Kültürel miras alanlarının toplumsal bellek bağlamında yeniden işlevlendirilmesi: Haydarpaşa örneği
Refunctioning of cultural heritage fields in the context of collective memory: Haydarpasa example
- Tez No: 505672
- Danışmanlar: PROF. DR. YASİN ÇAĞATAY SEÇKİN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kentsel Tasarım Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Kentsel Tasarım Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 151
Özet
Dinamik yapıya sahip olan kentler zaman içinde değişen fiziksel, ekonomik ve sosyal ihtiyaçlardan dolayı sürekli değişmekte ve dönüşmektedir. Özellikle son yıllarda kentlerdeki endüstrileşmenin getirdiği değişen üretim biçimi, hızlı nüfus artışı, barınma ihtiyacı, kentsel altyapı yetersizliği ve sosyo-ekonomik yapının değişmesi ile mevcut kentsel alanların günümüz ihtiyaçlarını karşılayamaması sonucu kentsel dönüşüme ihtiyaç duyulmaya başlanmıştır. Bu değişimler sonucunda endüstriyel alanlar projelerin odağı haline gelmiştir.“Kültürel miras”kavramı endüstri devrimi sonrasında yaşanan kentsel dönüşümlerin kent kimliğini yok edilmeye başlanması ile önemsenmeye başlanmıştır. Daha sonra Avrupa“endüstriyel kültür mirası”kavramının çıkmasına öncülük etmiş, sanayi yapılarının/alanlarının kültürel kimlik açısından taşıdığı öneme dikkat çekmiştir. Böylece bu alanlarda koruma çalışmalarına başlanmıştır. Endüstriyel alanlara yönelik Wehdorn'un üç tip koruma yaklaşımı üzerinde durulmaktadır: özgün işlevin devamı, üretimin durdurularak korunması ve yeniden işlevlendirme. Tren istasyonları ve hatları kentlerin gelişimlerinde önemli bir yere sahip olan, yapıldığı dönemin teknolojisini ve toplumsal yaşam biçimlerini yansıtan önemli endüstriyel miras alanlarındandır. Tarihsel değer taşıyan, kent kimliğinde ve toplumsal bellekte önemli bir yere sahip olan bu alanların korunarak gelecek nesillere aktarılması önem arz etmektedir. Bu kapsamda tren istasyon ve hatlarına yönelik“Yeniden İşlevlendirme”yaklaşımı ve bu yaklaşımın kentsel kimlik ve toplumsal bellek üzerinde etkisi çalışmanın ana çerçevesini oluşturmaktadır. Çalışma kapsamında“Tren istasyonlarının ve tren hatlarının kolektif bellek açısından ne anlam taşıdıkları, kente nasıl entegre edilebildiği”soruları Haydarpaşa Garı için önemli bir çerçeve oluşturacak şekilde Dünya'dan ve Türkiye'den farklı proje tipleri ile koruma kriterleri referans alınarak açıklanmıştır. Dünya'dan Amerika'dan The High Line Park, Lowline, Barselona'dan Ramla de Sants, Paris'ten Promenade Plantee, Orsay Müzesi ve İtalya'dan Leopolda Tren İstasyonu; Türkiye'den ise Edirne Karaağaç ve İzmit Tren İstasyonları gibi yeniden işlevlendirmeye yönelik proje örnekleri verilmiştir. Dünyada ve Türkiye'deki proje yaklaşımları birbirinden oldukça farklıdır. Dünya'da tarihi tren hatlarına yönelik yeniden işlevlendirme projeleri de ön planda iken Türkiye'de daha çok yapı ölçeğinde uygulamaların ön plana çıktığı görülmektedir. İstanbul'da yaşayan veya yaşamayan herkesin anılarında önemli bir yere sahip olan Haydarpaşa Gar'ı yıllar içinde mimarisi ile İstanbul'un simgesi; tarihi ve işlevi ile toplumsal belleğin önemli bir parçası haline gelmiştir. Günümüzde ulaşım işlevi durdurulmuş olan Haydarpaşa Garı mevcut durumda turistik amaçlı, restoran ve zaman zaman kamusal etkinliklerin yapıldığı yer olarak kullanılmaktadır. 2018 yıl sonunda Marmaray Projesi bittiğinde Gar'ın Marmaray'a entegre edilmesi ve ulaşım işlevine devam etmesi planlanmaktadır. Çalışma kapsamında farklı kullanıcı gruplarına yönelik yapılan anket çalışması ile Haydarpaşa Garı'nın kolektif bellekte ne anlam ifade ettiğini ve alan ile ilgili yeniden işlevlendirme söz konusu olursa kullanıcıların alanı nasıl kullanmak istediklerini anlamaya yönelik sorular sorulmuştur. Anket çalışmasının sonucunda kültürel bir miras olan Haydarpaşa'nın İstanbul'da yaşayan ve yaşamayan kullanıcıların anılarında önemli bir yere sahip olduğu, kentin imgelerinden biri olarak görüldüğü, tarihi öneminin farkında olunduğu görülmektedir. Haydarpaşa Garı'nın Wehdorn'un koruma yaklaşımlarından biri olan mevcut mimarisinin korunarak yeniden işlevlendirilmesi söz konusu olduğunda kullanıcıların %40'ının yapıyı kent müzesi, %23'ünün Marmaray'a entegre istasyon olarak görmek istedikleri