Geri Dön

Plasental relaksin reseptör düzeyinin preeklamptik gebelerde incelenmesi

Investigation of placental relaxin receptor in pre-eclampsia, thesis of department of gynecology and obstetrics

  1. Tez No: 497715
  2. Yazar: NİHAN ERDEN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ÇETİN ÇELİK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

Çelik, Ç. Plasental Relaksin Reseptör Düzeyinin Preeklamptik Gebelerde İncelenmesi, Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Tezi, Konya, 2018. Bu çalışmada, preeklampsili ve sağlıklı gebeler klinik olarak değerlendirilmiştir. Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde takip edilen 30 preeklamptik gebe ve 30 preeklamptik olmayan gebe çalışmaya dahil edilmiştir. IVF yöntemi ile gebe olanlar, çoğul gebelikler ve ek hastalığı olan gebeler çalışmaya alınmamıştır. Gebelerdeki relaksin reseptör düzeyini ölçmek için doğum sonrası plasentalar patoloji biriminde immünohistokimyasal yöntem ile boyanmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda, preeklampsili grupun plasental doku örmeklerinin 9'u %6-33, 17'si %34-66, 4'ü %67-100 oranında relaksin reseptörü ile boyanmıştır. Kontrol grubunun plasental doku örmekleri ise 3'ü %6-33, 18'i %34-66, 9'u %67-100 oranında boyanmıştır. Relaksin reseptör boyanma oranları açısından gruplar arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Bununla birlikte her iki gruptaki plasental dokuların daha çok %34-66 oranında boyandığı gözlenmiştir. Preeklampsili gebelerde, sağlıklı gebelere göre plasental relaksin reseptör düzeyinde değişme olmadığı söylenebilir. Preeklampsi ile relaksin reseptörü arasındaki patolofizyolojiyi araştıran hala yeterli sayıda çalışma bulunmamakta olup daha fazla çalışmaya ihtiyaç bulunmaktadır.

Özet (Çeviri)

Çelik, Ç. Investigation of Placental Relaxin Receptor in Pre-eclampsia, Thesis of Department of Gynecology and Obstetrics, Konya Education and Research Hospital, Konya, 2018. Normal pregnancies and pre-eclampsia were clinically evaluated by the Konya Egitim Arastitma Hospital Obstetrics and Gynecology Clinic. In this study, thirty preeclampsia and thirty normal pregnant women included. Pregnant women who have additional disorders and multiple and IVF pregnancies were excluded. Placental tissue biopsy was done and looked at the relaxin receptors for each patient after delivery. End of the study, in preeclamptic pregnancies, relaxin receptor positiveness was 6-33% in 9 patients, 34-66% in 17 patients and 67-100% in 4 patients. In normal pregnancy group, relaxin receptor positiveness was 6-33% in 3 patients, 34-66% in 18 patients and 67-100% in 9 patients. There is no significant difference between two groups in terms of relaxin receptor positiveness. Additionally, Receptor positiveness was mostly in 34-66% range for both groups. We can say that relaxin receptor does not increase in pre-eclamptic group. There are limited studies on pathophysiology of the relationship between relaxin receptors and pre-eclampsia. Further studies are needed to understand the significance of relaxin receptor.

Benzer Tezler

  1. 20. hafta ve üzeri gebelerde umblikal ve uterin arter doppler indeksleri ile plasentadan yapılan Shear Wave Elastografi (SWE) ve Superb Microvascular Imagıng (SMI) ölçümlerinin retrospektif olarak karşılaştırılması

    Retrospective comparison of umblical and uterine artery doppler indices and placental Shear Wave Elastography (SWE) and Superb Microvascular Imaging (SMI) measurements at ≥ 20th gestational weeks

    TAYFUN AKAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Radyoloji ve Nükleer TıpBursa Uludağ Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NAİLE BOLCA TOPAL

  2. Plasental yetmezlikli gebeliklerde maternal kan, kord kanıve plasenta( dokuda Antioksidan Aktivite ve Oksidatif Stres markerlarının fetomaternal Doppler değerleriyle korelasyonu

    The correlation of fetomaternal Doppler values and antioxidant activity and oxidative stres markers at maternal blood, cord blood and placental tissue in placentally insuffıcient pregnants

    ESRA ÇINAR TANRIVERDİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Kadın Hastalıkları ve DoğumBülent Ecevit Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAMİT ALPER TANRIVERDİ

  3. Plasental invazyon anomalisi şiddeti ve eritrosit morfoloji parametreleri arasındaki ilişki

    The relationship between placental invasion anomaly severity and erythrocyte morphology

    DENİZ İNAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kadın Hastalıkları ve DoğumHarran Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEŞE GÜL HİLALİ

  4. Plasental apoptozisin zamanından önce doğan bebeklerde klinik durum ve prognoz üzerine etkisi

    The effect of placental apoptosis on clinical condition and prognosis of preterm babies

    AYŞE BOZKURT TURHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıMersin Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. AYTUĞ ATICI

  5. Bazı kalıcı organik kirleticilerin köpek ve insan plasental kolinerjik sistem üzerine etkisinin araştırılması

    Investigation of selected persistent organic pollutants (POP) on human human and dog placental cholinergic system

    RECEP UYAR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Veteriner HekimliğiAnkara Üniversitesi

    Farmakoloji ve Toksikoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BEGÜM YURDAKÖK DİKMEN