Geri Dön

Varlığın özü (arche) temelli bir yaklaşım çerçevesinde insan ve doğa ilişkisi

The essence of existence (arche) based approach within the rramework of the relationship between human and nature

  1. Tez No: 486341
  2. Yazar: VESİLE YOSUNKAYA
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. EMİNE KEF
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Felsefe, Kamu Yönetimi, Philosophy, Public Administration
  6. Anahtar Kelimeler: Doğa Felsefesi, Mitoloji, Kozmoloji, Arche (Varlığın Özü), Doğa ve İnsan İlişkisi, Philosophy of Nature, Mythology, Cosmology, Arche (Existence of Existence), Nature and Human Relation
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Adıyaman Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Kentleşme ve Çevre Sorunları Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 148

Özet

İnsan ve doğa arasındaki ilişki arche, yani varlığın özü anlamında ilk kez ilkçağ doğa filozofları tarafından ele alınmıştır. Arche; varlığın özü, her şeyin kökeni gibi anlamlara gelmekte ve arche arayışı doğa filozoflarında iki şekilde değerlendirilmektedir. Birincisi, her şeyin kendisinden meydana geldiği arche nedir? İkincisi ise bu arche'den tüm evren nasıl oluşmuştur? Bu soruların cevabı kimi filozofa göre bizzat doğanın kendisinde gizliydi, yani Thales'in suyu, Anaksimenes'in havası, Empodokles'in dört kökü (hava, su, toprak, ateş) ilk özdü. Kimi filozofa göre ise doğada bulunmayan soyut varlık veya varlıklardı. Bu Anaksimandros için apeiron'du, Anaksagoras için sayısız spermetalardı, Demokritos için sonsuz atomlardı. Arche arayışı ile beraber düzene kavuşmuş olan evrene ya da yaşama yönelik düşünme temelde ilk olarak bütüncül bir şekilde farklı uygarlıkların mitolojilerinde görülmektedir. Çünkü mitoloji, insanın kendisine, doğaya, yaşama ve düşüncelerine yön verebilecek inancı içerisinde barındırmakta ve aralarındaki ilişkiyi belirleyebilmektedir. Çünkü doğadaki herşey kişileştirilmiş canlılardı. Mitolojilerde de yer alan doğanın ve insanın ilişkisini tüm doğayı canlı olarak gören düşünce oluşturmakta ve bu canlılık doğaya, tüm evrene saygıyı içinde barındırmaktadır. Sonrasında gelişen arche arayışı aslında doğanın ve insanın varlığı ve aralarındaki ilişkiyi doğaüstü güçlere dayanmadan doğadan hareket edilerek açıklanmasıdır.

Özet (Çeviri)

The relationship between human and nature was first hundled by the ancient philosophers of nature on the basis of arche. Arche, comes to mean the first, the beginning and the root of everything. Search for arche is evaluated in two ways by nature philosophers. First, what is the first principle (arche) that everything comes to itself? The second is how the entire universe formed from this arche. According to some philosophers, the answers to these questionns were hidden in nature itself, Namely, the water of Thales, the air of Anaksimenes, the four roots of Empodokles (air, water, earth, fire) was the first extract. According to the some philosophers, they were intangible being or assets that are not found in nature. İn this Anaksimandros was Apeiron, in Anaksagoras was countless spermetas, in Demokritos was infinite atoms. Thinking about the life or the cosmos that has reached an order with arche quest is basically first seen totally in the mythologies of different civilizations. Because mythology holds in the first conviction that human can direct to himself, to nature, to life and minds and to determine the relation between them. Because everything in the nature is personalized living things. The relationship between nature and human beings in mythology constitutes the idea of seeing all nature as living and this liveliness is hold within nature and to the whole world respectful. The search for the arche which developed afterwards was explained by moving from the nature.

Benzer Tezler

  1. Schopenhauer from the perspective of feminist philosophy

    Feminist felsefe perspektifinden Schopenhauer

    HİLAL BAKTAŞ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    FelsefeYeditepe Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. LALE LEVİN BASUT

  2. Nimri Dede'nin hayatı, eserleri ve felsefi görüşleri

    Nimri Dede's life, creations and philosophical views

    HAYDAR KALMAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    FelsefeFırat Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ENVER DEMİRPOLAT

  3. Tiyatroda hareket, eylem ve diyalog

    Movement, action and dialogue in theater

    CELAL MORDENİZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Sahne ve Görüntü Sanatlarıİstanbul Üniversitesi

    Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ZEYNEP SAYIN

  4. Arthur Schopenhauer'un ahlak felsefesi ve pesimizm

    Arthur Schopenhauer's moral philosophy and pessimizm

    AHMET ARSLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    FelsefeDokuz Eylül Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET TÜRKERİ

  5. İbni Sina ve Mevlana' nın aşk felsefelerinin karşılaştırılması

    The Comparison of the love philosophy of Mevlana and Ibn Sina

    HİLAL ARSLAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    DinFırat Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    Y.DOÇ.DR. CEVDET KILIÇ