Osmanlı'dan Türkiye Cumhuriyeti'ne haşhaş: Ekonomik ve siyasi boyutlarıyla (1909-1950)
Poppy from ottoman to Turkish Republic: Economical and political aspects (1909-1950)
- Tez No: 514680
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SERDAR SARISIR
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Haşhaş, Afyon, Osmanlı Devleti, Türkiye Cumhuriyeti, Tarım, Ticaret, Poppy, Opium, Ottoman Empire, Turkish Republic, Agriculture, Trade
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Tarih Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 207
Özet
20. yüzyılın en önemli bitkilerinden biri olan haşhaş, insanlık hayatında hızla önemli bir yer edinmiştir. Haşhaş ve haşhaştan elde edilen afyonun kullanım alanı zamanla genişlemiştir. Haşhaş ve afyonun iyi amaçlarla kullanımının yanında kötü amaçlı kullanılmaya başlanmasıyla birlikte uluslararası alanda sorunlar baş göstermeye başlamıştır. 1900'den itibaren toplumlarda artan afyon kullanımı bağımlılık oranları bu ürüne müdahaleyi zorunlu hale getirmiştir. Bağımlılık oranlarının artmasının suçlusu da üretici ülkeler olarak gösterilmiştir. 1909 yılında ABD'nin çözüm için önerisi, üretici ülkelerin durdurulması yönünde olmuş olup, 1920 yılı itibariyle Milletler Cemiyeti'ndeki baskın gücünü de kullanarak üretici ülkelere kısıtlama ve yasaklama getirilmesini sağlayan konferanslar düzenlenmiş ve bu doğrultuda antlaşmalar imzalanmıştır. Osmanlı Devleti, haşhaşın ekonomik getirisinin vazgeçilmez olmasının yanında, antlaşma metinlerinde eşitlik ilkesinin yok sayılması ve diğer üretici ülkelerin konferanslarda çıkarlarının ön plana çıkarılmasından dolayı 1909 yılında Şangay Konferansı'nda başlayan süreçten itibaren uluslararası hiçbir oluşumun içinde yer almamıştır. I. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte haşhaş meselesinin uluslararası kontrolü konusunda dönüm noktasını oluşturan ve 1911 ile 1914 yılları arasında yapılmış olan Lahey Afyon Konferanslarında alınan kararların hiçbirisi uygulanmamıştır. Cumhuriyet'in kurulmasının ardından yeni döneminde devlet, 1933 yılına kadar Osmanlı Devleti'nin benimsemiş olduğu haşhaş ve afyon politikasını aynen devam ettirmiştir. Türkiye, 1933 yılına kadar haşhaş ekimine ve ticaretine kısıtlama ve yasaklama getirmiş olan hiçbir oluşumun içinde yer almamıştır. Ancak ülke içinde çıkarılmış olan kanunlarla ve ihdas edilen kurumlarla haşhaş ve afyon konusunda bir düzenleme yapılmıştır. Toplumlardaki artan bağımlılık oranlarının tek suçlusu olarak üretici devletleri gösteren ABD'nin dikkati Türkiye üzerine yoğunlaşmıştır. ABD, Türkiye'yi uluslararası kamuoyunda yaşanan durumun sorumlusu olarak göstermiş ve bu durum Türkiye'nin uluslararası alanda barışçıl, yapıcı, insancıl imajına zarar vermiştir. Türkiye Cumhuriyet'i Devleti, 1932 yılında almış olduğu Bakanlar Kurulu kararıyla haşhaş-afyon meselesine dair mevcut tüm antlaşma ve sözleşmeleri 1933 yılında imzalamıştır. 1933 ile 1950 yılları arasında gerçekleştiren tüm konferanslara Türkiye katılmış ve insanlığın faydasından başka hiçbir çıkar gözetmeden antlaşma hükümlerini uygulamıştır. Milletler Cemiyeti'nin düzenlediği konferanslara katılarak antlaşma ve sözleşmelere imza koyan devletler, II. Dünya Savaşı'nın başlamasını takiben, birlikte hareket etmekten vazgeçerek, ürünün ihracını hızlı bir şekilde gerçekleştirmişlerdir. Yaşanan bu süreçte, hem devlete hem de çiftçiye ciddi bir kayıp yaşatmış olmasına rağmen, Türk Hükümeti yaptırımlara bağlı kalarak uygulamalarına devam etmiştir. Bu çalışmada; Osmanlı Devleti'nin son döneminden, yani haşhaş ve afyon üretimine dair ilk müdahalenin yapıldığı 1909'dan, başlayarak 1950 yılına kadar geçen sürede haşhaş konusu sosyo-ekonomik ve dış politik boyutlarıyla incelenmiştir.
