulgular olarak kaydedildi. En yüksek doz uygulanan grupta hepatosit çekirdeklerinde inklüzyon cisimciklerine rastlandı. 6. Biyokimyasal olarak plazma ALT ve AST seviyelerinin 18. saat sonunda tüm deneme grubu hayvanlarında, kontrol grubuna göre arttığı görüldü. Plazma GGT düzeylerinde ise 6. hafta sonunda ötenazi edilen deneme grubu hayvanlarında artış olduğu görüldü. Sonuç olarak periton içi monokrotalin uygulamasıyla, doz ile orantılı olarak karaciğerde apoptotik değişimlerin inokülasyon sonrası 18. saat sonu en yüksek değerlere ulaştığı, kronik olgularda ise apotozisin azaldığı ve antimitotik etki sonucu megalositozisin meydana geldiği ortaya konmuştur.

Özet (Çeviri)

Histopathological and immunohistochemical studies were performed in experimentally induced monocrotalin toxication in rats. Monocrotaline is a member of pyrrolozidin alkaloids (PAs) and has been widely used as a model for pyrrolizidine alkaloid toxication. Eighty adult, male Wistar rats (120-200gr.) were divided into 5 groups (16 animals in each group) in terms of intraperitoneal monocrotaline injection including 50 mg / kg (I. group), 100 mg / kg (II. group), 150 mg / kg (III. group), and 200 mg / kg (IV. group) monocrotalin. Fifth group was designed as control group and these animals were administrated single dose of intraperitoneal physilogical saline. Thirty and 50 animals were euthanized in 18 hours and 6 weeks at postinoculation, respectively. Accordingly, following results were obtained. 1. At the end of 18 hours; the most striking lesion was hepatocytic apoptosis which was present in all experimental group sand the number of apoptotic cells increased in a dose dependent manner. The most common location of these apoptotoic cells were periportal and mid-zonal areas. TUNEL staining was completely in agreement to morphologic findings. Other changes detected were mild to moderate sinusoidal congestion, vacuolar and fatty degeneration. The degenerative changes were moderate to severe and diffuse in distribution in all test groups. 2. The extra-hepatic changes including renal, pulmonary, testicular, splenic and intestinal were minimal to absent in all the experiment, groups at the end of 18 hours. 3. At the end of 18 hours; no difference was present in proliferating cell antigen nüclear (PCNA) staining among the test and control groups liveer sections. 4. In regard to; Bax/Bcl-2 staining, there was statistically difference between in highest and moderate dose goups in control group. 5. At the end of 6 th weeks; dose dependent megalohepatocytosis, bile duct proliferation, post necrotic and capsular fibrosis were the main finding detected. In highest dose group; scant intranuclear inclusion bodies were also present. 6. Biochemically; ALT and AST levels in plazma were increased in all dozed groups as comparedto control at the end of 18 hours. Whereas, GGT level was incresaed in test groups and the end of 6 weeks. In conlusion, apoptotic changes in liver reached the highest values at the end of 18 th hour post-inoculaotion with the intra peritoneal monocrotaline application in chronic cases, apoptosis was observed to decrease megalocytosis occured as a result of antimitotic effect.

Benzer Tezler

  1. Ratlarda deneysel sinüzitis modelinde rapid maksiller ekspansiyon (RME) ile sinüzitis arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi

    Evaluating relationship between rapid maxillar expansion and sinusitis in rat models with experimental sinusitis

    ESRA AĞAOĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Diş HekimliğiCumhuriyet Üniversitesi

    Ortodonti Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HASAN BABACAN

    DOÇ. DR. MEHMET TUZCU

  2. Ratlarda deneysel olarak oluşturulan defektlerdeki kemik iyileşmesine LED fototerapinin etkisinin değerlendirilmesi

    Evaluating of LED phototherapy effect to bone healing on experimental defects in rats

    MUSA KARTÖZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Diş HekimliğiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Ağız, Diş, Çene Hastalıkları ve Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TİMUÇİN BAYKUL

  3. Ratlarda deneysel pulpitis modelinde benfotiaminin antienflamatuvar ve antioksidan etkilerinin araştırılması

    Examination of benfotiamine's antiinflammatory and antioxidant effects in experimental pulpitis in rats

    EMRE ÇİÇEK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Diş HekimliğiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Endodonti Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BULEM ÜREYEN KAYA

    YRD. DOÇ. DR. HALİL AŞCI

  4. Ratlarda deneysel subaraknoid kanama ile oluşturulan serebral vazospazm etyopatogenezinde rol oynayan apopitozis ve lipid peroksidasyonunun önlenmesinde sildenafil'in rolü

    The effect of the sildenafil citrate on cerebral vasospasm and apoptosis following experimental subarachnoid hemorrhage in rats

    EMRE CEMAL GÖKCE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    NöroşirürjiBaşkent Üniversitesi

    Nöroşirürji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKAN HULUSİ CANER

  5. Ratlarda deneysel olarak oluşturulan osteoartrit tedavisinde intraartiküler botulinum toksin tip-a uygulamasının etkinliğinin araştırılması

    Investi-gation of the effi̇cacy of intra-articular botulinum toxin type-a application in the treatment of experi̇mentally induced osteoarthritis in rats

    TOLGA MERİÇ DÜMBEK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Veteriner HekimliğiAydın Adnan Menderes Üniversitesi

    Veterinerlik Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZEYNEP BOZKAN ÜNAL