Geri Dön

Akut sellülit ve akut derin ven trombozu red cell distribution width (eritrosit dağılım genişliği) düzeyleri ile birbirinden ayrılabilir mi?

Cellulitis and deep vein thrombosis can be distinguished with red cell distribution width (RDW) levels from each other

  1. Tez No: 462396
  2. Yazar: SERDAR YAŞAR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ATIF BAYRAMOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İlk ve Acil Yardım, Emergency and First Aid
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Atatürk Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 78

Özet

Amaç: Amacımız hekimler için benzer şikâyet ve bulgulardan ötürü ikilemde kalınan alt ekstremite sellüliti ön tanısıyla hastanede yatan hastalarla, derin ven trombozu ön tanılı hastaların ayırımında RDW (Red Cell Distribution Width)'nin tanısal değerinin olup olmadığını araştırmaktır. Yöntem: Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine 2010 ile 2016 yılları arasında başvurmuş hastalar hastane bilgi sistemi üzerinden tarandı. Derin ven trombozu ön tanısı ile alt extremite venöz doppler ultrasonografi istenen 20466 hasta dan kayıtları tam olan 3225 hasta incelendi. Alt extremite doppler ultrasonografisinde derin venlerinde trombüs tespit edilen 275 hasta çalışmada derin ven trombozu grubuna dahil edildi. Sellülit hasta grubunda sellülit ön tanısıyla hastanede yatan 456 hasta tespit edildi. Dışlama kriterleri uygulandıktan sonra alt extremite venöz doppler ultrasonografisi ile derin ven trombozu dışlanmış 152 hasta sellülit grubuna dahil edildi. İstatistiksel analizler için Statistical Package for Social Sciences (SPSS.20) paket programı kullanıldı. Bulgular: Çalışmamıza 2010 ile 2016 yılları arasında Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesine başvuran 275 (%64,4) alt ekstremite derin ven trombozu, 152 (%35,6) adette alt ekstremite sellüliti tanısı almış toplamda 427 hasta dahil edilmiştir. Bu hastaların toplamda 236'sı erkek cinsiyette 191 kadın cinsiyetteydi. Hastalarda erkek oranı %55,3, kadın oranı %44,7 idi. Çalışmamıza dahil ettiğimiz 427 hastanın yaş ortalaması 60,73±16,61, minimum yaş 18, maksimum yaş 105 olarak bulundu. RDW ortalaması 14,63±1,87, minimum 12, maksimum 23,70 idi. Hemoglobin değerleri ortalaması 14,34±1,56 g/dl, minimum hemoglobin değeri 12 g/dl, maksimum 21 g/dl olarak bulundu. Çalışmamıza dahil ettiğimiz hastaların yaş, RDW ve hemoglobin değerlerinin DVT ve sellülit gruplarına göre ayrımlarına baktığımızda; yaş, RDW, hemoglobin değerleri DVT ve sellülit grubunda sırasıyla şöyleydi: 59,3±16,5, 63,3±16,5 (p=0,016); 14,6±1,9, 14,7±1,9 (p=0,744); 14,7±1,9 g/dl, 14,2±1,5 g/dl (p=0,11). Sonuçlar analiz edildiğinde iki grup arasında yaş bakımından anlamlı bir fark mevcutken, hemoglobin ve RDW değerleri açısından anlamlı bir fark bulunmamaktadır. Sonuç: Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine başvuran 427 hastada sellülit ve DVT hastalarının RDW değerleri arasında anlamlı bir fark tespit edilememiştir. Dolayısıyla bu hastaların ayrımında RDW'nin anlamlı bir değeri yoktur.