sonucuna varılmıştır. Korumanın işlev ile birlikte ele alındığı yeniden işlevlendirme projelerinde halkın kullanımına yönelik mekan veya yapıların halkın görüşlerinin alınarak karar alınması kent belleğinin canlı tutularak korunmasını sağlayacaktır. Günümüzde tren istasyonları ve garları özgün işlevlerine devam ederek veya yeniden işlevlendirilerek kente fiziksel olarak, kentlinin hayatına ise sosyal olarak dahil edilmektedir. Yerel kimliği yansıtan istasyonlar kent kimliğinin ayrılmaz bir parçası olan önemli tarihsel değerlerdendir. İşlev değişikliğine uğrayan tren hat ve yapıları kent imajını ve kent kimliğini önemli ölçüde etkilemektedir. Haydarpaşa Garı'nın yeniden işlevlendirilmesi toplumun farklı kesimleri tarafından gerekli görülmektedir. Buranın kültürel miras olduğu unutulmadan, bu izlerin korunarak günümüze aktarılması ve Gar'ın yeniden işlevlendirilmesi burası için en sürdürülebilir çözümlerden biridir. Çünkü işlev kaybı istasyonun tarihi değer olarak gün geçtikçe değerinin azalmasına neden olacaktır.
Özet (Çeviri)
Cities being dynamical structures are subject to a continuous change and transformation due to physical, economical and social needs that are changing over the time. Especially in recent years, the changing production methods, fast growing population and accomodation needs triggered by it, lack of urban infrastructure and change in the social-economical structure and failure of the existing ruban areas to meet the contemporary needs, are raising the need for an urban transformation. As a result of these changes, industrial areas have become the focus of the projects. The concept of“cultural heritage”has started to be minded as the urban transformation that took place after the industrial revolution started to destroy the urban identity. Afterwards, the Europe pioneered the emergence of the concept of“industrial cultural heritage”, drew attention to the preoccupation of industrial structures / areas in terms of cultural identity. These historical areas are the expression of accumulations according to their reflection of culture, economic and social structures in the past. Thus, protection studies for such areas have been started. For industrial areas, Wehdorn's three types of conservation approaches are addressed: continuity of original function, protection with stoppage of production and refunctioning. Every industrial heritage area should be thought in their own dynamics, physical situations, functional conditions and social characteristics. When these factors are considered in projects, conservation approaches can be successful. Train stations and railways are important industrial heritage sites that have a significant place in the development of cities, reflecting the technology and social lifestyles of the era when they were made. It is important that these areas; which have historical value with their important places in city identity and social memory; shall be passed down to future generations. In this context, the“Re-Functioning”approach to train stations and railways and the effect of this approach on urban identity and social memory are the main framework of the study. Within the scope of this study, questions of“what is the meaning train stations and train lines bear for the collective memory and how can they be integrated to the city?”by exemplifying different project types from Turkey and all around the World so as to constitute a framework for Haydarpasa Terminal. The High Line Park, Lowline from the United States, Ramla de Sants from Barcelona, Promenade Plantee and Musee d'Orsay from Paris and Leopolda Train Station from Italy are foreign examples given; and from Turkey, examples are refunctioning projects such as Edirne Karaağaç and İzmit Train Stations. The approaches to projects in the world and Turkey are quite different from each other. Whereas re-functioning of historic railway lines is at the forefront in the world; building scale applications are at the forefront in Turkey. Haydarpaşa Terminal having an important place in the memories of the citizens regardless of whether they live in the city has become over the years the symbolic icon of Istanbul, an important part of the collective memory with its history and