2012 - 2017 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesinde yatırılarak takip edilen derin anemili olguların retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of deep anemia cases hospitalized in Dicle Universitymedical Faculty Child Hospital between 2012-2017 in our clinic
- Tez No: 518006
- Danışmanlar: PROF. DR. MURAT SÖKER
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dicle Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 122
Özet
Amaç: Derin anemi, hem gelişmiş ülkelerde hem de gelişmekte olan ülkelerde sık görülen önemli sağlık problemlerinden bir tanesidir. Bu çalışmamızın amacı, hastanemize derin anemi nedeniyle başvuran hastaların demografik, klinik ve laboratuvar özelliklerini belirlemek, derin anemiye neden olan hastalıkların etiyolojisini belirlemektir. Gereç ve yöntem: Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Hastanesinde 2012 – 2017 tarihleri arasında yatırılarak takip edilen derin anemili 437 hasta retrospektif olarak incelendi. Yaş, cinsiyet, şikayet, fizik muayene ve laboratuvar bulguları değerlendirilerek derin anemiye sebep olan hastalıkların nedenleri araştırıldı. Dünya Sağlık Örgütünün belirlediği derin anemi kriterleri, cutoff değer olarak kabul edildi. Bulgular: Derin anemisi olan 437 hastanın 237 (% 54,2)'si erkek, 200 (% 45,8)'ü kızdı. Erkek cinsiyet çoğunluktaydı. Yaş ortalamaları 52 (1–210) ay olup 243 (% 55,6) hasta 1-24 ay arasında idi. Hastalarda çoğunlukla solukluk, ateş, iştahsızlık, çabuk yorulma gibi nonspesifik semptomlar mevcuttu. Başvuru anında en sık tespit edilen vital bulgu taşikardiydi. Hastaların başvuru anındaki hemoglobin ortalama değeri 5,55±1,1 g/dL, hematokrit ortalama değeri % 19,06±4,6 idi. Hastaların % 16,7'sinde bisitopeni ve % 4,3'ünde pansitopeni vardı. Bisitopenisi olan hastaların % 60,3'ünde anemi+trombositopeni vardı. Kemik iliği aspirasyonu yapılan 53 (% 12,1) hastanın 32 (% 60)'sinde akut lösemi tespit edildi. Akut lösemi tanısı alan hastaların % 75'i bisitopenik idi. Hastaların tanıları sıklık sırası ile demir eksikliği anemisi (% 47,6), megaloblastik anemi (% 14), β talasemi (% 10), demir eksikliği anemisi + megaloblastik anemi (% 8,9), akut lösemi (% 7,3), herediter sferositoz (% 3,4), orak hücreli anemi (% 3,2), otoimmun hemolitik anemi (% 1,6), aplastik anemi (% 1,6), enfeksiyona sekonder gelişen anemi (% 1,1), diseritropoetik anemi (% 0,7), çocukluk çağının geçici eritroblastopenisi ve glukoz 6 fosfat dehidrogenaz enzim eksikliğine bağlı gelişen anemi (% 0,2) bulundu. En sık görülen anemi, demir eksikliği anemisi (% 47,6) idi. Demir eksikliği anemisi olan hastaların % 49,5'inin yaşları 1–24 ay arasındaydı. Demir eksikliği anemisi olan ve demir eksikliği anemisi olmayan hastalar karşılaştırıldığında Hct, MCV, MCHC, RDW, serum demiri, ferritin, total demir bağlama kapasitesi arasında istatistiksel fark tespit edildi (p
Özet (Çeviri)
Objectıve: Profound anemia is one of the major health problems and it is common in both developed and developing countries. The purpose of this study is to determine the demographic, clinical and laboratory characteristics of patients who were admitted to our hospital due to profound anemia and to determine the etiology of the diseases causing profound anemia. Materıals and Methods: A total of 437 patients with profound anemia who were hospitalized between the dates of 2012 and 2017 in the Dicle University Medical Faculty Children's Hospital were retrospectively studied. Age, gender, complaints, physical examination and laboratory findings were evaluated to investigate the causes of the diseases that causing profound anemia. Profound anemia criteria defined by the World Health Organization was accepted as cutoff values. Results: 237 of the 437 patients with profound anemia were male (54.2 %) and 200 were female (45.8 %). Majority of patients were male. The mean age was 52 months (1–210) and 243 patients (55.6 %) were between 1 and 24 months. Patients often had nonspecific symptoms such as paleness, fever, anorexia, and fatigue. The most common vital finding at the time of admission was tachycardia. Mean hemoglobin value was 5,55 ± 1,1 g/dL and mean hematocrit value was 19.06 ± 4,6 %. Bicytopenia was present in 16.7 % of patients and pancytopenia was in 4.3 % of patients. 60.3 % of patients with bicytopenia had anemia and thrombocytopenia together. Acute leukemia was detected in 32 (60 %) of 53 (12.1 %) patients who underwent to bone marrow aspiration. Seventy-five percent of patients who were diagnosed with acute leukemia had bicytopenia. The patients were diagnosed with anemia of iron deficiency (47.6 %), megaloblastic anemia (14 %), β thalassemia (10 %), iron deficiency anemia + megaloblastic anemia (8.9 %), acute leukemia (7.3 %), hereditary spherocytosis (3.4 %), sickle cell anemia (3.2 %), autoimmune hemolytic anemia (1.6 %), aplastic anemia (1.6 %), anemia secondary to infection (1.1 %), dyserethropoietic anemia (0.7 %), transient erythroblastopenia in childhood and anemia due to glucose 6 phosphate dehydrogenase enzyme deficiency (0.2 %) respectively. The most frequent anemia was iron deficiency anemia (47.6 %). 49.5 % of patients with iron deficiency anemia were between 1 and 24 months of age. There was statistically significant difference of Hct, MCV, MCHC, RDW, serum iron level, ferritin level and total iron binding capacity (p
Benzer Tezler
- Akut romatizmal ateş ön tanısı ile başvuran hastaların nihai tanıları ve akut romatizmal ateş tanısı alan hastaların klinik,laboratuvar ve epidemiyolojik özellikleri
Clinical, laboratory and epidemiological characteristics of patients with acute rheumatic fever and ultimate diagnosis of acute rheumatic fever
AHMET GÜNEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDicle ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ALPER AKIN
- Akut romatizmal ateşli hastaların tam kan sayımı parametrelerinin hastalığın seyri ile ilişkisinin değerlendirilmesi
Variables whole blood parameters between patients with diagnose acute rheumatic fever
ERCAN ÇETİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDicle ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEKİ BİLİCİ
- Karaciğerin vasküler yapılarının ve safra yollarının varyasyonları
Variations of liver's vascular structures and bile ducts
BURAK VELİ ÜLGER
- Opere anterior kominikan arter anevrizmalı hastaların geriye dönük incelenmesi
Başlık çevirisi yok
MESUT KASIMOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
NöroşirürjiDicle ÜniversitesiBeyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TEVFİK YILMAZ
- Acil serviste pulmoner emboli tanısı konulan hastalarda nötrofil/lenfosit oranı, platelet/lenfosit oranı ve platelet dağılım hacmi (PDW) değerlerininin mortalite ve prognozu öngörmede yeri
The effect of neutrophil/lymphocyte ratio(nlr), platelets/ lymphocyte ratio (PLR) and platelet volume of distribution (pdw) in mortality and prognosis of patients with the diagnosis of pulmonary embolism in the emergency department.
DENİZ GÜNEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
İlk ve Acil YardımDicle ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MURAT ORAK