Özet (Çeviri)

Purpose: We aimed to investigate the diagnostic value of RDW in patients with hospitalized patients with preliminary diagnosis of lower extremity cellulitis, and patients with deep vein thrombosis due to similar complaints and findings for physicians. Method: Patients who applied to the Atatürk University Faculty of Medicine Hospital between 2010 and 2016 were screened through the hospital information system. A total of 3225 patients were examined in a group of 20466 patients with deep vein thrombosis and lower extremity venous doppler ultrasonography were studied. 275 patients were included in deep vein thrombosis group, as deep venous thrombus detected by ultrasonography of the lower extremity Doppler. In the cellulitis patient group, 456 patients were identified who are hospitalized with prenatal diagnosis of cellulitis. After the exclusion criteria were applied, 152 patients were included in the cellulitis group; they were excluded from deep vein thrombosis by lower extremity venous doppler ultrasonography. Statistical Package for Social Sciences (SPSS.20) package program was used for statistical analysis. Results: A total of 427 patients were enrolled between the years 2010 and 2016 who were admitted to the Atatürk University Research Hospital with 275 (64.4%) lower extremity deep venous thrombosis and 152 (35.6%) cases of lower extremity cellulitis. A total of 236 of these patients were male and 191 were female. In males, the percentage of males was 55.3% and the percentage of females was 44.7%. The mean age of the 427 patients included in our study was 60,73 ± 16,61, with a minimum age of 18 and a maximum age of 105. The mean RDW values was 14.63 ± 1.87, the minimum value was 12, and the maximum value was 23.70. Haemoglobin values averaged 14,34 ± 1,56 g/dl, minimum haemoglobin value 12 g/dl, maximum 21 g/dl. When we look at the age, RDW and haemoglobin values of the patients we included in our study according to DVT and cellulitis groups; Age, RDW, haemoglobin values in DVT and cellulitis groups were as follows: 59.3 ± 16.5, 63.3 ± 16.5 (p = 0.016); 14.6 ± 1.9, 14.7 ± 1.9 (p = 0.7444); 14.7 ± 1.9 g/dl, 14.2 ± 1.5 g/dl (p = 0.11). When the results were analysed, there was a significant age difference between the two groups, but there was no significant difference in terms of hemoglobin and RDW values. Conclusion: There was no significant difference between the RDW values of the cellulitis and DVT patients in 427 patients who applied to Atatürk University Medical Faculty Hospital. Therefore, RDW does not have a meaningful value in distinguishing these patients.

Benzer Tezler

  1. Derin ven trombozu tanısında acil hekimi tarafından yapılan renkli doppler ultrasonografi ve infrared kamera ölçümlerinin karşılaştırılması

    Comparison of infrared camera measurement and color doppler ultrasonography performed by emergency physicians in diagnosis of deep venous thrombosis

    ŞENER CİNDORUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    İlk ve Acil YardımGaziantep Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SUAT ZENGİN

  2. Acil servise dermatolojik yakınmalar ile başvuran hastaların analizi

    Evaluation of patients who referred to emergency department with dermatologic complaints

    TAYFUN ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    İlk ve Acil YardımErciyes Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖMER LEVENT AVŞAROĞULLARI

  3. Pedı̇atrı̇k yaş grubunda akut rı̇nosı̇nüzı̇te sekonder orbı̇tal komplı̇kasyonların lamı̇na paprı̇sea ve komşu ı̇ntranazal anatomı̇k yapılar ı̇le ı̇lı̇şkı̇sı̇nı̇n kesı̇tsel görüntülemelerle değerlendı̇rı̇lmesı̇

    Evaluation of the relationship of orbital complications secondary to acute rhinosinusitis with the lamina papyracea and adjacent intranasal anatomical structures in pediatric age group with cross-sectional imaging

    MEHMET FATİH ÇAKMAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Kulak Burun ve BoğazSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ALİ ÇETİN

  4. Çocuklarda sinüzit komplikasyonlarının klinik ve laboratuvar bulgularının değerlendirilmesi

    Evaluation of clinical and laboratory findings of sinusitis complications in children

    ARİFE MELİKE BULUT KARAKUŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLSÜM ALKAN