Özet (Çeviri)
Poopy, having been one of the most important plants of the 20th century, has rapidly taken a place in mankind's daily life. The use of poppy and its end-product, the opium, has become widespread with time. Beside the beneficial uses of poppy and opium, several problems at the international arena have appeared after the onset of their abuses. Since the year 1900, it became necessary to control this product as the extent of opium addiction in the societies has begun to increase. The poppy producing conuntries were mainly held responsible for the increase in the rate of the addictions. In 1909, USA proposed a solution which involved the stopping of poppy agriculture in the producing countries, then starting from 1920 conferences were organised in order to exert pressure to limit or restrict the production in those countries and signing agreements in that respect, through using its dominating power over the League of Nations. The Ottoman Empire has not become a part of any international organisation that was launched with the Shanghay Conference becuase of the indispensable economical profit of poppy as well as believing that the equality principle was disregarded in the agreement texts and also the obvious attempts of other producing countries to put their national interests upfront. With the start of the First World War, the decisions of the Hague Opium Conferences that were held between the years 1911 and 1914, a keystone event for the international control of the poppy tarde, were not implemented. After the establishement of the Republic, the new state has continued to follow the poppy and opium policies that were already adopted by the Ottoman Empire until 1933. Until 1933, Turkey has not become a part of an organization dictating limitations or restrictions to the agriculture and trade of poppy. However, the state has regulated the poppy and opium production via enforced laws and established institutions. The attention of USA has focused on Turkey as they believed that the producing countries were merely responsible for the increasing rate of addictions in the societies. In the international public opinon, USA held Turkey responsible for all the problems related to opium conflict, and consequently Turkey has lost a great deal of reputation at the international arena in terms of its amicable, constructive and humanistic image. The Sate of the Turkish Republic took a Board of Ministers decision in 1932, and then signed all the agreements and contracts related to poppy-opium issues in 1933. Between the years 1933 and 1950, Turkey has attended all the conferences and implemented all the verdicts of the agreements, with considering no interest at all but the benefits of mankind only. The nations, that had already attended the conferences organised by the League of Nations and signed all the agreements and contracts, gave up acting together and increased their export rates rapidly. Throughout that course, Turkish Government has continued to implement the regulations, thus staying devoted to the sanctions, even though both state and the farmers have lost a great lot. In this study, starting from the late period of the Ottoman Empire – in other words, the year 1909 in which the first intervention regarding poppy and opium production was realized – to the year 1950, the poppy issue was reviewed in terms of socio-economic and political respects.
Benzer Tezler
- Türkiye'de uyuşturucu ve uyuşturucu maddelerle mücadele (1923-1950)
Struggle with drugs and narcotic drugs in Turkey (1923-1950)
RIDVAN KIZILKAYA
Doktora
Türkçe
2024
Türk İnkılap TarihiAtatürk ÜniversitesiAtatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ASAF ÖZKAN
- Kosova'da Türk topluluğunun tarihsel gelişimi ve sorunlar
Kosova'da Türk topluluğunun tarihsel gelişimi ve sorunlar
İBRAHİM ÇULHA
- Atatürk Dönemi sürgün politikası ve uygulamaları: 1923 - 1938
Exile politics and aplications of Atatürk's term
ŞÜKRÜ ŞUR
Doktora
Türkçe
2015
Türk İnkılap TarihiAnkara ÜniversitesiAtatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TEMUÇİN FAİK ERTAN
- G. Kore ve Türkiye'de askerlerin siyasete müdahalelerinin karşılaştırılması (1960-1980)
Başlık çevirisi yok
JOOCHAN KİM
Doktora
Türkçe
1993
Siyasal Bilimlerİstanbul ÜniversitesiSiyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İLTER TURAN
- Turkish-Russian relations in historical perspective and in new security environment: An approach referenced to NATO entargement
Başlık çevirisi yok
İHSAN BAKAR
Yüksek Lisans
İngilizce
1999
Uluslararası İlişkilerMarmara ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CENGİZ OKMAN