function. Today Haydarpaşa Terminal, which is no longer functioning as a transport building, is now being used as a touristic place, restaurant and a venue for public activities. When Marmaray Project will be completed by the end of 2018, the Terminal is planned to be integrated into Marmaray Project and resume its function as a transport building. Under the scope of the study, a survey was conducted on different goups of users in order to find out what Haydarpaşa Terminal means in the collective memory and for what purpose the users want this area to be used. According to the result it has been established that Haydarpaşa Terminal as a cultural asset has an important place in the memories of users regardless of whether they live in Istanbul and is regarded as one of the symbols of the city and they are aware of its historical importance. As per the survey, it was concluded that 40 percent of the users would like to see Haydarpaşa Terminal as a city museum whereby 23 percent of the users would be like to see Haydarpaşa Terminal as a station entagrated to the Marmaray. Receiving public opinion before taking decisions in refunctioning projects of spaces and buildings used by the public will help protecting and keeping the urban memory alive. Today, train stations and terminals are physically integrated to cities and social lives of the citizens by preserving their original functions or refunctioning. Terminal buildings reflecting local and universal identities together are important historical focal points as integral parts of city identity. Train lines and buildings whose functions were changed are drastically affecting the city image and identity. When refunctioning is successful, life in industrial areas continues very well with a new fuction. The correct function will be socio-economic, cultural and environmental sustainability is ensured sense. Haydarpaşa Terminal and its surrounding is an important cultural heritage for İstanbul and Turkey as well. According to survey result, refunctioning of Haydarpaşa Terminal is deemed necessary by the different sections of the society. One of the best solutions for this place is to protect and carry its cultural traits to modern day and refunction the Terminal with integrated approach. It is important to consider sea and railway connection of Terminal.
Benzer Tezler
- Yeniden işlevlendirilen gazhanelerin toplumsal bellek bağlamında değerlendirilmesi: İstanbul Hasanpaşa Gazhanesi örneği
Evaluation of re-functioned gasworks in the context of collective memory: The case of Hasanpasa Gaswork, İstanbul
ÖZGE KURU
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiKentsel Tasarım Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. GÜLDEN DEMET ORUÇ ERTEKİN
- Bellek-mekân ilişkisi bağlamında anı mekânlarının değerlendirilmesi ve korunması: Muğla Menteşe tarihi kentsel doku
Evaluation and conservation of the memoryscapes in the context of memory-space relations: Muğla Menteşe urban historic fabric
FERAN ÖZGE GÜVEN ULUSOY
Doktora
Türkçe
2021
MimarlıkEskişehir Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NURAY ÖZASLAN
- Yerel yönetimlerin yeniden işlevlendirmede kamuya katkıları müze Gazhane örneği
The contributions of the local authorities to the public in re-functionalization the case of Gazhane museum
BİLAL OĞUZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
İç Mimari ve DekorasyonFatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesiİç Mimarlık Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SALİH SALBACAK
- Müzelerde iç mimari tasarımın teknolojik gerçeklik ile dönüşümü
The transformation of the interior architectural design in museums by technological realities
ÜNSAL ÜNAL
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
İç Mimari ve DekorasyonÇukurova Üniversitesiİç Mimarlık Ana Sanat Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ TUNÇ ASLAN TÜLÜCÜ
- Silahlı çatışma/savaşlar sonrasında kentsel alanlarda kültürel mirasın korunması ve yönetimi: Beyrut ve Saraybosna deneyimleri
Conservation and management of cultural heritage in post-war/armed conflict urban zones: Beirut and Sarajevo experiences
BİLAL BİLGİLİ
Doktora
Türkçe
2021
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLSÜM TANYELİ