Alkol bağımlılarında alkolik relapsı önlemede uzun-dönem sertralin etkinliği
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 48281
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1995
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 69
Özet
' ÖZET DSM-III-R alkol bağımlılığı kriterlerini karşılayan ve başka linçi Eksen bozukluğu olmayan 59 erkek hastada, ayık günlerin sayısını artırmak ve alkolik relapslan önlemek, olası bozuk bellek fonksiyonlarında iyileşme sağlamak ve alkol alınmayan dönemde mizaç bozukluğu gelişimini önlemek amacı ile plasebo kontrollü, çift-kör, randomize, paralel grup desenli yapılan bu çalışmada bir selektif serotonin geri-alım inhibitörü olan sertralin'in uzun dönem etkinliği incelendi. En fazla 7-21 gün önce alkol kullanımım bırakan hastalar hastane yatışları sırasında çalışmaya girebildi. Aylık kontrollerde HAM-D, SAI-Sürekli ve Durumluk ve bellek testleri uygulanarak 6 ay izlem sürdürüldü. Sertralin (n = 30) ve plasebo (n = 29) hastalarına çalışma ilacı olarak sertralin hidroklorür (100 mg/gün) ya da plasebo kapsülleri her sabah saat 9: 00 'da oral kullanılacak şekilde verildi. Deneklerin % 80' i ağır derecede alkol bağımlıları idi. Ayık günlerin süresi açısından iki grup arasmda (ortalama ± standard sapma-SS, plasebo 91.9 ± 66.4 gün, sertralin 125.5 ± 60.6 gün, p = 0.047) anlamlı bir fark bulundu. Esas etkinlik kriteri olarak kısa süre veya sınırlı miktar olsa dahi ilk alkol alımı ile oluşan“alkolik relaps”kullanıldı. 6 aylık relaps oranları sertralin grubunda % 50, plasebo grubunda ise % 69 olarak sonuçlandı. Aylık kümülatif relaps oranları göz önüne alındığında, 2inci aydan 5inci aya kadar bir farklılaşma eğilimi dikkati çekti, bu süre içerisinde sertralin % 30 ve plasebo % 59 relaps oranları (X2 = 4.90, df = 1, p = 0.027) ile 4.üncü ayda anlamlı farklılık gösterdi, 5inci aydan sonra bu fark kayboldu. Hepsi de plasebo grubunda olan 3 hastada çalışmanın 23.üncü, 56. inci, 84.üncü günlerinde major depresyon gelişti. Alkol kesilmesinden 3-4 hafta sonraki dönemde depresyon gelişimi enderdir. Sertralin grubu izleminde depresyon gelişmediği görüldü, böylece ayıklık döneminde depresyon gelişimini önleme olasılığı için SSGİ kullanımı üzerinde düşünülebilir. Plasebo grubunda 6 aylık izlem süresince gerek serbest kelime-hatırlama testi (SKHT) gerekse tanıma testi (TT) skorlarında bir değişiklik saptanmadı. Sertralin kullanan deneklerde TT ve SKHT' de 1 kere gösterilen kelimelerin doğru olarak hatırlanmasında bir değişiklik görülmezken, 2 kere gösterilen kelimelerin doğru olarak hatırlanması 5inci ayda belirginleşen bir fazlalaşma (p = 0.013), hatırlanan tüm kelime sayısı ise 5inci ayda (p = 0.007) ve 6. inci ayda (p = 0.022) fazlalaşmaktadır. Kelime-hatırlama ve tanıma testlerinin, çalışma öncesi değerlere göre değişiminin sertralin ve plasebo kullanımı açısından farklılığına bakıldığında 50sertralin grubunda SKHT'de 4üncü (p = 0.049) ve 5inci aylarda (p = 0.038) daha yüksek skorların olduğu görülmüştür. Yaklaşık olarak aynı aylarda alkolik relaps açısından sertralin etkisi plaseboya göre istatistiksel olarak anlamlı üstünlük taşımaktadır. Sertralin ve plasebo grupları karşılaştırıldıklarında bellek fonksiyonlarında anlamlı iyileşme ve alkolik relaps orammn anlamlı farkları bu döneme rastlamaktadır ve birbirlerine paralellik göstermektedir. Buradan, alkolik relaps oluşumunu önlemek, bellek fonksiyonlarım iyileştirmek ve mizaç bozukluğu gelişimini önlemek için serotonerjik bir ilaç kullanımının umut vaad ettiği, böyle farmakolojik bir ajan kullanılacaksa bunun en az dört - beş ay sürdürülmesi gerektiği sonucu çıkarılabilir.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Alkol bağlılığında relaps ve remiyonu yordayan faktörler
Predictors of relapse and remission in alcohol dependence
FATMA BİLGİLİOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2006
PsikiyatriAnkara ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
PROF.DR. YIDIRIM BEYATLI DOĞAN
- Alkol bağımlılarında biyokimyasal parametrelerin incelenmesi ve karaciğer hemodinamisinin doppler ultrasonografi ile değerlendirilmesi
Investigation of biochemical parameters and evaluation of liver hemodynamics by doppler ultrasonography in alcohol dependent patients
ZEHRA SUMRU COŞAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
Radyoloji ve Nükleer TıpGazi ÜniversitesiRadyodiagnostik Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. HAKAN ÖZDEMİR
- Alkol bağımlılarında karaciğer diffüzyon MR görüntüleme bulguları
Liver diffusion MR imaging findings in alcohol addicts
İZZET ÖKÇESİZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Radyoloji ve Nükleer TıpFırat ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAKAN ARTAŞ
- Türkiye'de alkol bağımlılarında dopamin D2 reseptör (DRD2) gen lokusu polimorfizmlerinin Taq 1 enzimi kullanılarak PCR yöntemi ile belirlenmesi
PCR detection of Taq 1 RFLP at the dopamine receptor (DRD2) gene locus in alcoholics in Turkey
MERAL YİRMİBEŞ KARAOĞUZ
Doktora
Türkçe
1999
Tıbbi BiyolojiGazi ÜniversitesiTıbbi Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ADNAN MENEVŞE
- Alkol bağımlılarının erişkin çocuklarının alkol kullanımına verdikleri bilişsel ve otonomik yanıtlar
Başlık çevirisi yok
A. ENDER ALTINTOPRAK