Geri Dön

Erken ve geç dönem medulla spinalis yaralanmalı hastaların anksiyete ve depresyon yönünden karşılaştırılması

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 48183
  2. Yazar: IŞIL BİLGİN
  3. Danışmanlar: PROF.DR. BİLGEN TANELİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1996
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Uludağ Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 127

Özet

ÖZET Travmatik medulla spinalis yaralanmasına uyum süreci ve ortaya çıkan psikopatolojiler uzun yıllardır liyezon psikiyatrisinin ilgisini çeken bir konu olmuştur. Konuyla ilgili yapılan ilk çalışmalarda genel kanı sakatlanmaya yanıtın yas modeliyle açıklanabileceği şeklindedir. Bu düşünce doğrultusunda depresyonun kaçınılmaz bir aşama olduğu görüşü yaygındır. Son yıllarda yapılandırılmış görüşme formları ve ölçekler yardımı ile yapılan çalışmalar ise medulla spinalis yaralanmalı hasta popülasyonunda depresyonun sanıldığı kadar sık görülmediğini ortaya koymuştur. Biz çalışmamızda medulla spinalis yaralanması (MSY) sonrası uyum için kritik kabul edilen ilk bir yıllık sürenin depresyon ve anksiyete ölçümleri açısından herhangi bir fark yaratıp yaratmadığını saptamayı hedefledik. Bu amaçla Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ve Bursa Askeri Hastanesi'ne başvuran 20 adet MSY'lı hasta çalışma kapsamına alınmıştır. Hastalar, 1 yıldan kısa süreli (n=12), 1 yıldan uzun süreli (n=8) olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Her iki grup hasta PRIME-MD, SCID Kişilik Bozuklukları Tarama Formu ile değerlendirilmiş, yanısıra sosyodemografik özellikler sorgulanmıştır. Kafa travması ve psikiyatrik hastalık öyküsü olanlar çalışma dışı bırakılmıştır. Hastalara yatış süresi boyunca 15 günde bir Hamilton Depresyon Ölçeği (HDÖ), Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ), Spielberger Durumluk ve Sürekli Kaygı Ölçekleri uygulanmıştır. Hastaların tüm ölçeklerden aldıkları puanların ortalama ve standart sapmaları hesaplanmıştır. 1 yıdan kısa ve uzun süreli gruplardan elde edilen değerler“T-Testi”iledeğerlendirilmiştir. Sosyodemografik özellikler ve psikopatoloji ilişkisi ise Fisher'in“Ki-Kare Testi”yardımı ile istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Çalışmaya alınan 20 hastadan 6'sı kadın, 14'ü erkekti. Hastalardan 12'si bekar, 8'i evliydi. Hastaların 7'sinin herhangi bir sosyal güvencesi yoktu, 13'ü ise bir kuruma bağlı idi. Hastalardan 13'ü paraplejik, 7'si tetraplejikti. Yapılan istatistiksel incelemede söz edilen sosyodemografik faktörler ve lezyon seviyesi ile psikopataloji arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanılamadı. Duygu durum modülünde tüm hastalardaki psikiyatrik morbidite oranı %45 olarak bulundu. Bu oran 1 yıldan kısa süreli grupta %58.3'e yükselmekte, 1 yıldan uzun süreli grupta ise %33.3'e düşmekte idi. SCI D Kişilik Bozuklukları Tarama Formu ile 3 hastada hafif düzeyde kişilik bozukluğu tespit edilmesine karşın bu kişilere PRIME-MD'de herhangi bir eksen 1 tanısı konulamamıştır. HDÖ'de 20 hastanın almış olduğu ortalama puan 6.3±5.18 idi. 1 yıldan kısa süreli grupta puan 8.69+5.3'e yükselmekte, 1 yıldan uzun süreli grupta ise 2.88±2.35'e düşmekte idi. İki grup arasındaki bu fark istatistiksel olarak anlamlı bulundu (p0.05). Durumluk Kaygı Ölçeğinde tüm hastaların aldıkları ortalama puan 41.8+11.4 idi. 1 yıldan kısa süreli grupta puan 45.13±11.4'e yükselmekte, 1 yıldan uzun süreli grupta 37+10.3'e düşmekte idi. Bu fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı (p>0.05). Çalışmamızın sonuçlarına genel olarak bakarsak, depresyonun ilk bir yılda sonraki dönemlere kıyasla daha fazla görüldüğünü söyleyebiliriz. Saptadığımız depresyon şiddet olarak major depresyon düzeyine ulaşmamaktadır. Hafif şiddette depresyonun yaygın olmasını göz önüne alarak bu hastalarda ki depresyonun“Depresif Duygu Durum ile Giden Uyum Bozukluğu”kapsamında değerlendirilmesinin uygun olacağı kanısındayız, depresyonun görülme oranı %41'dir ki bu depresyonun MSY'lı hastalarda mutlak olmadığını göstermektedir. Anksiyete yönünden 1 yıldan kısa ve uzun süreli gruplar ele alındığında istatistiksel yönden anlamlı bir fark olmamasına karşın 1 yıldan kısa süreli grupta anksiyete puanlarının yükselme eğiliminde olduğu söylenilebilir. Daha geniş bir hasta grubuyla yapılacak çalışmalarda anlamlı bir farklılık elde edilebileceği kanısındayız.

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Medulla spinalis deneysel travma modelinde lokal papaverin kullanımının klinik üzerine etkilerinin elektrofizyolojik testlerle gösterilmesi

    Başlık çevirisi yok

    AHMET TAŞKESEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    NöroşirürjiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Nöroşirürji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. CENGİZ ÇOKLUK

  2. Akut lomber medulla spinalis yaralanmasınınkırık iyileşmesi üzerindeki etkisi(deneysel çalışma)

    Effects of medulla spinalis injury on fracture healing

    ADİL TURAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bakanlığı

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN ARSLAN BORA

  3. Normal ve alkol ile uyarılmış piliç embriyosu nöral tüp gelişiminde glikozaminoglikanların (GAG)histokimyasal olarak belirlenmesi

    Histochemical determination of glycosaminoglycans (GAGs)during normal and alochol-induced neural tube development

    IŞIL AYDEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    BiyolojiCelal Bayar Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    ÖĞR. GÖR. BEYHAN GÜRCÜ

  4. Pubik kemik kremaster kas bileşik flebi: yeni bir flep modeli (deneysel çalışma)

    Başlık çevirisi yok

    A. SİMİN OĞUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahiİstanbul Üniversitesi

    Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İBRAHİM YILDIRIM

  5. Erken ve geç dönem koklear implant kullanıcılarında ses özelliklerinin analiz edilerek kliniğe uyarlanması

    Analiyzing of voice characteristics in early and late implanted cochlear implant users

    BURAK ÖZTÜRK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Kulak Burun ve BoğazHacettepe Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TANER YILMAZ