Geri Dön

Yeni doğan servisinde down sendromu tanısı almış hastaların retrospektif olarak incelenmesi

A retrospecti̇ve study of patients diagnosed wi̇th down syndrome in neonatal ward

  1. Tez No: 455785
  2. Yazar: NİHAT MERMUTLUOĞLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET CELAL DEVECİOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Down Sendromu, prenatal tanı, konjenital malformasyon, Down Syndrome, prenatal diagnosis, congenital malformation
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dicle Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 59

Özet

Amaç: Down Sendrom?lu olguların klinik izlemleri, tiroid fonksiyonları, yenidoğan sorunları, enfeksiyon sıklığı, gastrointestinal problemleri ve konjenital kalp hastalıkları (KKH) prenatal tanı çalışmalarının etkinliğinin irdelenmesi amaçlanmıştır. Materyal Metod: Ocak 2000-Ocak 2010 yılları arasında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı yenidoğan servisinde Down Sendromu tanısıyla takip edilen 25 olgunun hastane kayıtları ve dosya verileri retrospektif olarak incelendi. Bulgular: Olguların 10?u kız (%40), 15?i erkek (%60), idi. Olgulardan %48?inin anne gebelik yaşı 35?ten küçük, %52?sinin anne gebelik yaşı 35 yıl ve üzerinde, ortalama anne gebelik yaşı 35,4 yıl olarak bulundu. Olguların tamamına kardiyolojik inceleme yapıldığı, %76?sının tiroid fonksiyonlarının çalışıldığı; Olgulardan16?sında (%64) KKH, 9?unda (%36) tiroid disfonksiyonu, 3?ünde (%12) gastrointestinal sistem anomalisi tespit edildiği belirlendi. Hastaneye yatırılarak izlenen olguların 16?sında (%64) odak ayrımı yapılmayan enfeksiyon, bu olguların %50?sinde akciğer enfeksiyonu belirlendi. Sonuç: Down Sendrom?lu çocukların literatüre uygun takiplerinin yapılmasına çalışılıyor olsa da, takiplerde ailelerden ve/veya kliniklerden kaynaklanan eksikliklerin olduğu tespit edildi. Down Sendrom?lu olguların yenidoğan döneminden itibaren takip edilmesi ve destek tedavileri ile morbiditenin olumlu yönde etkileneceği bilinen bir gerçek olsa da, prenatal tanı yöntemlerinin tüm gebeliklerde uygulanması ve major kongenital malformasyonlu fetüs saptanan gebeliklerin sonlandırılmasının gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Özet (Çeviri)

Objective: It is aimed to examine the effectiveness of prenetal diagnosis studies on clinical observation, thyroid functions, neonatal problems, infection intervals, gastro-intestinal problems and congenital heart diseases of cases with down syndrome. Material Method: Between the dates January 2000 and January 2010, hospital records and file data of 25 cases diagnosed with down syndrome were evaluated retrospectively in maternity ward of Dicle University Faculty of Medicine, Pediatry Department. Findings: Cases are consisted of 10 girls (%40) and 15 boys (%60). Mother gestational age is under 35 years-old in %48 of the cases and it is 35 and above in %52 of cases. Mean mother gestational age is found as 35,4. Cardiological examination was applied to all of the cases, tyroid functions of %76 were scrutinized. It is found that 16 of the cases (%64) have KKH, 9 (%36) have tyroid disfunction, 3 (%12) have gasto-intestinal system anomaly and 16 of the cases that hospitalized have odak ayrımı yapılmayan infection and %50 of the cases have pulmonary infection. Result: Although follow-up of the children with down syndrome is tried to be convenient to the literature, deficiencies, due to families and/or clinics, have been detected during the follow-ups. It is a well-known fact that morbidity is affected positively with continuance of following-up of the children with down syndrome from maternity period and with support treatments. However, it is decided that practicing of prenetal diagnosis methods in all gestations and terminating the pregnancy with major congenital malformation fetus prenatal are essential.

Benzer Tezler

  1. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 1993-1994 yıllarında doğan bebeklerde konjenital malformasyon sıklığının araştırılması

    Başlık çevirisi yok

    EMİN ÖZKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1995

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HASAN KOÇ

  2. Spinal anestezi uygulanan sezaryenlerde uterus büyüklüğünün hipotansiyona etkisi

    The effect of the size of the uterus to hypotension in caesarean sections performed with spinal anesthesia

    GÜLSÜM GÜLESER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Anestezi ve ReanimasyonAdnan Menderes Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BAKİYE UĞUR

  3. Erken Hristiyan ve ilk Bizans resim ve kabartma sanatında kaynak ve okullar (2 cilt)

    Sources and school of painting and sculpture during the early Christian and first Byzantine period

    AHMET MEHMET KİPMEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    PROF.DR. SEMRA GERMANER

  4. Mobil telefon kullanımına bağlı oluşan 900-1800 mhz radyo frekans dalgalarının meydana getirdiği elektromanyetik alanın iliak kanat kemik mineral yoğunluğuna etkisi

    The effect of electromagnetic fields on bone mineral density of iliac bone produced by 900-1800 mhz radio frequency waves dependent on cellular phone usage

    BEŞİR ANDAÇ AKSOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Ortopedi ve TravmatolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. NEVRES HÜRRİYET AYDOĞAN

  5. Siltli ve killi zeminlerin tekrarlı yükler altındaki davranışı

    The cyclic behavior of silty and clayey soils under cyclic loads

    MEHMET BARIŞ CAN ÜLKER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    İnşaat Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Zemin Mekaniği ve Geoteknik Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AYFER ERKEN